Cehennem Balo

242 57 7
                                    

Telefonumun çalmasıyla yataktan fırlamam bir oldu. Kim sabahın köründe bu kadar çaldırırki ? Off tahmin ettiğim gibi tabikide Eda.

"Bu kadar acil ne olabilir Eda!"
"Bugün balo var Dolunay uyanmadım deme"

Offf onu unutmuşum nasıl unuturdum ve saat 9du. Aman tanrım diye bağırıp telefonu yatağa fırlattım ve kalkıp ılık bi duş aldım. Ah iyiki önceden elbisemi hazırlamıştım. Elbisemi giymeden aşşağa indim. Babama seslendim fakat cevap vermedi. Bi not bırakmıştı.

"Toplantı için şehir dışına çıkmam gerek prensesim baloya yetişmeye çalışcam"

Off babamı çok seviyordum fakat hiç bir özel günümde yanımda olmamıştı. Acaba annem yaşasaydı napardı ? Odama koşup elbisemi giydim. Mavi renkli, kısa balon etek bir elbiseydi. Altın rengi bir ayakkabı ve ince bi kemer takmıştım. Saçlarımı hoş bi topuz yaptım ve hafif bi makyajla sanırım güzel olmuştum. Benim yine umrumda değildi ki.
Kutsal'ı görcektim bu akşam lanet olsun hiç istemiyorum. Evet geç kaldılar zaten telefonum çalıyordu.

"Alo?"
"Nerdesin? "
"Evdeyim Arda" arkadan bizim kızların sesleri geliyordu. Bunlar yine çılgınlık peşindeydi.
"Seni almaya geliyoruz kanka hazırlan"
"Tamam." Deyip kapattım telefonu.

5 dakika geçmeden kapı çaldı. Açtığımda bir demet papatya. Şaşırmıştım. Ve aldım içinde bi not vardı.

"En sevdiğin çiçek olmasına rağmen bugün senin güzelliğinin yanında hiçler prenses"

Birden aklıma Deniz geldi. Çünkü sadece o bilirdi benim en sevdiğim çiçeğin papatya olduğunu. Telefonum çaldı ve hemen açtım.

"Günaydın canım kızım çiçekleri beğendin mi?" Ve hayal kırıklığı. Gerçi ben ne bekliyorum ki kaç sene geçmiş eminim ki beni maziye gömeli çok olmuştur.
"Beğendim babacım. Ama benim çıkmam gerek kocaman öpüyorum"deyip telefonu kappattım.

Bizimkilerin sesleri geliyordu dışardan en iyisi çıkmak deyip küçük çantamı alıp dışarı çıktım. Herkesin keyfi yerindeydi ama içimde kötü bi his vardı. Umarım bir sey olmazdı. Umarım o gerizekalı Kutsal bir şey yapmaz. Bizimkilerle(Elvan, Eda, Arda, Yağız, Oğuz) takılıp baloya yerine, okula gittik. Sınav stresinide atmıştık.
Bugün her şey çok güzel gidiyordu ama içimdeki kötü his iyice artmıştı. Birden telefonum çaldı.Babam arıyordu yoksa yine gelemeyeceğinimi söyleyecekti. Açtığımda bi polis ve birden durakladım. Aklıma kötü şeyler geliyordu.

"Dolunay hanım siz Misiniz?"
"E-evet ne oldu memur bey?"
"Babanız..küçük bi kaza geçirdi Kemer yolunda. Şuan Gülhane hastanesindeyiz."
"T-tamam h-hemen geliyorum."

Gözümden yaşlar akmaya başladı. Elvan beni görüp yanıma geldi. Babam diye kekeledim. Ya polis yalan söylediyse. Ya babama bir şey olduysa ben nasıl yaşardım? En başta annem sonra Deniz ve şimdi babam hayırrr lütfen tanrım lütfen bir şey olmasın babama.
Hastaneye geldiğimde saat gece 1i geçiyordu. Benimle beraber Elvan Eda Arda gelmişti. Hemen doktora gidip babamın durumunu sorcaktımki doktor kafasını olumsuz yönde sallayınca olduğum yere düştüm. Uyandığımda başımda bir hemşire ve bizimkiler vardı. Doktor geldi yanıma

"Üzgünüz Dolunay hanım. Elimizden geleni yaptık fakat Murat beyin vücudu yenik düştü"

Evet yıkıldığım andı. Ben şimdi nasıl yaşardım? Tek dayanağım babamdı. Allah'ım bana güç ver. Napıcam koca dünyada kimsesiz.
Bana cehennem gibi geldi. 6 gün sonra Lys vardı. Ah kimin umrundaki. Bana ilaç verdiler ve uykuya daldım. Sabah bizimkilerin sesleriyle uyandım.

"Uyanıyor onu üzcek bir şey söylemeyin" dedi Eda.
"Dolunay nasılsın bitanem? "
"Git başımdan Kutsal!"
"Senin yanındayım merak etme"
"Git dedim sana" diye bağrınca Arda, Kutsal'ı hemen alıp götürdü odadan.
"Babam'ı görmek istiyorum"
"Kendine bi gel"
"Elvan babamı görücem" deyip ağlamaya başladım. Bu çok acıtıyordu. En çokta sol yanımı. Canımdan 3. Parçayı kaybetmiştim. Hemşire beni morga götürdü çok kalmamamı söyledi. İşte babam. Nasılda güçsüz yatıyor öyle. Son kez sarılcaktım ona bi daha asla dokunamıcaktım.

"Baba..babacım nasıl bırakıp gittin beni? Hep yanımda kalacağına söz vermiştin. Artık kimsem yok. Lütfen aç gözlerini baba. Ben sensiz yaşayamam."deyip kocaman sarıldım, son kez..
"Dolunay hanım, artık gitmeniz gerek." Kolumdan tutup çekti hemşire.

koridora çıktığımda bizimkiler hemen yanıma geldi. Arda cenaze işlemlerini hallettiğini söyledi. Bugün saat 3te toprağa verecektik babamı. Çok güçsüzüm artık. Hiçbir şey yapmak istemiyorm.

Denizdeki AyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin