4

297 32 20
                                    

Jin'i yemeğe davet edicektim ama utanıyor ve ne yapacağımı bilmiyordum, hoseok'dan yardım istemiştim, şimdi karşımda oturuyordu.

"Hoseok bir şey bul amk"

"Düşünüyoz işte şerefsiz"

"Çabuk düşün olum"

"Siktir lan"

"Gittikçe yoongi'ye benziyon amk"

"Çok konuşma, tabiki biricik sevgilime, evimin direğine benziycem"

"Sanırsın 40 yıllık evli amk salağı"

"Kendin bul lan bok"

"Tamam tamam sustum"

"Adam ol yarrağım"

Göz devirdim ve sustum, ikimizde tavana bakarak düşünüyorduk

"Şey de işte müsait isen senin ile yemek yemek istiyorum"

"Bu kadar kolay mı lan"

"Evet, benim gibi direk dudaklarına yapışma ama yoongi beni sevmese dövücekti çünkü"

"Lan ne biçim delisin amk salağı"

"Kes sesini göt, yemeğinizi mahfederim"

"Tamam, sadece bu mu?"

"Evet"

"Teşekkür ederim hoşik"

"Rica aşko"

"Iyy gerçek hoseok'a dön amk"

"Tamam tamam, hadi ben kaçar kocama yaprak sarma yaptım"

"Lan hani bana, hain şerefsiz haysiyetsiz götsüz oruspu"

"Seni sikerim ha defol piç"

Jin içeri girdiğinde güldüm

"Hoseok cum hadi görüşürüz"

"İki yüzlü piç, seni yoongi'ye söyliycem"

"Lan ne hayır, hoseok"

Odadan çıktığında kafamı eğdim "hay sikeyim, yoongi ağızıma sıçıcak"

Jin güldüğünde ona baktım, çok tatlı gülüyordu, her ne kadar cam siliyor gibi ses çıkartsada çok tatlıydı, bana baktı

"Aman ne yapacak yoongi sana"

"Ne yapmayacak ki, mesajla tehdit, her gördüğünde o ruhsuz, korkunç gülüş,
korkuyorum"

"Of namjoon"

Eskisinden daha rahatız, şükür.
Karşıma oturdu, boğzımı temizledim

"Jin, müsait isen akşam yemeği yiyelim mi?"

"Olur, çok isterim"

"Ah güzel, seni saat sekiz de alırım, bildiğim güzel bir restaurant var"

"Güzel, jimin ve jungkook'un yanına gidelim mi? 2 ay kaldı doğuma"

"Gidelim tabi"

Kalkarak çıktık, arabanın yanına geldiğimizde kapısını açtım, güldü

"Teşekkür ederim"

İçeri geçtiğinde kapıyı kapatarak sürücü koltuğuna geçtim, yolda

"Hiç kıskandığın biri var mı?"

"Var"

"Cidden mi, kim?"

"Ondan çok hoşlanıyorum ama o beni fark etmiyor"

"O-oh anladım, umarım kavuşursunuz"

"Bu gidişle zor, sence ne yapmalıyım?"

Hoseok'un dediği aklıma geldiğinde

"Öp gitsin"

Başkasını sevmesini değil beni sevmesini istiyordum, jin sen bana ait olmalısın, güldü

"Gerçekten mi, ya iterse?"

"En azından denemiş olursun"

"Haklısın"

Kafeye geldiğimizde arabayı park ederek indik, jimin bahçede gölgelikte oturuyordu, gülerek yanına gittik

"Jiminie"

"Hoşgeldiniz hyung"

Yanına oturduk, saçlarını öperek kocaman olmuş karnına eğildim

"Taehyung babayı yoruyormusun bakalım"

"Çok yoruldum, yürüyemiyorum bile"

"Bir ihtiyacınız var mı?"

"Yok, jungkook her şeyi hallediyor"

Jin kafasını salladı

"Bizi saat fark etmez arayın, hemen geliriz"

"Evet, jin haklı, bir şey olunca hemen bizi ara"

Jimin göz devirdi, suyunu içtikten sonra

"Ya her gün söylüyorsunuz, tamam diyorum dimi"

"Olsun güzelim biz seni düşünüyoruz"

"Biliyorum hyung ama ben iyiyim, jungkook çok yoruluyor, üzülüyorum, her şeye yetişmeye çalışıyor"

"Ben halledicem, hatta doğuma az kaldı zaten bana taşının"

"Saçmalama hyung"

Jin kafasını salladı

"Haklı jimin, hem biz de senin yanına geliriz, sıkılmazsın ve jungkook'u da yorduğunu düşünürek üzülmezsin"

"Öylemi diyorsun"

"Evet, kabul et lütfen"

"Jungkook için kabul edicem"

"Tae babayı ikna ettik"

Güldüğümüz de jungkook da yanımıza geldi ve jimin'e sarılarak gözlerini kapattı, cidden çok yorulmuş olmalıydı.

/

Namjin : BeybHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin