Chapter 1 *

469 47 38
                                    

SOOYOUNG'S POV
-----------------------------

Ben Choi Sooyoung. Yemekleri her şeyden daha çok seven ve hayatında ikinci bir kişiye yer açmayı gereksiz bulan bir...bir...insan işte. Diyecek kelime bulamadım.

Peki şu an neredeyim ve ne yapıyorum? Tabii ki de shikshin kankam Yoona'nın doğum günündeyim ve tıkınıyorum.

Peki diğerleri ne yapıyor?

Yuri malı ,
Almış eline çatalı
Besliyor kocaman kızı
Yani Yoona'yı.

Bu güzel şiiri için 1-C sınıfından Choi Sooyoung'a alkış istiyorum. -,-

Neyse  yani Yuri , Yoona'ya pasta yediriyor kendi eli yokmuş gibi...

Taeyeon ve Tiffany tenha bir yere geçmişler , yiyişiyorlar...

Öğğ cidden iğrençler...

Sonra Joy ve Irene telefonlarıyla uğraşıyor. Sanırım sevgilileriyle mesajlaşıyorlar. Victoria unninin ne yaptığı ile ilgili hiçbir fikrim yok... Sevgilisini düşünüyordur belki de...

İrem ( @yoonyul8)  , Nilay ( SeungSoshi işte sjsj ) , Dilara ( @Forever_OT9 ) ve Zeynep (yani ben B| ) ise oyun oynuyordu. İrem , Nilay  , Dilara ve Zeynep'i sallayın.

Herneyse bu tablodan çıkaracağımız sonuç , Yoona'nın doğum gününe on bir kişi gelmesi değil ; benim yalnız olmam...

Tek ben mi yalnızım bu dünyada?

Diye isyan edebilirdim ama yemeklerim var benim. İkinci bir kişiye gerek yok hayatta.

Hani derler ya , "Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin." diye çok doğru. Kimseye tam anlamıyla güvenmemelisin. Bu durumda , benim kimseyi hayatıma alacak kadar güvenilir bulmamam gayet normal bence.

Fazla konuşmaya gerek yok. Yemeğimi yediğime göre gidebilirim.

Tam ayağa kalkmış, gitmek için hazırlanıyordum ki sevgili arkadaşım Taeyeon beni kolumdan tuttu.

Tiffany ile yiyişmekten yeni fark edebildi beni.

"Nereye gidiyorsun?"

"Hatırlarsanız part-time bir işim var benim. Oraya gitmem lâzım."

Ekmek parası nedir siz ne bilirsiniz pisliqler... Burada yemeğini taştan çıkaran bir adet Choi Sooyoung var!
Anlamıyorsunuz beni! Kimse anlamıyor! Bu değil , bu hiç değil! Farklı şeyler-

Bir dakika bu konuşan Choi Sooyoung mu , Ali Ağaoğlu mu?

"Patronundan izin aldık. Bugün seni görücü usulü bir randevuya götüreceğiz. O yüzden doğum günü partisini erkenden yaptık."

Yuri sırıtarak açıkladığında içimdeki Ali Ağaoğlu'nu çıkarabilmiştim. Anlamıyorsunuz- Bir sus be adam...

Bu arada bugün işe gitmeyecek miyim yani ben?! Woohhooo

Kalem kılıçtan keskin sirke küpüne zararın neresinden dönerse senindir , dönmezse hiç senin olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu! Yani demek istediğim çok sevinçliyim!

Yehaa! Wuhhuuu!

Ama.

Bir.

Dakika.

Görücü usulü randevu mu?!

"Ne?!"

Şok olmuş emojiden bile daha çok ağzımı açarak sordum.

"Homon otoroz otmoğğ!"

Birisi Yoona'nın ne dediğini çevirebilir mi? Hani anlamıyorum , bir insan ağzı doluyken niye konuşur? Sonra yiyecek nefes borusuna kaçıp ölecek falan Allah rahmet eğlesin. Bir dakika lan! Ben az önce Yoona'yı öldürdüm! Katilim ben katil! Gözlerimden , ağlayan emojinin gözlerinden akan gözyaşlarından bile daha çok- tamam dürüst olmak gerekirse şu an ağlamıyorum. Yoksa sevindim mi Yoona'nın ölmesine?! Ne tür bir arkadaşım ben?!

