Neden bu çanta bu kadar ağırdı. Halen peşimden koşan adamları hissedebiliyordum. Çantada onlar için önemli bir şey olduğu çok belliydi. Ne yapacağımı bilmeden düşünmeden koşuyordum. Artık dayanamayacağımı düşünerek ağaçların arasında zikzak çizmeye başladım. Belki izimi kaybettirebilirdim. Sonunda taşlık bir alana gelmiştim peşimdeki ayak sesleri yavaş yavaş kayboluyordu. Taşların arasında bir köşeye çöküp saklandım. Çantanın içinde ne var merak ederken bir anda konuşma sesleri duymamla irkildim. Tek korktuğum şey Çağla'nın uyanıp ağlamaya başlaması ve bizi bulmalarıydı...
*
Artık adamlardan kurtulduğumu düşünerek tekrardan biraz güç topladıktan sonra buradan ayrılmaya karar verdim. Neyse ki Çağla halen uyanmamıştı hemen tekrardan koşarak kaçmaya başladım. Şimdi ne yapacağımı bilmeden koşmaya başladım. Hızlı bir şekilde düşünmeye çalıştım hiçbir şey gelmiyordu aklıma. Artık düşünmeden öylesine koşarak yaşayacak bir yer aramaya başladım. O kadar koşmanın sonunda bir kümes bulmuştum. Artık tek yapacağım şey bu kümeste biraz yaşamaya çalışmaktı. Kümesteki o kenardaki masaya adamlardan aldığım çantayı koydum. Biraz kümesi inceliyim derken sonunda bir dolapta 2 tane yün yorgan buldum. Yün yorganlardan birini yere serdim diğer yün yorganı da üstümüze örtmek için kenara koydum. Çağla'yı yatırdım üstüne de güzelce yorganı örttüm. Çağla mışıl mışıl uyurken bende kümesin kapısını kilitlemek için bir yol aramaya başladım. Sonunda bildiğin kümesi küçük bir eve dönüştürmüştüm. Sonunda bütün işlerimi bitirdim ve çantanın içine bakma vakti gelmişti. Sakince çantayı açarken çantanın içinden...
*
~5 YIL SONRA
~Devam edecek