Kamp alanına gelmiştik ama içimdeki korku dinmek bilmiyordu.
"Sonunda geldiniz! Bu beyazdı zaten, ne gördü de daha da beyazladı?" ~Cheonsa
Haklı, ölü gibi beyazdım. O ceseti gördükten sonra korkup beyazlamış olabilirim. Gel de açıkla Balam...
"Dünyadan Balam'a, n'oldu sana?" ~Haerin
"Hiç bir şey, sadece... Sadece... Acıktım!" Diye bağırmıştım.
"Tamam bağırmaya gerek yok." dedi Haneul unnie, gülerek.
Gülerek sofraya geçmiştik. Herkes yemeğini yiyordu, sohbet edip gülüyorduk. Uyuma vakti gelene kadar...
⋇⋆✦⋆⋇
"O kız benim kardeşim!" ~Sunghoon
"Ciddi misin? Yani emin misin?" ~Heeseung
"Evet, eminim. Boynundaki kolyeden tanıdım." ~Sunghoon
"E n'apalım, o zaman?" ~Jay
"Tanışalım! Ortadaki çok sevimliydi." ~Niki
"Niki bir sal, hemen gidip, ben senin abinim, diyemez ya?" ~Jungwon
"Jungwon haklı." ~Sunghoon
⋇⋆✦⋆⋇
Ben, Haerin ve Yuin aynı çadırda, Cheonsa ile Saebyeok aynı, Soojin ile de Haneul unnie aynı çadırda kalıyordu. Sadece Haerin ve Yuin'e anlatacaktım hastanede gördüklerimi. Yoksa gece rahat edemezdim.
"Ben hastanede bir şey gördüm” ~Balam
"Ne gördün?" ~Haerin
"Ce-ceset" Neden kekeledim ki? Ah... Fazla stres olsa gerek.
"Oha! Önceden deseydin bize ya!" ~Yuin
"Bilemedim ki... Şimdi haberiniz var, hadi yatın uyuyalım." ~Balam
"Çok rahatsın ya, sanki her gün ceset görüyor." ~Haerin
"Haklı." ~Yuin
"Öyleyimdir." ~Haerin