Dualarımızın Kabul Olması İçin...

4.4K 64 18
                                    

Haram lokmadan sakınmalıyız.
Haramdan sakının! Midesine haram lokma girenin kırk gün duası kabul olmaz. (Taberani)
Sad bin Ebi Vakkas(r.a.) Peygamberimiz(s.a.v)'e: "Ya Resulallah, dua buyur da, Allahü teâlâ, benim her duamı kabul etsin" Efendimiz(s.a.v) buyurdular ki: "Duanızın kabul olması için helal lokma yiyiniz! Çok kimse vardır ki, yedikleri ve giydikleri haramdır. Sonra ellerini kaldırıp dua ederler. Böyle dua nasıl kabul olunur?"
Yine buyurdular ki: "Duanın kabul olması için iki şey gerekir. Duayı ihlas ile yapmalıdır. Yediği ve giydiği helalden olmalıdır. Müminin odasında, haramdan bir iplik varsa, bu odada yaptığı dua kabul olmaz."

İtikadımız düzgün olmalı.
Duanın tesir edebilmesi için, okuyan ve okunan kimsenin buna inanması ve okuyanın itikadının düzgün olması, Allah rızası için okuması, kul hakkından sakınması, haram yememesi ve karşılığında ücret istememesi gerekir.

Kabul edileceğine inanarak dua etmeliyiz.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "ALLAH-u Teâlâya, kabul edileceğine tam inanarak dua ediniz! Biliniz ki, Allahü teâlâ gafil bir kalb ile yapılan duayı kabul etmez." (Şir'a)

"Dualarım kabul olmuyor" diyip vazgeçmemeliyiz.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "ALLAH-u Teâlâ, duanızı kabul eder. Dua ettim, hâlâ duam kabul olmadı diye acele etmeyiniz! Allah'tan çok isteyiniz! Çünkü kerem sahibinden istiyorsunuz." (Buhari)
Yine hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Mümin dua edince, ALLAH-u Teâlâ, Cebrail(a.s.)'a: "Ben onu seviyorum, isteğini hemen yerine getirme!" Günahkâr, dua edince de: "Ben onun sesini sevmiyorum. İsteğini hemen yerine getir" buyurur. Yani duamız kabul olmuyorsa RABB'imiz bizi seviyor demektir.☺

Her zamanımızda dua etmeliyiz.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Sıkıntılı iken duasının kabul edilmesini isteyen, refah zamanında çok dua etsin!" (Tirmizi). Bu hadis-i şeriften anlaşıldığı gibi sadece dar zamanımızda yada başımıza bir bela musibet geldiğinde değil her zaman dua etmeliyiz.

Duaya hamd ve salevatla başlamalıyız.
Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Ey namaz kılan, acele ettin. Namaz kıldıktan sonra dua ederken önce Allahü teâlâya layık olduğu şekilde hamd et, sonra bana salevat getir, sonra dua et" (Tirmizi)

İçten, samimiyetle dua etmeliyiz.
Yine bir hadis-i şerifte şöyle buyurulur: "Gafil olan kalb ile yapılan dua makbul değildir." (Tirmizi). Biliyoruz ki içimizden gelerek, samimiyetle, yalvararak ve hatta ağlayarak yaptığımız dualar daha makbuldür.

Elimizden geleni yaptıktan sonra dua etmeliyiz.
Peygamber Efendimiz(s.a.v.) buyurular ki: "Çalışmadan dua eden, silahsız harbe giden gibidir."
Yani duamızın kabul olması için, önce elimizden gelen çabayı göstermeliyiz sonra takdirini RABB'imiz olan ALLAH'a bırakmalız.

Günah işlemeyen dil ile ve birbirimize dua etmeliyiz.
Peygamber efendimiz(s.a.v.): "ALLAH-u Teâlâya günah işlemeyen dil ile dua edin" buyurdular. Böyle bir dilin nasıl bulunacağı sorulunca da: "Birbirinize dua edin! Çünkü ne sen onun, ne de o senin dilinle günah işlemiştir" buyurdular.
Yine biliyoruz ki müminlerin birbirlerine ettikleri dualar kendilerine ettiklerinden daha makbuldür.

İsm-i A'zam ve Esma-i Hüsna ile dua etmeliyiz.
ALLAH-u Teala'nın bildiğimiz 99 ismi vardır. Bu isimleri kullanarak dua edelim çünkü biz aciz kullar ALLAH'ın sıfatlarını söylemeye ne güç yetirebiliriz ne de buna aklımız yeter. ALLAH bu isimleri bizden öncekilere öğretmiş ve bizden önce gelenler de bu isimleri kullanarak dua etmiştir.

DualarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin