İyi Okumalar!
...
2020
"Niye böylesin abi? Neyin var? Neden böylesin?" diye sormuştu Masal, çaresiz bir sesle. Gecenin bilmem kaçıydı, abisini çatı katına çıkarken yakalamıştı. Elinde bir cam şişeyle bir köşeye sinmiş, gözlerini gökyüzünden ayırmamıştı. Dolunay vardı bu gece. Masal da severdi geceleri buraya çıkıp yıldızları seyretmeyi. O da bunaldığında buraya çıkar ve biraz da olsa kafasını dinlerdi. Çoğu zaman abisine denk gelirdi ama abisi onunla hiç konuşmazdı.
"Neden benimle konuşmuyorsun?" diye sordu Masal. Sesinde hüzün vardı. Korku vardı. Endişe vardı. Abisi başını çevirip de ona bakmadı. Sesini çıkarmadı. "Önceden benimle konuşurdun, şimdi ne değişti?" Abisinin biraz ötesine geçip oturmuştu. Gözlerini gökyüzüne çevirip biraz yıldızları seyrettiğinde gözlerinin dolmasına engel olamamıştı. "Neyin var?"
"Her zaman yanımda olurdun. Babam zaten yok. Annem zaten hasta, biliyorsun. Mezuniyetime neden gelmedin? Gelmeni çok isterdim. Ama sen birkaç gündür eve bile hiç uğramadın ki." Liseye geçmişti. Masal bile istekli değildi mezuniyeti için. Annesi yanında olsun isterdi ama o hastaydı. Abisi de babasına benzemişti zaten. Varlığıyla yokluğu bir mi olmuştu şimdi yani?
"Yalnız olduğumu biliyorsun. Beni neden daha fazla yalnız bırakıyorsun?" diye sormuştu titreyen bir sesle. Liseye geçiyordu ve çok korkuyordu.
Abisini bir şey söylemeyeceğini anladığında sessiz kaldı ama bu çok uzun sürmedi. Elindeki şişeyi ağzına götürüp içtiğini gördüğü her anda içi gitti. "Neden içiyorsun?"
"Susturabilmek için." Konuşmasını beklemediğinden bir an şaşırmıştı. Çünkü onunla uzun zamandır konuşmuyordu.
"Neyi?"
"Kafamdaki sesleri."
Gözlerini asla kardeşine değdirmiyordu. Dinlemeyi bıraksa olmaz mıydı? "Böyle yapınca susuyorlar mı? Daha sonra tekrar kendilerini hatırlatmıyorlar mı? Bu iyi mi geliyor sana?"
Sustu yine. Yine tek kelime etmedi.
"Biliyor musun abi? Böyle de babama çok benziyorsun. Bunu diyeceğimi hiç düşünmezdim ama artık sana bakınca onun eski halini görüyorum." Kendisi için de çok zordu bunu söylemek.
Abisi ilk defa başını çevirip de gözlerini ona diktiğinde Masal'ın içi titredi. Abisinin yüzündeki ifadeyi görmek onu bozguna uğrattı. Mahvolmuş haldeydi. "Öyle mi dersin?"
Masal'ın dudakları titredi. Burnunun direği sızladı. Abisi biraz daha konuştu ama bu sefer Masal, onun susmasını diledi.
"Görmek ister misin? Kaldırabilir misin?" diye sorduğunda üzerindeki tişörtü yukarıya doğru sıyırdı ve arkasını biraz daha Masal'a döndü. Masal gördükleriyle sertçe yutkunduğunda gözlerinden dökülen yaşlara engel olamadı. Biliyordu. Bir keresinde uzaktan da olsa şahit olmuştu ama bir şey yapamamıştı. Küçüktü çünkü fakat şimdi bizzat görmek onu kötü etkilemişti.