Ama bir saniye , Yoona daha ölmedi ki. Ne dahası , Yoona ölmedi...

"Hemen itiraz etme , dedi Yoona."

*Kwon Yuri tarafından çevirildi.*

"Hayır olmaz! Böyle aptalca bir şey yapamam! Aptal mıyım ki ben?!"

************

İki Saat Sonra

Demek ki aptalmışım...

Nerede olduğumu söylememe gerek var mı? Herkes tahmin ediyordur şu lanet görücü usulü randevuda olduğumu... Gerçi tahmin edemeyen varsa da söylemiş oldum yerimi. Bir dakika , yerimi? Yeri'mi? Yeri mi?

Saçmalıyorum. Ama saç malanmaz , taranır.

Bu görücü usulü randevu şeysi error verdirdi bana. O yüzden sövmeyin lütfen.

"Şu kız gelmeyi düşünmùyor galiba?"

Üşengeççe kollarımı önümde katlarken sordum. Cidden şu an bir cáfede , hiçbir şey yemeden şu kızı bekliyorum ve hanımefendi gelmiyor mu? Ben. Choi. Sooyoung. Bir. Şey. Yemiyor... İnanabiliyor musunuz ?!

"Bilemiyorum..."

Yoona da bıkmış gibi görünüyordu.

"Ben bir arayayım."

Yuri mâlum arkadaşını aramak için uzaklaşırken Yoona da ayağa kalktı.

"Ben bir lavaboya gideyim."

İkisi uzaklaşırken ben yalnızdım... Taeyeon ve Tiffany işleri olduğunu söyleyerek daha önce gitmişlerdi , YoonYul da şimdi gidince sıkıntıdan iki kat daha fazla patlıyorum.

Göz  kapaklarım niye böyle? Niye kapanma konusunda diretiyorlar? Hayır , hayır uyumamalıyım...

************

Gözlerimi güçlükle açtığımda , hiçbir şey göremedim. Wooaah demek o kadar çok uyudum , ha? Yani , bir şey göremediğime göre gece olmuş olmalı. Ama...yine de...neden hiç ışık yok?

Ben bunu düşünürken bir kapı açıldı. Demek ki bir odadaydım. Ama nasıl geldim ki buraya? Yoona ve Yuri nerede?! Tanrım... Cidden korkmaya başladım.

Gözlerimi bir yandan içeri dolan ışığa alıştırmaya çalışırken , bir yandan da buraya nasıl geldiğimi düşünüyorum.

"Ooo uyanmışsın."

Sarışın , kısa boylu bir kız , ki kapıyı açan da oydu, sırıtarak söyledi. Nedenini bilmiyorum ama bu kıza Hayrettin diyesim geldi... Öff ne diyorum ben ya?! Kalkmalıyım!

Ayağa kalkmaya çalıştıysam da , işe yaramadı. Tanrım , ellerim ve ayaklarım bağlı ve yeni fark ediyorum?!

"Hey , yavaş ol. Daha yeni uyandın."

Korkmaya başlamıştım ve kızın söylediği umrumda değildi. Neredeyim ben?!

"Burası neresi?"

Kız sırıtıp cevapladı.

"JJKK."

Cey cey ney? Cey cey si si mi?

"JJCC mi , hani şu grup olan?"

Bu sorum üzerine kız gözlerini devirdi. İçinden bana sövüyor galiba.

"Hayır JJKK. Yani ; Jessica Jung'u Koruma Kurumu ve burada tek bir kural vardır ; Patronu koru!"

------

Bölüm Sonu

Dayanamayıp ilk bölümü yazdım sjsjsjsj Biraz sıkıcıydı galiba :( Diğer bölümlerde telafi etmeye çalışacağım. Bu arada , "TaeNy One-shot'ları" diye bir hikaye yayımladım. Bakarsanız sevinirim ^^

Protect The Boss! ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin