*12*pizza

4 1 0
                                    

Pizza yemeye gittiğimiz yerden pizzamızı alıp parkta oturup yemeye başladık. "Bu 1 yılın hemen geçmesini istiyorum" dedi ve ağzına bir lokma aldı. Cevabını bildiğim halde bilmiyormuş gibi yapıp "neden?" diye sordum.

Bana ters ters bakmaya başlayınca kafamı akşam akşam dışarda oyun oynayan çocuklara çevirdim ve ağzıma kocaman bir lokma alıp çiğnemeye başladım.

"Senden bir şey isteyebilir miyim?" dediği için ona dönüp ağzıma dolu olduğu için kafa sağlamakla yatindim. "Senden bir söz istiyorum" lokmamı yutup "ne sözü?" dedim.

"Bana, her zaman yanımda olacağına, küsmüş bile olsak birbirimizi asla bırakmayacağımıza ve 18 yaşına gelince evleneceğim ize dair söz vermeni istiyorum" dedi. "Peki sana sözümü tutacağımı nasıl kanıtlayabilirim?" dedim.

Elini cebine götürüp bir kutu çıkardı. "Bunu takmanın ve biz evlenene kadar çıkarmamanı istiyorum" dedi ve kutuyu açıp kolyeyi gösterdi. Kolye çok zarifti. İnce bir zinciri ve ucunda da sonsuzluk işareti vardı.

Kolyeyi sünger inden çıkarıp boynuma götürdü. Oktay'ın topladığı saçlarımı havaya kaldırıp ona kolaylık sağladım. Kolyeyi boynuma takıp serbest bıraktı. Boynuma düşen soğuk zincirle irkildim.

Dudaklarımı aralayıp "söz" dedim. Biten pizzaya bakıp toplamalıyım diye düşündüm. Ellerim pizza kutusuna ilerleyince Oktay beni durdurdu. "Ben şurdaki kafenin hem tuvaletini kullanıcam hemde kahve alıp gelicem, ben giderken atarım" dedi ve elleri pizza kutusuna ilerlerken "beni burada bekle" dedi ve eline aldığı çöpleri en yakın çöpe atıp kafeye ilerledi,

Telefonumdan saate baktım;10.38. Telefonumdan wattsapp'ı açıp gelen mesajlara göz gezdirdim. Tekin'den mesaj geldiğini görünce wattsapp'tan çıkıp instagram'a girdim. Tekin'in ordanda yazdığını görünce telefonu kapatıp çantama koydum.

"Naber, güzellik" diyen itici ve daha önce duymadığım bir ses kulaklarımı tırmaladı. Sesin geldiği yere dönünce Oktay'la tanışmamıza neden olan adamı gördüm. Hani şu kolumdan tutup çekiştirsek adam.

"Seni yeniden görmek ne güzel" deyip üstüme yürüdü. İki elimide yakalayıp kıpırdamamı engelleyin cevap yüzüme yakşaşıp alkol ve sigara kokan ağzıyla "biraz eğlenelim mi?" dedi. O pis ve itici sırıtışını boynuma yaklaştırdı.

"Oktaaaaaaaay!" diye cırtlak ve tiz bir sesle çığırdım. Sert adım seslerini duyunca içime bir rahatlık doldu. Oktay güzel elleriyle adamın iğrenç suratına yumruk attı. Adam sarsıntıyla ellerimi bırakıp yere serildi.

Hemen kendini toparlayıp olduğumuz yerden uzaklaştı. Oktay hemen bana dönüp yanıma oturdu. Bir elini yüzüme götürüp "bir yerine birşey oldu mu?" diye endişe ile sordu. Kafamı iki yana güçsüzce sallarken gözlerimden yaşlar aktı.

Bana sarılıp "gitmeme liyim, seninle kalmalıydım, seni yalnız bırakmamalıydım, pişman... " derken sözünü kesip "Oktay birşeyim yok, sadece biraz dinlenmek istiyorum, rica etsem bu gün benimle kalırmısın?" dedim.

Kafasını yukarı aşağı salladı.

Eve vardığımızda ışıklar kapalıydı. Oktay'la rahatlıkla odama çıkıp yatağıma girdik. Onun sıcak göğsüne yaslandım. Beni kollarıyla sarıp srmaladı ve o gece o hala uyuduk.

sonsuza dek birlikteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin