Heeseung
Acaba hemen mi açılsam? Yoksa bir saat sonra mı? Bence hemen açılayım yoksa beni uyku tutmaz! Totem yapayım da kabul etsin. Kabul eder, lütfen etsin!
"Cheonsa, bir şey konuşabilir miyiz?"~Heeseung
"Ah, tabii buyur."-Cheonsa
"Şey... Ben.. Senden... Ben..." ~Heeseung
"Sen ne? Söyle ar-"~Cheonsa
Yanağını öptüm.... Neden yaptım? Sormayın bilmiyorum.
Ellerini tutup konuşmaya başladım; "Ben senden hoşlanıyorum, yalvarırım sevgilim ol, seni mutlu ederim, öküzlük yapmam, bir dediğini ikiletmem. Niye? Çünkü seni çok seviyorum."
"Heeseung... Ben... Ben... Tamam, kabul ediyorum!"~Cheonsa
Ben yanlış duydum galiba.... Bayılıcam mutluluktan.
Direk sarılmıştım.
Balam
Odaya çıkıp uyumayı düşünüyordum, tabii abim izin verse. İnsan bu kadar kendinden razı olur mu?
"Allah'ım, çok yakışıklıyım. Yani kız olsam yine bana aşık olurum, Balam, uyuyor musun?" Sunghoon
"Yok, ne uyuması? Dans ediyorum yatakta. Yani evet, istiyorum uyumak- Ya of, uykum kaçtı!"
"Ben ne yaptım, bana niye bağırıyon?! Hem ben mi dedim uyku kaç diye!?"-Sunghoon
"Ay neyse ne! Ben Saebyeok unnie'nin yanına gidiyorum."~Balam
"Prensesim unnie'ni odaya çağır, tanışayım onunla. "~Sunghoon
"Kendim zaten o- tamam ok çağırırım"-
Aslında Jungwon'u görmek istiyordum, o yüzden gidicektim, abimin onu çağırması iyi oldu. Odadan çıkıp, onların odasını bulup, içeri girmiştim. Jungwon uyuyor, Saebyeok unnie ise koltukta oturmuştu. Jungwon uyanmasın diye fısıltı ile konuşuyordum.
"Unnie abim seni çağırıyor, gelsin tanışalım falan diyor, hadi git."~Balam
"Beni mi? Ama- her neyse gidiyorum ben, hadi bakalım ne gelecek başımıza" ~Saebyeok
O odadan çıkınca yatağın kenarına oturdum. Uzun zaman sonra ilk kez birine aşık olmuştum galiba. Aşık olduğum kişi de vampir! Acaba nasıl yaşayacaktık vampirler ve insanlar? Ona karşı olan duygularım değişir mi? Ya da o değişir mi? Kafamda gereğinden fazla düşünce vardı. Neyse, yüzümü Jungwon'a taraf döndürüp onu izlemeye başladım, uyurken bile tatlıydı. Uyansa beni başında görse sapık olduğumu düşünürdü, hay şom ağzımı. Onun uyanması ile yere yapışmıştım. Klasik şey artık yerle aramdaki bağ bu.
"Balam, iyi misin? Burada napıyosun? Beni izliyordun?"-Jungwon
Aniden gülmeye başladım, saçı başı birbirine karışmıştı, oysa bana böyle bakıyordu:
Delirmedim ki!
"Galiba iyi değilsin."~Jungwon
"Yok yok, iyiyim. Sadece çok tatlı, komik görünüyordun ona güldüm"~Balam
"Ha tamam, iyi bari. Sen neye gelmiştin?" Jungwon
"Abimden canımı kurtarıp, Saebyeok unnie'nin yanına gelecektim ama abim onu çağırınca gitti, bende oturup senin bebek gibi uyumanı izledim. Biliyor musun çok tatlı-"~Balam
Bekle.... BEN AZ ÖNCE NE DEDİM?! HAYIR, REZİL OLDUM! MALSIN BALAM, MAL!
"Teşekkür ederim de... Bu kadar utanmana gerek yok bence."-Jungwon
Söyleyip daha da utandır zaten, benim acil gitmem gerek. Odanın kapısı açıldı. içeri Jake oppa girmişti. Biz de yatakta yan yanayız, bende kıpkırmızı yanlış anlayacak ya, off!
"Yemek yemeye gelin diyecektim... Görmedim,duymadım, bilmiyorum."~Jake
"Oppa yalnış anladın..."~Balam
Gitti bile... Haerin bilse muhtemelen Jungwon sağ kalmaz. Bilmese kalır, tabii Jake hyung sussa...