Denizdeki Ay

Yeniden

Multimedya:Cansu

Sanırım hayatımın en güzel ve bir o kadarda tuhaf günlerini yaşıyordum. Bu olanlar fazlasıyla tuhaftı, evet. Eğer bunları yaşayacağımı daha önce birisi bana söyleseydi inanmazdım. Ama yaşıyordum.
Denizle çok mutluyduk, yeniden beraberdik, sevdiğim adamla. Nefesine, bakışına, kokusuna, gülüşüne, her saç teline dahi sırılsıklam aşıktım. Her sabah ona günaydın demeden başlamıyorum. Günüm ona iyi geceler demeden bitmiyor artık. Çok seviyorum.

"Uyanıın artııkkk!!" Elvanının şakayla karışık bağırmalarıyla gözlerimi açtım.

" Bu saatte zorun ne Elvancım?"

"Ben uyandıysam herkes uyanacak efendim o kadar!"

Ve attığı koskocaman kahkahanın ardından Edanın yatağından kalkıp yatağıma atlaması bir oldu.

"Hadi günaydın mesajını at Deniz'ine"

"Ya Edaaaaa"

"Ya ne Edaaa"

dedikten sonra hep beraber o bitmek bilmeyen kahkahalarımızı atmaya başladık. Tabii bende o arada Denize mesaj attım.

"Günaydın Denizim"

"Günaydın denizindeki ay"

Gine musmustlu uyanmama sebep iki yakın arkadaşım ve bir sevgilim varken nasıl biter bu kahkahalar, derken kapı çaldı
"Benn bakarıım" derken kapıyı açmıştı bile Eda.
Ve gelen Ardaydı, yüzü hayli asıktı

"Günaydın"
Kimse cevap vermemişti

"Ne yani konuşmayacak mısınız ? Cansu sadece küçük bir hataydı!"

" Küçük mü sen kafayı yitirmiş olmalısın. " Elvan bunu dedikten sonra Eda hemen atladı

" İnsanları iyi seçmelisin. "

Bu konuşmaya dahil olmak istemiyordum. Denizde onlardan biri, zorla olsada. Arda, Cansudan uzaklaşabilir ama ben Denizden uzaklaşamam.

" Hadi giyinin dışarıda bekliyorum okula gitmeniz lazım hatırlıyorsanız birer üniversitelisiniz "

" Ne kadar hata yapsanda hep böyle anlarda işi şakaya vuracaksın demii."

" Tabii ki de Elvan Hanım, karşınızda 86 tane çilekli sütü hiç durmadan içebilen bi insan var. "

" Ya sonrada tuvaletten çıkama. "

derken Elvan gayet ciddi bir yüz ifadesiyleydi fakat ben dayanamayıp gülmüştüm.
Hazırlanıp okula gelmiştik, kızlar kendi fakültelerine gittikten sonra benim dersime daha 15 dakika olduğu için kampüs bahçesine oturdum. Neredeyse kimse yoktu ki karşımdan gelen Cansu'yu farkettim. Yanıma geldi öfkeliydi,

" Bir daha benim hayatımdan bir şey almaman gerektiğini Deniz'den öğrenemedin mi sen" diye bağırdı.

" Ben hiç bir şey yapmıyorum, kendi kendine kaybediyorsun Cansu."

" Hahhaa bir de iyiler kazanır kötülerde hep kaybeder de. "

" İşin dalgasında değilim. "

"Benimde işin dalgasında olmadığımı en kısa zamanda öğreneceksiniz"

" Kim ile öğrenecekmişiz? "

"Sen ve yanındaki herkes" dedikten sonra arkadan birisi

" Git burdan Cansu!" Diye bağırmıştı. Bu Denizdi. Cansu bir Denize birde bana bakıp sinirli bir ses tonuyla

" Öğreneceksiniz!!" diyip gitti.
Doğruyu söylemek gerekirse korkmuştum. Herkesten kastı neydi?

" Sadece zırvalıyor meleğim biliyorsun değil mi? "

" Tekrar teşekkür ederim her ihtiyaç duyduğumda yanımdasın. " diyip sarıldım.

" Hep olacağım."

Bu halde derslere giremeyecektim, Edayıda alıp eve gittik. Elvanın bir kaç derse daha girmesi gerekiyormuş. Bir şeyler içerken olanları Edaya anlattım.

" Hiç birimize hiç bir şey yapamaz buna izin vermem, vermeyiz" dedi. Bu kızları gerçekten çok seviyordum!

