OYUNUNUMUZ

Platonik

Sima'nin dürtmesiyle girdiğim hayal aleminden çıkmıştım,

"İyimisin ? Kaç dakikadir öylece bakıyorsun ?."
"Pardon dalmışım, kalkalım mı.?"
"olur, sen otoparka in arabayı çıkart, bende hesabı ödeyip geliyorum."

Kafamı salladım ve çantamı alıp otoparka indim, simanın arabasını bulduktan sonra otoparktan çıktım, sima beni kapıda bekliyordu, yer değiştirdikten sonra nereye gidiceğimizi düşünmeye başladık.

"Bana gidelim,?" Dedim yüzünü buruşturdu ve
"Depresyona girmek istemiyorum, aksine seni depresyondan çıkarmak istiyorum,"
Dedi sevinçli bir sesle, alışveriş yada parti ? Hangisi aklindaydi acaba simanın.
"Nereye gidicez,?" Diye sordum, arabayı çalıştırırken mutlu bir sesle.

"Biraz alışveriş yapalım, akşamda bana gideriz, görkemleri falanda çağırırız ?, Sakin ama eğlenceli bi gece olsun istiyorum."

Kaderime razı geldim ve emniyet kemerimi taktım, alışveris merkezinin önüne geldiğimizde arabayı otoparka bıraktık ve mağazaları bir bir karıştırmaya başladık, alışverişe gitmişken kitap almadan olur mu hiç.?
Bir kaç kitap aldıktan sonra, yemek yedik ve kuaföre gitmeye karar verdik.

...3 saat sonra...

Aylık alışverişimiz Bitmiş, kuafördeki işlerimizide halletmiştik, öyle tiki kızlardan değildik, saç makyaj cilt bakımı falan, her günümün 3-4 saatini bu sıkıcı yerde harcamam.

Sima'nin evine geldiğimizde ilk mutfağa gidip aldığımızı ıvır zıvırları tabaklara koyduktan sonra, içecekleri buzdolabına koyduk, salona bir kaç süs yerleştirdikten sonra, müzik sisteminide kurdum, loş bir havanın olması için ışıklarla biraz oynadım, mumlarıda yaktıktan sonra, ortam partiye hazır bir hale gelmişti.

Sima görkeme "sizi bekliyoruz" diye mesaj atarken bende koltuklardan birine oturdum.
"Kimleri çağırdın,?"
"Buğra, görkem, Cansu, kaan, aleyna, vee cenk."
"Daha erkek yokmuydu biraz'da kız çağırsaydin."
Sima gözlerini devirdi ve
"Kimseyi istemiyorsun ve beğenmiyorsun ilgi üstünde olursa belki hoşuna giderde şu depresyondan çıkarsın diye çağırdım,"
"Asıl o şahsi çağırsaydın depresyondan çıkardım ayrıc-." Lafımı bölen kapının zili olmuştu sima kapıyı açmaya giderken bende saçlarımı düzelttim ve oturduğum yerden kalktım.
Görkem, Cansu, kaan, ve Berkle tek tek görüştükten sonra, salona geçtik,
"Ee Buğra nerde,?" Diye soran simaya döndüm, bende bir eksik var diyordum cidden Buğra nerede.?
Görkem elini simanın omuzuna attıktan sonra konuşmaya başladı.
"Biraz işi varmış gecikecek, siz başlayın ben sonra gelirim dedi bana."
"Pekiiii tamam ozaman ben içecekleri getiriyim gizem sende müziği ayarla."
kafamı "tamam" anlamında salladiktan sonra müzik setinin yanına gittim, güzel bir parça ararken Kaan yanıma geldi,
"Çok kötü bir dj'sin kaç dakikadir müzik bekliyoruz."
Gözlerimi devirdim herzaman ki gibi.
"Kararsızım, nasıl bir şey açicagimi bilmiyorum. slow'mu başlasak yoksa hareketlimi karar veremedim."

"Sen eğlenmene bak ben hallederim." dedi Kaan mahçup bir gülümsemeyle koltukların birine yöneldim.

Benim için Burdaki kimse önemli değil, benim için önemli olan tek kişi sevdiğim adam, sima ve görkem'i gördükçe içim daha çok yanıyordu,
Suan sevdiğim adam ne yapıyor ? Acaba. uyuyor mu ? Muzik'mi dinliyor ?. oturduğum yerden hızla kalktım ve sima'ya dönüp,

"Ben gidiyorum önemli bi işim var yarın görüşürüz."

SİMANİN AĞZINDAN:

Gizem son günlerde sandığımdan daha kötüydü, yüzü hiç gülmüyordu, sürekli dalıyor kendini bişeyleri düşünmekten alıkoyamıyordu. gözleri doluyordu ve bunu oda farkında değildi, onun için yapabiliceğim hiç birşey yoktu, ailesini kaybettikten sonra onu toparlayan adam şimdi yok ortalıkta.

Depresyona girmesi normal, ve onu bu depresyondan çıkartıcak tek kişide oydu..

GİZEMİN AĞZINDAN:

Simadan çıktıktan sonra hızla taksiye bindim ve gidiceğim yeri tarif ettim, telefonumun mesaj kısmını açtım, Burak'a yani sevdiğim adama mesaj atıp atmamak arasında gidip geliyordum, mesaj atmasam için rahat etmicekti, mesaj atsam ? Ne yazıcam ki ? Bana neden cevap versin, ama kendim için birşeyler yapmam lazım, belkide biraz konuşmak iyi gelicek bana ? "Cesaretini topla ve mesaj at"
Dedi kalbim bana tam bu sırada devreye aklım girdi "o sana atsın ? Neden sen atıyorsun ki,"

'Benim atmam lazım çünkü o beni sevmiyor, seven benim , onun mesaj atması saçmalık olur asıl.'

'Şuan kendinde değilsin, atmicaksin ona mesaj o kim ki ? Iğrenç biri için gururunu ayaklar altına alma,'

' kapa çeneni artık SÜRTÜK, Ne yapmaya çalışıyorsun,!'
Resmen iç sesimle kavga ediyordum ama ne yapabilirim ki ? Beni delirtiyor her konuda bir şekilde karşıma çıkıyor bir halta karışmazsa olmaz.

Iç sesimi dinlemeyi bırakıp, mesaj atmaya karar verdim,

KİME: BAD BOY
MESAJ: özledim.
Mesajı yolladıktan hemen sonra içimi kocaman bir huzursuzluk kaplamıştı,
Ya cevap vermezse ? Yada vericegi cevap fazla olumsuz olursa ?
Beni kırıcak birşey yazıcağını düşünmüyorum, Burak kaba biri değil, herzaman sakin konuşan ve ona deger veren insanları üzmeyen, ama fazlasıyla açık sözlü biriydi. 1 ay da değişicegini sanmıyorum. taksiden indim ve evime girdim üstümü değiştirdikten sonra film açtım ve telefonumu kontrol ettim, hala bir mesaj yoktu, içimdeki umut iyice tükenmişti.

12 dakika sonra.

Telefonuma gelen mesaj sesiyle adeta oldugum yerden sıçramıştım,

GÖNDEREN: BAD BOY
MESAJ: "üzgünüm, sevgilim var."

Ne ? Bu ne demek şimdi ? Bu kadar kısa zaman içinde'mi ?, Ne ara unuttun beni ? Ne zaman aşık oldun başka birine.?? Bu kadar basitimiydi. lanet olsun.