Peki insanların gözünde aşk neydi?
Sorunun cevabını sınıfdaki arkadaşlarımda aradım hepsi yakın cevap verdi sayılır:
Para,bağımlılık,tutku sevişmek..Orda durun bakalım aşk cidden bumu? Bu aşk değilki heves bu. Para biter o bitmese para harcamak için seçenek biter...
Bağımlılık neye bağımlılık? bıkar insan oda biter ve s. 21 kişilik sınıfta erkekler:tutku, sevişmek derken kızların cevabı hep kırgınlık en çokta hayal kırıklığı bir kısım kız ise aşk varmı? neden bizi bulmuyor? Aşk koca bir yalan diyorlar...
Aşk sadece bir kere duyduğumuz bir şarkıdır...dilinin ucundadır ama devamı yoktur :)
Yanlış olur diye dile getiremezsin. Bir kere duydun ikinci kez arayıp bulman zaman alır. Buluncada ben bunu duydum dersin ama çoktan unutmuş olursun zamanla o şarkı (aşk, insan) o kadar değişirki gerçeği unutulur ve sahte gerçeğin yerini vermez. Karışık oldu biliyorum iyide anlatamadım ama benim kafamdaki karışıklığın anlamı tam olarak bu. Anlatımı açıklanması bu işte. Peki aşk varmı? var hastalık tam anlamıyla ama öyle böyle hastalık değil. Sahte aşk gripdir kurtulması kolay ama sürekli tutarsın aman diyim başkasına yakın durma bulaşır. Aşk milyonda bir görülen hastalık gibidir ilacı olmayandan tutuldunmu 1 kere bırakmaz peşini zamanla ona bile alışırsın...alışıyorsun aşk bazende tesadüfdür en güzel tesadüf aşık olmam aşk benlik değil dediğin halde bile aşık olursun ve bu hep tesadüfen olur. Çarpışırsınız, yoruma cevap verir, bir kitabı sende kalır, yanlışlıkla sana msj atar ve s bunların hepsi tesadüfen olur ve qaliba bir çok tesadüfler hem hayatımızı değişir hemde bizi değişir ve hayat ya düzene girer yada düzenden çıkar. Sonucu belirsizdir en güzel yanı da o işte.
Riski çok sever...
Bağımlılığı çok sever...
Hüznü çok sever...
Mesafeleri çok sever...
İmkansızı çok sever...
Sever-sever en sonda bizi siker.
Zorlukları ile...
Korkusu endişesi ile...
Ayırmakla...
ve bazen süründürür...
Korkutur..Bazen bende düşünüyorum ve korkuyorum ölsem aniden terk etdim sanacak diye.
Ona bir kere bile sarılmadan,
Toprağa sarılmak.
İşte ölüm korkum yokken başıma iş aldım. Aşık olarak. İyi yaptım aslında ama birazda kötü yapmışım gibi.
Ölürsem onu bu dünyada tek bırakıcam diye, sözlerimi tutamicam diye bu düşünceler yüzünden kendimi suçlu hiss ediyorum.Severkende güzel seveceksin
Anlatırken gözlerin parlicak, heyecanlanacaksın aşkı tüm hücrenle hiss edip tüm hücrenle yaşatacaksın.
Görmezden gelmiceksin,
Kırmicaksın,
Kaba davranmayacaksın,
Pamuklara saracaksın
Derdine dert katmicaksın..
Bi hatası olunca bunu yüzüne vurmak yerine anlatacaksın,
Ve ne olursa olsun hep elin-elinde arkasında olacaksın. Hikayenin her adımı sensin.
Sen...
Ben...
Biz...
Seni anlatan kitap, hikaye yok diye kendim yazmaya çalıştım ama bir eksik var seni anlatacak bir şarkı?.Ne güzel söylemiş güzel gözlüm
"Seni bir şarkıya sığdıramam"
haklı işte bir basit şarkı anlatamaz seni.. Ve hiç bir şey soğutamazdı seni benden..Soğuk tavırların bile.
Ben hep sana kendimden bile çok güvendim.. Aniden yok olsan yazmayı kessen "başkası mı var acaba?" düşüncesi aklımın ucundan bile geçemezdi. Ama işte bi gün bi konuşduk, son konuşmamız oldu meğer. Uzunca bir süre konuşmadık
~Bi an tüm renkler yanıp kül oldu.
~Güneş batdı ama bir daha doğmayacak gibi batdı.
~Ateşler yandı, yandı içimi yaktı.
~Gülmeği unutdum.
~Hayat ile aramdaki bağ kopu verdi.
Atlatdık.
Eskisi gibi olunmaz derler, haklılarmış. Eskisi gibi olmadık daha iyi olduk.
Şarkılarla barıştık,
Zaman ile alıştık.
Bir-birimize sığınarak
Ucundan döndük ayrılığın.
Zaten biz ayrılamazdık olamazdı öyle bişey.
Eti tırnakdan ayıramazlar.
Ocak ateşsiz olmaz.
Gece ay ile yıldızsız olmaz
ve en önemlisi hiç bir güç siyah beyazı ayıramaz derdik ama ayırdı...
Ayırdıda nasıl ayırdı sanki ders olsun diye ayırdı. Buda hayatdan bir tokat işte