" İyi ki varsınız"

" Tabii ya iyi ki varım" diyip kahkaha attı ve Denizde hemen atıldı,

" Bende varım tabii"

" Tamam ya şımarmayın. "

" Büyüksün Dolunay reis" hepimiz gülüyorduk. Akşam olmuştu. Deniz artık çıkıyordu ama Elvan hala yoktu.

" Eda, Elvan'ı arasana'

" Ulaşılamıyor. " tam o sırada telefonuma mesaj geldi, Elvandandı,

" Beni okulun arkasındaki kafeden alır mısınız? "

" Tabii ki hemen geliyoruz Edayla.

Tam üstümüze bir şey alırken bir mesaj daha geldi,

" Hayır hayır Eda kalsın yemek yapsın sen gel"

Eda evde kaldı bende bir taksiye atlayıp cafeye gittim. Kafe kapalıydı ve garip olan Elvan yoktu. Ve ne olduğunu daha anlayamadan taksici arabadan inip ağzımı tuttu. Korkuyordum bir yandanda kurtulmaya çalışıyordum. Ama nafile adam beni yürüyerek bir yere götürüyordu. Küçük bir eve geldik, ormanın içindeydi. Kafamda neler olabileceği konusunda milyonlarca seneryo yazıyordum ki eve girdik gördüğüm manzara korkunçtu. Elvan bir yatakta yatıyordu baygındı. Benide o yatağa itti adam. Artık hiç gücüm kalmamıştı, yorulmuştum. Ve o ses, Cansu.


" Buraya kadar" diyip güldü

" Bırak bizi Cansu, saçmalama"

derken gözlerim dolmuştu

" Ne oldu küçüğüm korktun mu?"

" Kepezde okuyan bir kızın korkusu olmaz Cansu. "

" Ahahha komikmiş. "

Dedi cevap veremiyordum artık nedense üstümde bir ağırlık varmış gibiydi.

" Yaklaşık dört saat sonra bu dünyaya bir daha gelmemek üzere gideceksin, şimdilik iyi uykular. "

Edanın ağzından;

Kızları merak etmeye başlıyordum. Her ikisinide onlarca kez aramıştım. Dolunay gittiğinden beri iki saat geçmişti son çare Denizi aradım.

" Deniz ,Dolunay Elvan'ı almak için okulun arkasında bir kafeye gitti. Iki saat oldu hala yok. Arıyorum açmıyorlar. Cansu'nun bugün dediklerinden sonra bu olanlar iyi değil ne olur yardım et. "

" Sakin ol Eda, okulun oralara bakalım bulamazsak nerde olduklarını tahmin edebiliyorum. "

Diyip telefonu kapattı çok geçmeden beni evden alıp okulun oraya gittik. İçinde hiç kimsenin olmadığı taksiyi görmek beni daha çok korkuttu. Deniz "Beni takip et" dedi ve arabadan indik bir patikadan ormanın içinde bir eve gittik. Deniz biliyor olmalıydı ki hemen doktor önlüğü giydi, bana da

" Saçlarını aç yüzünü kapatmaya çalış, sakın konuşma. "

Dedi onayladım. Dediklerini yaptım. Deniz kapıdaki adamlara bir şeyler söyledikten sonra içeri girdik ve aman tanrım inanamıyorum kızlar içeride yatıyorlardı. Denizle yanlarına gittik, nabızlarını kontrol etti.

Dolunay'ın ağzından;

Yavaş yavaş gözlerim açılmaya başlıyordu, yeterince kendime geldiğimde evde olduğumu farkettim. Deliriyor muydum?

" Ne oldu?" Dedim tedirgin bi şekilde

" Sakin ol hayatım, iyisin. "

" Hatırladıklarımın doğru olmadığını söyleyin!" Kimse cevap vermedi tekrarladım " Söyleyin Deniz? Eda? Elvan?"

" Malesef. " dedi Deniz. Elvan atıldı

" Ne olur artık şu kızdan kurtulalım resmen hayatımızla oynuyor. "

" Sakin ol lütfen Elvan biliyorum korktun ama bak şimdi burdayız. " Derken Eda Elvana sarıldı. Elvan haklıydı.

" Elvan haklı " dedim Denize bakarak, kulağıma eğilip kısık bir sesle

" Her zaman yanındayım sana bir şey olmasına asla izin vermem." dedi.