1

360 23 12
                                    

"Guleeeee" annemin beni çağırmasıyla hemen telefonumu yastığın altına koyup koşarak odadan çıktım. Aşağıya inip geniş odaya girdim ve annemin yanın oturdum.

"Kızım, akşama misafirlerimiz var senin için gelecekler." babamın dediği ile anneme ve babamın yanında oturan iki abime baktım.

"B-benim için mi? Nedenkine bao?" terleyen avucumu eteğine sildim ve babamdan gelecek cevabı bekledim.

"O zaman öğrenirsin. Üstüne güzel bir şeyler giy, yemekleri de eksiksiz yapsınlar" babam başka bir şey demeden abimlerle beraber odadan çıkınca anneme baktım.

"Daye?" dedim aklıma gelen şey olmamasını dileyerek. Annem bir eliyle elimi tutup bir eliyle de omzumu sıktı.

"Evlilik yaşın geldi kızım. Hem Aşitan aşiretinin genç ağasına isteyeceklermiş seni." birden ayağa kalkıp annemden uzaklaştım.

"Ne diyorsun daye Allah için. Başladın ha hine" annem derin bir nefes alıp ayağa kalktı.

"Söylemenin bir anlamı yok Gule. Hadi gidelim Latife Hanım'a yemeklerde yardım edelim ya da sen yukarı çık Elif de gelip sana yardım etsin hazırlanmanda" ben konağın ortasında şaşkınca anneme bakarken Elif yanıma geldi. Koluma girip beni odama çıkardı ve akşama hazırlanmaya başladım.

...

"Geldiler" annem kolumdan tutup kapıya babamların yanına kadar götürdü beni. Kapıya geldiğimizde büyük abim kapıyı açtı ve misafirler içeri girdiler. Annemin bahsettiği genç ağayı hala görememiştim herkes içeri girmesine rağmen. Herkes gittiğinde bende kapıyı kapatacağım sırada yerde iki ayak gördüm ve başımı kaldırdım.

Gördüğüm kişi ile olduğum yerde donup kalmıştım. Bu oydu, Azad Ağa

"A-ağam" diyerek kapıyı biraz daha açıp geri çekildim ama heyecandan kendş ayağıma takıldım. Tam düşecekken Azad Ağa elini belime atıp beni kendine çekti. Bende korkup ufak bir çığlık atarken düşmemek için omuzlarına tutundum.

"İyi misin?" kaşlarını çatıp üzerime biraz daha eğilince yutkundum.

"İyiyim Ağam" elini belimden çekmeden kapıyı kapatıp sırtımı kapıya yalayınca yutkunup gözlerimi kaçırdım.

"A-ağam biri göre-"

"Görsün, kimse bir şey diyemez. Karımsın sonuçta." hareket eden dudaklarına bakınca yüzm kızarmıştı ve gözlerini gözlerine çıkarttım.

"Biz evli değiliz ki hayla" dedim şeyle kaşlarını tekrar çattı ve biraz daha yaklaştı ve vücudunu bana yasladı.

"Anlamadım, bir daha söylesene" başını sağa doğru eğip yüzüme yaklaşınca nefes alışlarım hızlandı.

"H-hiç bir şey demedim A-ağam" dediğim şeyle gülerek geri çekildi. Elini belimden çekip yüzüme düşen bir tutam saçımı kulağım arkasına sıkıştırdı. Gülüşünü birden yüzünden silip elini yanağıma koydu.

"Güzel." başka bir şey demeden arkasını dönüp gitti. Elimi kapıya yaslayıp kendime gelmeye çalıştım. Sakinleşince mutfağa gidip Latife ablalara yardım etmek istedim ama annem gelip beni odaya götürdü.

Tam Azad'ın karşısına oturunca ona bakmamak için etrafa bakıyordum ama bunu sevmemiş gibi bana öldürecekmiş gibi bakıyordu. Yarım saat oturduktan sonra Azad'ın bakışlarından kurtulmak için lavaboya gitmek için odadan çıktım.

Üst kattaki lavaboya girip kapıyı kapatacakken ben ne olduğunu anlamadan kapı açıldı ve Azad içeri girdi.

"A-ağam ne yapıyorsun?" kapıyı kilitleyip bana döndü ve üzerine yürümeye başladı. Ben geri geri gitmeye başladığımda kalçam iki adımda lavaboya değdi ve durmak zorunda kaldım.

"Bana bakmamak için boş duvara bakmak ha?" elini çeneme atıp baş parmağı ile okşayınca yutkundum.

"Öyle bir şey yok ağam, sen yanlış görmüşsün" bir adım daha atıp ayağını bacaklarımın arasına koydu ve iyice yaklaştı. Boyu uzun olduğu için başımı kaldırmıştım.

"Bana kör mü diyorsun şimdi de?" elimi bileğine atıp tuttum ve başımı iki yana salladım çünkü şu an konuşmayı unutmuş gibiydim.

"Şimdi aşağı ineceğiz ve sen sadece bana bakacaksın, tamam mı Gule?" başımı hemen aşağı yukarı salladım.

"Duyamadım Gule Hanım"

"T-tamam" memnun bir ifadeyle gülüp çenemi sıktı ve dışarı çıktı. Yüzüme su vurup bende hemen arkasından gittim. Odaya girip eski yerime oturdum ve dediği gibi sadece ona baktım.

Kahveler içilirken Azad'ın babası babama döndü ve konuşmaya başladı.

"Ahmet Ağa neden geldiğimizi az çok bilirsiniz zaten. Yine de bize söylemek düşer. Kızınız Gule'yi oğlumuz Aza'a da isteriz" ben hala Aza'a bakarken babam da bir şeyler söylemişti ama ben odaklanamıyordum çünkü Azad şu an gözlerime değil dudaklarıma bakıyordu.

Birden adımın söykenmesiyle ayağa kalktım ve Azad'ın yanına gittim. Yüzükler takılırken Aza'a bakmamıştım. Yüzüklerden sonra yemeğe kalmadan gideceklerini söylemişlerdi.

Konağın dışında Azad'ın anne ve babası arabalarına binip giderken Azad bizimkilere yalnız konuşmak istediğini söylemişti ve herkes içeri girmişti.

"Birkaç hafta içinde düğün yapılır" dedi birden. Gözlerimi kocaman açıp yüzüne baktım.

"Çok erken değil mi?"

"Değil, uzatmaya gerek yok" deyip yanıma geldi elini yanağıma koyup dudaklarını alnıma bastırdı.

"Bir hafta sonra karım olacaksın Gulamın" dedi nefesi yüzüme vururken. Utandığım için yüzüm kızarınca gülüp benden ayrıldı ve arabaya binip gitti. Bende hemen konağa girip üst kattaki odama girdim ve kendimi yatağa attım.

Elimi havaya kaldırıp alyansıma baktım sırıtarak daha sonra yan dönerek elimi göğsüme koydum

"O kadar da kötü olmaz belki de"

İlk bölüm biti çok şükrü

Ağa İle Hayal Et Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin