Siyah Beyaz Hayaller

0.0

İki iyi dost, Sonju ve Jeonchi,
birinin gözünü hırs boyamış,
diğeri ise bu hırsı göremeyecek kadar saf.

Yıllardır ülkelerinde süre gelen bu savaş hırslı Sonju için bir fırsattı.

Arkadaşını kandırarak savaşta düşman ordusuna sızdı.

Onu büyüten ailesini bile düşünmeden herkesi ülkeden kovdu.

Bilek gücüne dayanarak dostuyla beraber kendine yeni bir ordu kurdu.

Böylece bütün topraklar kendisi ve ordusunun olmuştu.
Ama genç oğlanın tek bir amacı vardı.

Kendi krallığını kurmak istiyordu. Sanki kendisi kovmamış gibi eski halkı kendi krallığına davet etti. Halk çaresizce teklifi kabul etti.

Ordudan kendi işe yarayacak kişiler seçtikten sonra kalanını, uzak bir adaya sürgün etti.

Saf olan genç Jeonchi, sonunda bir şeylerin farkına varmaya başlamıştı. O böyle birisi değildi. Çok sevdiği dostu tarafından kandırılmıştı. Jeonchi' nin bundan sonraki isteği adada mutlu bir şekilde ölmekti. Öylede oldu zaten.

Sonju' nun soyundan ilerleyen krallık ve küçük adada yaşayanların soyundan oluşan küçük yerleşke yıllar sonra bile birbirleriyle savaş içinde kaldı.

Ada' ya isim verilmiş, Vertrock olmuştu. Vertrock dışarıdan büyük krallığa yani Taren' e bağlı gibi görünse de içerden kendine ait bir yönetim sistemi vardı. Bir yöneticisi, ve bir halkı vardı. Küçük bir krallık denebilir aslında.

Taren ve Vertrock arasında, uzun münakaşalar sonucu konulmuş bazı kurallar vardı; Vertrock' tan Taren' e geçiş kesinlikle yasaktı. Sadece Taren'den adaya yük gemileri giderdi. Onlarda zorunda oldukları için. Vertrock çok verimsiz topraklara sahipti. Yaşayanlar yemek ihtiyaçları için genellikle denizleri tercih etmişti. Ama bununda bir sınırı var değil mi? Hafta da bir Taren' den Vertrock'a satış yapmak için gemi gönderilirdi.

Bunu dışında iki krallık arası başka bir etkileşim olmazdı.

Taren halkı, atalarından dinledikleri hikayelere dayanarak Vertrock' ta yaşayan insanlara karşı garip bir tutum sergilemişlerdi. Bir cümlede "ada, Vertrock, satış gemileri" gibi kelimeler geçtiğinde her Tarenlinin silkelendiğini ve konuşmayı bıraktığını görürsünüz.

Vertrock'ta yaşayan bir delikanlı, her gece odasının camından büyük krallığı izlerken damarlarında akan adrenalin ve merak duygusunu bastırmakta zorlanır.

Kafasına koymuştu bir kere. Nasıl yapacaktı kendisi de bilmiyordu ama bir şekilde Taren'e girecekti.