Şuanda mutluyum biliyor musun? Neden? Çünkü ilk defa ana tema harici, iki bölümü bağlamayı başardım! Abi her bölümde bi sorun çıkartıp, akşamına çözüyordum. Hiç devamlılık fln yok gibiydi.
Hatta bu yüzden kendi kendime çok hızlı ilerliyorum diyodum. Ama hayır konu hızlı ilerlemek değildi, hızlıca sorun bulup, hızlıca çözmekti.
Neyse ki artık biraz değişmeye başladım gibi. Umarım daha iyi bir yazım stiliyle ve daha iyi bir konu bağdaştırmasıyla size yeni bölümleri gösteririm.
Herneyse, yine muhtemelen kendi kendime hakaret edeceğim 16. Yani, İki Süpermen çıkmış dama, kafiye bulamamış yazar adlı bölüme hoş geldiniz!
•°•
"Merhaba Spider-man."
Sandiviç yediği için yüzünün yarısı açık olan, genç hiç şaşırmamış bir şekilde gözlerini kırmızı suitindeki adama çevirdi. Daha önceki konuşmalarında, çok fazla Spiderman vurgusu yapmıştı. Yani aslına bakarsanız bunun olması eninde sonunda bekleniyordu.
Yine de bunlar, hazırlıksız yakalandığı gerçeğini değiştirmiyordu.
"Um... Merhaba?" Diye yanıt verdi, sesini bir süredir çalıştığı gibi değiştirerek. Konuşma sırasında şansının olmadığını bildiği için, sandivici tıpkı yanında duran diğer ikisi gibi kağıdına sardı. "Sizi görmek güzel efendim. Ancak neden geldiğinizi sorabilir miyim?"
"Düşündüğümden daha resmi." Diye mırıldandı, Tony Spider-man'e yaklaşırken. Yine de zırhını çıkarmıyordu. Peter bunun, olası bir düşmanın önünde gerekli bir davranış olduğunu bilse de, üzdüğü gerçeğini değiştirmediğini hissetti.
"Benden daha yaşlıların önünde, evet öyleyim"
Tony, karşısında ki adamın yaşını belli ettiği için sırıtsa da, homurdanmaktan kendini alamadı,
"Haha çok komik."
Bir-iki saniyelik garip boşluk ona neden geldiğini hatırlatdı. Boğazını temizledikten sonra, "Pekala... Burda olmanın sebebi, sana bir forma vermek. Üstünde ki pijamalar birkaç gün içinde yırtılacak ve o zaman kar maskesinin arkasında sakladığın yüz en çok tanınanlardan birisi olacak." Dedi ve hemen ardından elinin altında gelirken ona çok zahmet çıkartan evrak çantasını açtı. "Ayrıca, bu daha teknolojik."
Peter, heyecanla ayaklarını sarkıttığı tehlikeli köşeden kalkıp, Tony'nin ona ilk seferkinden biraz daha kötü ama -tabi ki de- mükemmel olan kostümünü sergilediği yere yöneldi. Genç sebebinin muhtemelen hayır işi olduğunu düşündü. Bu sefer bir sürü süper kahramanla dövüşmeme ihtiyacı yok. Yani iyi olmasına da ihtiyacı yok.
Sahte bir şaşkınlık ifadesi takınarak, "E-Emin misiniz, efendim? Yani sıkıntı falan çıkarmak istemem ve-" dedi. Ancak lafı, Tony tarafından bölündü.
"Zaten paramı harcadım. Ve garip bir ergen kostümü giymediği sürece tamamen yararsız olacak."
Spider-man, kıyafeti alırken başını salladı. Bir-iki saniye kumaşı okşadıktan sonra, başını daha uzun adama tekrar çevirdi. Yüzünde maskenin ardından bile belli olan bir kaş çatma vardı.
"Öyleyse, GPS ve kimliğimi ifşa edebilecek diğer şeyleri çıkartın."
Tony, tek kaşını kaldırdı. Zeki. Bu onu bulmayı oldukça kolaylaştırır.
"Nasıl anladın?" Zorlamayı hiç düşünmeden sordu. Bunu inkar etmek içinden gelmiyordu. Ayrıca karşısındakinin net tonu bunu yapmayı mutlaka zorlaştıracaktı. Kısa bir an için adamın ne kadar zeki olabileceğini merak etti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zaman Saçmalıkları
Fanfictionİşte tam o anda bir farkındalık ona çarptı. Şu anda kucağında bulunan şey, altı adet sonsuz güce sahip taşla süslenmiş olan eldiven, herşeyi düzeltmesine yardımcı olabilirdi! Tüm ölümler engellenebilirdi! Ve böylece, yazarın öylesine yazdığı bu gari...