- 37 -

257 32 103
                                    

Fırat hışımla odasına girdiğinde telefonda konuşan Selim kaşlarını çatarak ona baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Fırat hışımla odasına girdiğinde telefonda konuşan Selim kaşlarını çatarak ona baktı.

"Evet şimdi geldi." dedi Selim telefonda konuştuğu kişiye. Fırat onu duymuyordu bile. Odanın yanındaki alkollerin bulunduğu konsolun önüne geçti.

Bardağına doldurduğu viskiyi içmek için ağzına götürdü ama yudumlamadan durdurdu. Selim onun hareketleri karşısında şaşkınlıkla kaşlarını çattı. Fırat elindeki yarı dolu bardağı, içindeki alkolün bir kısmı çarpma etkisiyle taşıracak kadar sertçe aldığı konsola geri koydu.

"Tamam Zeynep." dedi Selim, daha çok arkadaşını uyarmak için sesini yükseltmişti. Fırat gözleri korkuyla büyürken arkadaşına ışık hızıyla döndü. "Ben hemen geliyorum, Aras'ı almak için."

Telefonu kapattıktan sonra derin nefes vererek sakinleşen arkadaşına döndü hemen Selim. "Yolda neler olduğunu bana da anlatacak mısın?"

Fırat'ı peşine takarak onun geldiği yolu geri döndüler. Bu sırada Fırat içindeki öfkeyi kelimelerine aktarmaktan çekinmeyerek direksiyondaki arkadaşına Ali ile arasında geçenleri tek tek anlattı.

"Senin sakinliğini koruman gerekiyor." dedi Selim, o sustuktan sonra. Öfkesinin biraz daha dindiğini hissedebiliyordu. "Madem Zeynep'in hâlâ seni sevdiğini düşünüyorsun, o zaman korkacak hiçbir şeyin yok."

"Bunların aynısını yıllar önce yaşamıştık." Fırat'ın sesi umutsuz çıkıyordu.

Selim arabayı sert bir şekilde geçtikleri sakin ara sokakta durdurdu.

"Aynısı değildi." diye sinirle çıkıştı arkadaşına.

"Ben asla Çiçek'i savunmadım. Çünkü onun sözlerine kanmayacak kadar ayıktım. Zeynep sevdiği kimseyi yarıyolda bırakmaz eğer öyle olsaydı Aras'ın davası umurunda bile olmazdı."

Fırat arkadaşının gözlerinde söyledikleri ile ilgili şüpheye düşeceği en ufak bir şey aradı. Bir süre sonra önüne döndü. Kafasını kapıya yasladığı sağ koluna yasladıktan sonra "Hadi gidelim." dedi.

Selim yoluna devam ederken Selim'in küçük bir şekilde sırıtmasına sebep olacak şekilde, yarı şakayla "Bir daha da bu kadar ani fren yapma, boşluğuma geldi boynumu incitecektim." diye azarladı.

"Yaşlanmışsın sen." dedi ve o kaşlarını çatarken onun söylediklerine güldü Selim.

-

Fırat ve Selim, Aras'ı arabasının kaportasına oturtmuş hemen önünde ayakta dikilerek onunla sohbet eden kadına doğru yürüyerek yaklaştı.

Fırat ikisinin gülüşerek sohbet etmesine gülümsemeden edemedi. Kadın kendilerini farkettiğinde sohbetlerini bitirerek kendisini toparladı ve daha ciddi bir hale büründü.

Komşu SorunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin