Sabahın erken saatlerinde yeni bir güne günaydın demişti sara. Uyandığı zaman annesi daha uyuyordu. kahvaltısını yaptıktan sonra masayı annesi için kurdu masanın üzerine bir not bıraktı ve evden çıktı. Taksi zamanında geldi ve işyerine gitti bu sefer işyerine erken varmıştı. onu gören patronun asistanı derin "oo erkenciyiz bugün" dedi.
"biraz öyle oldu ya dünkü azardan sonra iyi geldi sanki " dedi ve bir kahkaha patlattılar.*****
(sara'nın anlatımıyla)Bilgisayarda diğer cv'leri kaydederken gelecek olan yeni elemanı bekliyordum. sonra kibarca seslenen birini duydum. "pardon,Asistan sara kim acaba biliyor musunuz? Cv 'mi ona vermem gerekiyormuş."
kafamı kaldırıp ona baktığımda etrafa bakınıyordu.
" buyurun benim ,cv'nizi bana vereceksiniz" dedim.
Cv'sini verdi ve karşımdaki koltuğa oturdu. Belli ki kafasını kurcalayan birşeyler vardı. Dalgındı, düşünceli düşünceli gözleri bir yere dalmış gidiyordu.
"iyimisiniz?" diye seslendim. İrkilerek "iyiyim" dedi. Ondan özür dileme gereği duydum çünkü korkmuştu onu ürkütmüştüm.
"özür dilerim sanırım sizi ürküttüm"
o da çok masum bir ifadeyle "ha, yok sorun değil hem ürkmedim zaten sadece dalmışım"
dedi ve başımla onu onayladım. sonra ona "herhangi bir içecek içer misiniz?" diye sordum. içeceğini getirmesi için görevlilerden birine söyledim ve o içeceğini yudumlarken ben CV'sine göz atıyordum. "Elemanın adı da Algın'mış ilginç bir isim ."Algın'ın da dil bilgisi bayağı genişmiş ve Fransa'da ki bir üniversiteden mezun olmuş."dedim içimden Cv'sini iyice inceledikten sonra son kararı vermesi için patrona ilettim.patron da onayladıktan sonra Algın'a "işe alındınız tebrik ederim" dedim ve iş kurallarını anlattım. Algın da teşekkür ederek koltuktan kalktı ve gitti . Bende çay odasına çayımı tazelemeye giderken herkesin gruplaştığını Algın'ın çekiciliğini ve tarzını konuştuklarını duydum. Çayımı tazeledim ve geri dönerken oluşan gruplaşmaları dağıttım . sonra masama geçtim ve düşünmeye başladım; "Neden patronun 2. asistanı olduğuma rağmen bu görevi bana verdi , acaba neyi ima etmeye çalışıyor."*****
(yazarın anlatımıyla)Sara'nın iş saati bitti ve eve geldiğinde evinin önünde yabancı plakalı bir araç duruyordu aklına hemen abisi geldi "yoksa,yoksa abim mi geldi ?!" . sara heyecanla kapıyı tıklattı ve kapıyı açan abisiydi.Abisi iş için yurtdışına çıkmış ve iki üç senedir evine gelmemişti bu gelişi hem annesi hem de kız kardeşi için bir sürpriz olmuştu. sara'nın abisi bilinmeyen bir hastalığa kapılmıştı ama bundan ne sara'nın ne de annesi Asuman hanımın haberi vardı babası vefat edeli çok olmuştu yani kimsenin hiçbir şeyden haberi yoktu ve hastalığının tedavisi yoktu.Eğer bu durumu annesine yada kız kardeşine söylerse onların çok üzüleceğini ve onu çok merak edip düşüneceklerini bildiği için birşey demek istemedi. Ailesiyle güzel vakitler geçiriyor her yeri karış karış geziyor istediğini yiyip içiyordu.Ve yine biryerleri gezdiği günlerden biriydi eve geldi ve yorgunluktan soluk soluğa kalmış bir halde kanepeye uzandı.Onu gören annesi "iyi misin oğlum neyin var? Beti benzin atmış ne oldu sana böyle?. Oğuzalp ise zar zor doğrularak "iyim anne birşeyim yok sadece biraz yoruldum?" oysaki onu bu hale düşüren hastalığıydı. Annesi bir koşu su getirdi ve Oğuzalp'e uzattı. Annesi ona hastaneye gidelim diye tutturdu ama Oğuzalp hastalığının bilinmesini istemiyordu. O yüzden bir kaç yalan uydurdu ve annesinin merakını azıcık da olsa azaltmıştı.
*****
(yazarın anlatımıyla)
Evet bugün ilk iş ve yeni hayat. Sabah 6:08'de Algın'ın alarmı çaldı. uyanıp yataktan çıkması tam olarak iki dakika olduğu için iki dakika erken çalıyordu alarmı. yatağından iki dakika sonra çıktı ve banyosunu yaptı. kahvaltısını yaptıktan sonra kıyafetlerini giyip son bir kez saçına başına şekil verdikten sonra evden çıkmaya hazırdı. Algın'ın birde köpeği vardı adı zacarias . isminin kökeni Fransızca'ya dayanıyordu ; savaşçı, gözlemci ve avcılık yeteneği gelişmiş anlamları vardı. İnsanlar ismini duyduğu zaman garipsiyordu ama Fransa'da öğrenim görmüş biri için bu çok sıradandı. Algın köpeğiyle de vedalaştıktan sonra evden iş yerine gitmek üzere çıktı ve arabasına binip yola koyuldu.
(Algın'ın anlatımıyla)
Bugün ilk iş günümdü ve biraz heyecan da vardı. Yorucu olacağını düşünüyorum. Bu ilk haftam alışma haftam olacak; çevresine, kurallarına, insanlarına..
işe vardım ve beni ilk karşılayan oydu "Sara"
"hoşgeldiniz" dedi. "hoşbuldum" diyerek karşılık verdim. Bir an mutlu olmuştum ki sara bana bugün Almanlarla bir toplantımız olacağını söyledi. sonradan anladım neden beni karşıladığını. iş masamı düzeltmek için masamın başına geçtim ve eşyalarımı masanın üzerine yerleştirdim. sonra masamın üzerinedeki ofis telefonu çaldı;arayan sara'ydı.
Telefonu açtığımda "Doruk bey sizi odasına bekliyor, odası bir üst katta hemen sağda"
"peki D- " tam Doruk bey kim diye soracaktım yüzüme kapattı. sonra sara'nın masasına gittim; ona doruk beyin kim olduğunu ve telefonu neden yüzüme kapattığını sordum. Bilgisayardan gözünü ayırmadan Doruk beyin patronum olduğunu söyledi ama diğer soruma cevap vermedi. Bende tekrar sormadım. Hemen Doruk Bey'in odasına çıkmak için sara'nın masasının yanından ayrıldım. Doruk Bey'in odasına gittiğimde "hoşgeldin boş geldin hahaha". dedi ve anladığım kadarıyla çok espirili bir adamdı.sonra bende "hoşbuldum boş gördüm ". dedim. sonra sözüme o espiriler benim bir kere dedi ve bir daha güldü. ve yine iş kurallarından ve burada nasıl davranacağımdan kimlerle nasıl iletişime geçeceğimden söz etti. Odasından çıktım ve masamın başına geçtim. sandalyede oturdum ve bir süre daldım. Daldığımı farkettim bir yere dalmıştım,bir kişiye,birinin gözlerine;koyu ama çekici gözlere daldığımı farkettim. O gözler benim gözlerimle buluşunca farkettim.(sara'nın anlatımıyla)
Doruk Bey'in odasına gitmişti yarım saat boyunca ortalıkta yoktu. Geldiğinde düşünceli gözüküyordu. sanırım her zamanki hâli diyebiliriz. Masasına oturduğunda bir süre sonra birinin bana uzun uzun baktığını hissediyordum. Kafamı kaldırıp gözlerimle bana bakan gözleri ararken gözlerim gözleriyle buluştu;bir çift ela göz. ona baktığımda gözlerini gözlerimden çekti bende utanarak kafamı eğdim.
3. bölüm yakındaa 💙
iyi okumalar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Gecenin Sırları
Mistério / SuspenseHer gecenin vardır bir sırrı, ama o gecenin sırrı diğer gecelerden çok farklıydı. Çünkü o gecenin kaderini değiştirecek iki isim vardı; Algın ve Sara:) (Telif hakkı vardır. İlk çalışmam olduğu için fikirleriniz önemli bu yüzden hiç çekinmeden fikirl...