~~~🎀~~~
"Jimin-shii rahat dur artık!"
"Ya ama alamadım hâlâ bekle"
"Jin hyung gelecek şimdi almasan da olur"
"Off tamam geliyorum, ama çok istemiştin"
"Elma değil mi? Buluruz pazardan. Boyun yetmedi zaten"
"Jungkook! Neyse sen öyle diyorsan, geldimmm"
"Bak Jin hyungta geliyor zaten"
"Yanındaki kim?"
"Bakayım, farketme- Taehyung değil mi o?!"
"Taehyung mu? Kim Taehyung de, de tam olsun", dedi ve güldü.
"O zaten"
"NE? NE İŞİ VAR BURADA, SENİN EVİNDE, SENİN BAHÇENDE?"
"Sakin ol Jimin-shi geçen çiçek toplarken rastladım, birbirimizi görünce tanışmış olduk"
Jin hyung, Jungkook ve Jimin'e seslendi;
"Çocuklar biz geldikk"
"Hoşgeldin Jin-shii ve hoşgeldin Taehyung-shii"
Jimin hâlâ ağzı beş karış açık şekilde olayın şokundan kurtulmaya çalışıyordu.
"Merhaba Jungkook ve merhaba...?"
"Ben Jimin efendim"
"Efendim yok, Taehyung var", dedi gülerek.
"Peki öyle olsun bakalım"
"Merhaba Taehyung, yolun nasıl düştü buraya?"
"Öylesine uğramak istedim, gelirken de Jin hyungu gördüm. O da senin yanına geliyordu biz de tanışmış olduk"
"Hadi gelin arka bahçeye gidelim, kurabiye hazırlamıştım"
Taehyung, tekrar Jungkook'un ne kadar tatlı olduğunu düşünmüştü sırıtarak.
"Gitmeden önce şunları al"
"Onlar ne?"
"Lavanta, sevdiğini söylemiştin"
"Ah, teşekkür ederim Taehyung-shi çok tatlısın", dedim ve gülümsedim.
Herkes bahçenin arkasına geçmişti, Jimin yere halı sermiş, ben ise piknik sepetini yerleştirmiştim. Bu sırada Jin ve Taehyung birbirleriyle konuşuyordu.
Taehyung'un verdiği Lavantalar solmasın diye kısa bir süreliğine eve gidip Lavantaları su dolu olan bir vazonun içine koydum ve geri döndüm.
Herkes çok eğleniyordu, Jimin'in şakaları olsun, Jin'in kendini övüşleri olsun çok komik ve güzeldi her şey.
Jin hyung yaklaşık bir saat sonra yanımızdan ayrılmıştı. Nedenini sorduğum zaman ağzında bir şeyler geveleyip gitmişti. Ben de çok üstelemedim.
Üçümüz kalmıştık. Jimin'in resmi güzel olduğu için Taehyung ile beni çizmek istedi. Biz de güzel olabileceğini düşünerek kabul ettik.
Ne kadar yarım saat aynı şekilde durmuş olsak bile hepimiz keyif alıyorduk.
"Bittiii"
"Sonunda bitirdiğin için teşekkürler Jimin-shi"
"Neden öyle diyorsun ya, çok güzel oldu bakın"
"Çok güzel çizmişsin, bak Taehyung çok sevimli görünüyorsun"
"Sende Jungkook-shi"
Jimin o sırada bize Aykut Elmas bakışı atıyordu. Aykut Elmas'ı nereden bildiğimi sormayın.
Jimin bir bana bir Taehyung'a bakarak;
"Ha öyle mi olmuşş?", dedi.
Ben ne kastettiğini anlayınca gözümü pörtleterek Jimin'e baktım, safım Taehyungsa cevap verdi;
"Evet çok güzel gerçekten"
Taehyung tekrar cevap verince biz kahkaha atmaya başladık. Taehyung ise neye güldügümüzü anlamaya çalışıyordu.
"Jungkook ben gidiyorum artık. Eve gidip resmi renklendiriyim, sonra getiririm istersen"
"Olur getir Jimin-shii"
"Görüşürüz o zamannn"
"Görüşürüz Jimin"
"Bay bayy"
Taehyung ile tek kalmıştık.
"Jungkook aşağıdaki sahile gitmek ister misin?"
"İstersen gidelim tabii"
Taehyung elimden tuttu ve koşarak sahile gitmeye başladık. Mutlu görünüyordu. Bende mutluydum.
Beraber sahilde yürüyüş yapıyor, güneşin batışını izliyorduk. Denizin sesi içime huzur veriyordu.
Bir yandan da konuşup, gülüşüyorduk.
"Taehyung-shi hayatta en çok istediğin şey ne?"
"Galiba... Tahta geçmek ve iyi bir eşe sahip olmak, beni düşünen, bana aşık ve herkese karşı iyi kalpli biri. Eğer tahta geçersem herkesin istediği gibi yaşamasını sağlayacağım, herkesin huzur içinde yaşamasını, sen Jungkook?"
"Bende iyi bir eş istiyorum, vaktimi beraber geçirebileceğim, sevildiğimi hissedebileceğim biri, bana her gün Lavanta getiren biri mesela"
"Umarım ikimizde iyi birini buluruz, hatta belki bulmuşuzdur ama farkında değilizdir, hm?"
"Belki..."
1-2 saat kadar daha sahilde güneşin batışını izledikten sonra Taehyung beni evime bıraktı ve kendisi de yola koyuldu
~~~🎀~~~
Çok güzelsiniz ağlayayım mı ben şimdii
🤧💖Biraz geç oldu aşk bahçelerim lütfen mazur görün 😔✌🏻
Bir sonraki bölüm de görüşelim o zamannnn ❤️🎀
18.06.2023(Silip tekrar attım <3)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lavinia | Taekook
FanfictionEski zamanlarda Kore hanedanının üyesi Prens Kim Taehyung yoksulluk içinde yaşayan Jeon Jungkook'a aşık olur ancak o zamanlarda kralın koyduğu bir yasak vardır. Eşcinselliğin cezası idamdır