Home Sweet Home

39 10 37
                                    

"Günaydın..."

Zar zor açtığım gözlerimle aşağı kata inip kahvaltıyı hazırlayan annemle babama baktım.

"Ah, uyandın mı kızım?"

Annemin garip sorusuyla ona kaşlarımı çatıp yanıt verdim.

"Bekle bir düşüneyim."

Verdiğim cevapla sahta bir sinirle bana baktı ve masaya oturmamı söyledi.

Oturdum ve etrafıma bir baktım. Lise için evden ayrıldığımdan beri burayı çok fazla özlemiştim. İki yıl sonra mezun olacaktım ama pek bir şey değişmeyecekti açıkçası.

Köyde yaşamamız benim suçum değildi ama.

Aslında tam da köy diyemeyiz. Kasaba tarzı bir yerdi burası. Doğayla birebir yaşıyorduk ama biraz kalabalıktık. Dünya'dan ayrı bir yermiş gibi hissettiriyordu burası.

Her yerde ağaçlar, çiçekler, köpekler, kediler...

Ve herkes birbirini tanırdı burada. Evler birbirine çok yakındır. Nüfusumuz ortalama 15.000 falan diyebilirim. En sevdiğim kısım ise çoğu akşam çarşıda toplanılır eğlenilirdi.

Ortaya kocaman tavayı koyan annem ile düşüncelerimden ayrıldım. Alt katın balkonunda oturmuş kahvaltı ediyorduk. Annem konuşmaya başladı.

"Nasıl hissediyorsun?"

Dediğiyle beraber omuzlarımı silktim, yüzüm biraz asıldı.

"İyiyim, sadece hayatımda yeni bir dönemin başlayacak olması beni geriyor."

Babam tek kaşını kaldırıp bana doğru baktı.

"Abartma, daha iki ay var."

Gözlerimi devirip arkama yaşlandım, annem ise ona doğru döndü.

"Ne alakası var Kevin? Biraz olsun destek olup moral ver."

Babam başını sağa sola sallayıp çayından bir yudum aldı. Önüme eğilip ağzıma bir lokma attım,

"Önemli değil anne. Zaten o okula beni bağlayacak bir şeyim yoktu. O yüzden pek bir şey değişmeyecek."

Bulunduğumuz kasabada doğru düzgün bir lise yoktu, ben de bu nedenle şehirde teyzemlerle kalıp orada okuyordum.

Sadece yaz tatillerinde geliyordum buraya. Fakat geçen senelerde buraya bir okul yapmaya başlamışlardı. Ne kadar devam ettirmezler diye düşünsek de, düşündüğümüzün tam tersi olup okulu tamamlamışlardı ve bu sene açılıyordu.

Ben de kaydımı hemen buraya aldırmıştım. Açıkçası benim için değişen pek bir şey olmamıştı çünkü gittiğim yerde pek kayda değer güzel anılar biriktirmemiştim.

Luna ve Miles dışına arkadaşım yoktu. Onlarla da bu senenin sonlarına doğru tanışmıştım zaten. Buraya taşınma fikri beni iyi veya kötü etkilememişti.

Düşüncelerimden tekrardan ayrılıp önümdeki çayımdan bir yudum aldıktan sonra anneme sofrayı toplamada yardım ettim.

İşler bittikten sonra odama çıktım ve yarım kalan odamı düzenleme ve dizme işimi bitirdim. Pek büyük bir odam olmasa da bana yetiyordu, ufak bir balkonu bile vardı.

Aradan geçen süreden sonra burnuma gelen güzel kokularla tekrardan aşağıya doğru adımladım ve annemin yaptığı Pastayı görünce hızlıca ona doğru sarıldım.

"Hadi canım, sen mükemmelsin kadın!"

Ben onun yanağına öpücükler kondurmakla meşgulken bana gülümsedi.

Home Sweet Home | H.SHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin