Jeon Jungkook
Çıkışta planladığımız gibi yeni yapılan ama çok ünlenen bir restorant'a gelmiştik. Burayı bana Jimin öğretmişti. Kimsenin bilmediği ve gizli kalan kuzenim yani. Beni bayıltan kişinin Jimin olduğunu biliyordum, o sinirle ise yanımda duran oklavayı onun bacağına atmıştım. Umduğum gibi de tam isabet olmuştu. Herneyse bunlar bir yana, Taehyung ile gelmiş ve bir yere oturmuştuk. Denize dönük kısma oturmayı tercih etmiştik. Hava bugün pek güzeldi sonuçta. Tam yemekleri sipariş edecekken, isimlerimizin duyuşu ile irkilmiştim. Ah, kötü bir zamanlamaya mı denk geldik cidden? Karşıya baktığımda 4 çift de buraya bakıyordu. Bir dakika, Eunwoo muydu o? Çift demekten kastım arkadaşta olabilir, o anlamda yani. Jimin'in sevgilisi karşıdan Taehyung'a bakıyor, Jimin ise bana kaş göz hareketleri yapıyordu. Kuzenim olduğu için pişmanım. Ama yinede teyzemi seviyorum, Bayan Park gibi birisini zor bulursunuz. Jimin'i âdeta minik bebeği olarak büyüttü. Karşıdaki diğer iki kişiye göz gezdirdim, ama az önceki olayı unutmuş gibi normal bir şekilde sohbet ediyorlardı. Taehyung'un arkadaşları garipti, özellikle de aralarından Jimin en garibi olabilirdi. Jisung ile Minho ise bizi hiç takmamıştı. Minho yemek sipariş ederken, Jisung ise Minho'nun elini tutuyordu. Pekala, neden yalnız hissetmeye başladım? Herneyse, önüme dönüp Taehyung'a döndüm. Bana bakıyordu, nedense içim titremişti. Yemek siparişlerini verirken yine bana bakıyordu. Yalan yok, çok güzel bakıyordu. Yemekler geldi ve biraz sohbet etmeye başladık. Daha sonrasında Jimin herkesi toplayarak bara gitmeyi teklif etti. Herkes ise bunu bekliyormuş gibi hemen kabul etmişti. Cidden diyorum, bunu bekliyorlardı kesinlikle. Jimin'i eve gideyim dövecektim. Hayır, neden bara gidiyoruz ki, özellikle Jimin benim çabuk sarhoş olduğumu biliyorken.
Herkes kendi arabasıyla Yoongi'nin arabasını takip etmeye başladı. Bara giriş yaptığımızda çok az kişinin olduğunu görmüştüm. Pek bir sorun yok gibi görünüyordu. Daha sonrasında barmen'e 5 tane şişe içki getirmesini söyledi Jimin. Hepimize 1 şişe düşüyordu. Bardağa koyup içecektik zaten. Baya bir sohbet ettikten sonra bir şarkı çalmaya başladı. Barda böyle şarkının çalması normal miydi ya?Kim Taehyung
Tek ayık olan kişinin ben ve Jisung olması garibime gitmeye başlamıştı. Hepsi mi sarhoş olmuştu cidden?
Arkadan çalan şarkı ile tüm gözler oraya dönmüştü. Jungkook'a döndüğümde ise o sadece bana bakıyordu. Şarkı devam etmeye başladı, Jungkook ise bana bakmaya devam ediyordu.Çünkü kalbimde ve aklımda
Söylediklerimi asla geri alamayacağım
O kadar yüksekteki,
düştüğümü hissediyorum..
Dedi ki;Daha sonrasında Jungkook bana bakarak şarkının devamını söyledi. Güzel bakışları beni boğuyordu sanki.
Kalbimde ve kafamda,
bana bunun neden bitmesi gerektiğini söyle
...
Bizi kurtaramam, atlantisim
Düşeriz
Biz bu şehri güçsüz bir zemine inşa ettik..Jungkook en sonunda gözlerini yavaşca kapatmış ve uykuya dalmıştı. Sesi çok güzeldi, duyduğum en güzel seslerden biri olabilirdi. Hatta biri değil duyduğum en güzel tek ses onun sesiydi. Jungkook'un arkadaşı yani Jisung sırıtmaya başlamıştı. Daha sonrasında bizim önden kalkmamızı diğerleriyle ilgileneceğini söylemişti. Bu kadar kişi ile uğraşmak zor olmaz mıydı? Kalkıp barın kapısına doğru adımladım. Jungkook'u ön kapıyı açıp oraya yavaş bir şekilde koydum. Sarhoş bir tavşana ilgileniyordum şuan, aynı zamanda sevdiğim kişiyle de. Jungkook'un evinin önüne geldiğimizde gözlerini yavaş yavaş açmaya başlamıştı. Bir şeyler sayıklıyordu, sanırım hala sarhoştu. Onu evinin kapısına götürdüğümde cebinden evin anahtarını alıp kapıyı açtım. Yatak odasına doğru giderek Jungkook'u oraya bıraktım. Tam gidecekken bileğimde el hissetmem bir oldu. "Gitme, burada kal.." Jungkook bana masum bakışlar atarken gitmek emin olun ki zordu. Kafamı onaylarcasına salladım. Jungkook yer açmak için biraz kaydığında ise oraya uzandım. Bana bakıyordu. "Sen neden böylesin?" diye biranda atarlanmıştı. Çok tatlı gözüküyordu. "Nasılmışım?" diye sordum. "Resmen beni kendine aşık edip kaçıyorsun benden" demişti. Bana mı aşıktı? Jungkook, bana? Yavaşca sırıtıp ona döndüm. "Kaçmamamı mı isterdin?" dedim sırıtmamın arasından. "Gülme, deli ediyorsun beni" dedi. "Hm?" dedim yanıt olarak. Bu dediğini anlamamıştım. "Kalbimin senin için atmasını zar zor durduruyorum, ve sen napıyorsun?" demişti somurtarak. "Napıyormuşum?" diye cevap verdim. Aşırı tatlıydı şuan, sırıtmadan duramıyordum. Sırıtmamak için dudağımı birbirine bastırdım, bastırmam ile gözlerinin dudağıma odaklı kalması bir oldu. Daha sonrasında tekrar gözlerime bakarak, "Kafamı çok fena karıştırıyorsun" diyerek soruma cevap vermişti. Gözleri tekrar dudağıma inerken, ben ise sadece onun gözlerine bakıyordum. "Çok istiyorsan, öpsene beni o zaman?" dedim. Bu fırsatı kaçırmak son isteyeceğim şey olabilir. Anlık bir cesaretle dudağını dudağıma bastırdı. Daha sonrasında dudağını ayırıp uykuya dalmıştı. Sırıtarak alnına minik bir öpücük kondurup bende uyumaya başladım.
______
"Lan yeter" diye bağıran Jisung, anlık bir hızla Jimin'i tutmuştu. Jimin ona tokat atıp, "Sevgilim var benim, hoşt be" demişti. Minho ise ona bağırarak, "Onunda sevgilisi var, hemde benim??" demişti. Yoongi ise Mingyu ile sebepsiz yere kavga ediyordu. "Sen Eunwoo'yu savundun" demişti Mingyu. "Savunmadım" diye cevap verdi Yoongi. "Savundun" "Savunmadım" "Terbiyesiz, ahlaksız adam, çıkar göster" diye kavgaya devam ediyorlardı. "Lan Eunwoo napıyorsun deli" diye çıkışmıştı Jisung. Seokjin ve Namjoon ise hiç utanmadan öpüşüyorlardı. Eunwoo derenin kenarına çıkmış efkarlanıyordu. Jisung sabır dileyerek, bunlarla nasıl başa çıkmanın yolunu arıyordu.
Devam Edecek..
Evet selamlarr
Evet arkadaslar biliyorum, Jisung cok guclu, Yanindayiz Jisung!
Neyse yine Jimin var, olmazsa olmazimiz biliyorsunuz
Neyse oy vermeyi unutmayin
Hadi bayy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7/24 | taekook
De TodoTaehyung'un arkadaşları, Taehyung'un söyleyişi üzerine birini bulmaya gidiyorlardı, tabi tek bir sorun vardı. Kimse Jimin'in, o genç çocuğu bayıltıp, iki gencin kaderini değiştirdiğini, bilmiyordu.