Orhan, kadının kristal kalbini kırarak onu terk edeli bir aydan fazla zaman olmuştur. Ancak bu süre zarfında çok daha güçlü ve kendine daha çok güveniyordu.
Daha sabahtan itibaren İfakat, her zamanki gibi yapılması gereken satın almaların bir listesini yaptı. Her zaman Halis Bey'in çok sevdiğini seçmiştir. İfakat da bitirdikten sonra duvarındaki zile gidip Latif'i aradı.
— "Sizi duyuyorum, İfakat Hanım"— Latif Bey, odama çıkıp listeyi alır mısınız, ben zaten bitirdim.
— "Şimdi, İfakat Hanım!"
Dik basamakları tırmanan Latif, hızla İfakat'a geldi.
kapıyı çaldı
- büyük gelin, yapabilir miyim?- " İçeri gelin, Latif Bey! " - dedi İfakat.
- Günaydın İfakat Hanım!
- Günaydın . Halis Bey'in beğendiği ürünlerin bir listesini yazdım ve ayrıca bir temizlik şirketine kaydolmanız ve bahar temizliği yapmanız gerekecek.- Dinliyorum hanımefendi. Ve evet, bu arada, Halis Bey sizden kendisine gelmenizi istedi.-
"Tamam gidebilirsin" - dedi İfakat.
İfakat, Halis'in odasına doğru gidiyordu, yolda Orhan belirdi.
- "Günaydın İfakat! " - Orhan selam verdi. İfakat'ın arkasından parlak bir gülümsemeyle. Büyük olasılıkla ofisinde söylenen bu sözlerden uzun süredir pişmanlık duymuştur.
- " Günaydın!"- İfakat ona kaba bir tonda cevap verdi.
- " Babamla mısın? " - Orhan sordu
- "Diyelim ki .. Sana rapor vermem mi gerekiyor? Nereye ve neden gidiyorum..?! " - kaba bir şekilde cevap verdi.
Ama kalbi içten içe acıyla sıkıştı. Kalbini kristal gibi kıran o sözlerini hâlâ unutamıyor.
O : "Konuşabilir miyiz? "
İ : - "Seninle konuşacak bir şeyimiz yok! Şimdi çekil yoldan, benim babama gitmem gerek!"
Ama ... Orhan, İfakat'ın Halis Bey'in odasına girmesine izin vermedi. Orhan, İfakat'a gittikçe yaklaşıyordu. Topukların ince sesi azaldı, o geriledi. Orhan'ın yaptıklarıyla onu nasıl duvara yapıştırdığını anlamamıştı.
***
Onu duvara yaslayarak, yiyip bitiren bakışlarıyla onu inceledi. Bakışları vücudunun her bir parçasına takıldı, dudaklarında durdu ve sonra yavaşça gözlerine geçti.
İ : - " Ne yapıyorsun Orhan, biri bizi görebilir! "
Onun hareketlerinden dolayı kalp atışları hâlâ hızlıydı.Orhan onun dudaklarına yaklaşmak istedi ama İfakat ustaca bir hareketle ondan kaçtı. Böylece kendini duvardan uzaklaştırıyor.
İ : - Kendine ne izin veriyorsun! Herşey bitti! Bitti!
O : Lütfen bunu yapma. Çok üzgünüm!
İ : - Bana korkunç şeyler söylemeden önce düşünmen gerekiyordu, ama şimdi uzaklaş! Gözümün önünden kaybol!
Bu sırada Ferit merdivenleri çıkıyordu. İfakat birinin ayak seslerini duydu ve Orhan'dan epey uzaklaştı.
F:- " Günaydın yengeciğim! Günaydın baba! Hayırdır sabah sabah dedenin kapısında? "
İ : - " Günaydın Ferit! Ağam yanına gelmemi istedi ama nedeni söylemedi."
O: - Ben de sadece oturma odasına inmek istedim. Sabah sabah nerelisin?
F: - Terastaydım, biraz yürüyüş yapmak istedim. Tamam, ben gidiyorum..
Ferit gittikten sonra Orhan yine de sohbet için ısrar etmeye devam etti.
O : Babanla görüştükten sonra ofisime gelebilir misin?
İ : - Sebep ?!
O : -Ciddi bir konuşma yapmalıyız.
Kadın, Orhan'a cevap vermeden gitti ama 5 dakika önce olanları hatırlamaya başlayınca kalbi daha hızlı atmaya devam etti.
Halis'in kapısı çalar*
İ: "ağam , girebilir miyim?"
H: — " gel İfakat."
İ : - Beni aradın, bir şey mi oldu? Herşey yolunda?
İ: - Size gelmemi istediğiniz, bir şey mi oldu? Herşey yolunda?
Halis , İfakat'a sadece ciddi bir bakışla baktı. Konuşmanın ciddi olacağını anlamıştı. Pencerenin yanında kanepede oturan Halis'in yanına gitti ve yanına oturdu.
"Ağam, bir şey mi oldu?" - İfakat gergin bir şekilde tekrar eder.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
unutulmayan duygular
RomanceSıradan bir ilişki güçlü bir yasak aşka dönüşebilir mi? Bu dünyada her şeyini kaybetmiş bir kadın her şeyi yapabilir. Ve ikinci bir şansa ve sevgiye hakkı var. Ama yasak aşk mutluluk getirebilir mi...