math and biology teachers-ChanChang

19★

Sonunda dogurdu ya bebek icerde sıkısmıstı artık

----

Mesaisi biten çift, doğruca hastaneye gelmişti.

"Haneul!!!"

"Lan manyak sus Changbin uyanacak!"

"Kucağıma versenee"

"Dikkatli tut bir elinle kafasını diğer elinle de popişini tutacaksın"

"Pekii"

Jisung bebeği kucağına alıp, Minhonun yanına gitti. Baş parmağı ile yanağını sevdi.

"Chris bu aynı Changbin ya!"

Gülümsedi Christopher.

"Bebeğim yeterli bu kadar haydi yatağına yatır"

"Peki Min"

Jisung Haneul'u küçük tekerlekli olan bebek yatağına yatırıp, geri çekildi.

"Ne zaman uyanacak?"

"Bilmiyorum-"

"Chris..."

"Uyandıı!!"

"Bebeğim yorma kendini"

"Haneul nerede?"

"Burada yanımızda hemşireler toz mama yaptı içirdim ben"

"Peki..."

"Su ister misin?"

"Evet"

Jisung komodin de bulunan sürahi ve bardağı aldı. Bardağa sürahiden su doldurup, arkadaşına verdi.

"Teşekkürler"

Changbin suyu içip, bardağı kenarı koydu.

"Changbin-ah nasıl hissediyorsun kendini?"

"Bel altım çok ağrıyor o kadar Minho, Chris Haneul'u versene"

Changbin biraz doğruldu. Christopher bebeğini alıp, eşine verdi.

"Chris... Ufacık bu.."

Gülümsedi Christopher. Ağlayacak gibi oldu.

"Ayh! Ağlayacağım artık!"

"Ağlayacaksan dışarıda ağla Ji"

"Minho görüyor musun? Hep zorbalıyor beni!"

Yan bakış attı Christopher.

"Chris seninle yürüyüşe çıkalım mı? Yemekte alırız hepimize"

"Olur Minho bekle"

Christopher hırkasını alıp, arkadaşının yanına gitti.

"Birşey isterseniz, Changbin canın birşey çekerse arayın!"

"Tamam Chris"

İkili odadan çıkıp, çıkışa yürüdü.

--

"Minho ağzında bir bakla var ama söylemiyorsun ne oldu? Aranız mı bozuldu? Gerçi öyle görünmüyor ama"

"Chris ben çocukken lösemi tedavisi görmüştüm geçenlerde yine test vermeye gittim ama test sonuçları kötü geldi... Ve ben bunu Jisung'a söylemedim nasıl diyeceğimi bilmiyorum"

Dedi ağlamaklı ses tonuyla. Akan gözyaşlarını sildi.

"Gel şöyle"

Yanlarında duran banka oturdular. Christopher arkadaşını kollarının arasına alıp, sarıldı. Elini saçlarına daldırdı. Elini geri çekip, baktı. Onlarca saç teli vardı. Minho görmesin diye elini silkeledi.

"Ne yapacağım ben Chris? Ya bana olan aşkı sönerse?"

"Jisung o kadar kalpsiz biri değil Min eminim olumlu karşılayacaktır ve sana destek çıkacaktır!"

"Bilmiyorum..."

"El ele verip söylemeyi ne dersin?"

"Olur"

"Hadi gel bir şeyler alalım sonra hastaneye geri dönelim"

"Peki"

Burnunu çekti.

---

İkili vakit kaybetmeden hastaneye geri döndü. Odaya girip, ellerindeki poşetleri masaya koydular.

"Jisung sen gelsene iki dakika bizle"

"Neden?"

"Ya gel sen!"

"Bağırma geliyorum!"

Üçlü hızla tuvalete gitti.

"Ne oldu? Neden gel dediniz?"

"Şey bebeğim..."

Christopher'a baktı Minho.

"Söylesene Minho"

"Jisung benim geçenlerde test sonuçlarım geldi..."

"Birşey mi oldu yoksa?"

"Jisung sonuçlar... Kötü çıkmış.."

Başını eğdi. Dudağını ısırdı.

"Ne?"

Christopher'a baktı. Onaylar bir ifade yerleştirdi yüzüne Christopher.

"Min..."

Sarıldı eşine. Ellerini ile başını okşadı. Ancak eline baktığında şoka uğradı. Eline onlarca saç teli bulaşmıştı. Silkeledi elini.

"Niye daha önce söylemedin?"

"K-korktum Jisung beni bırakacaksın diye korktum e-eskisi gibi olmayacaksın diye korktum bana olan a-aşkın sönecek diye korktum..."

"Ben seni bırakmam bırakamam Min.."

Ayrılıp, dudaklarına kapandı.

--

Üçlü geri tekrar odaya geldi.

"Ne konuştunuzz??"

"Hiç"

"Jisung emin misin? Gözlerin kızarmış Minho seninde gözlerim kızarmış"

"Eminim Chang"

"Haydi! Yemek yiyelim acıkmışsınızdır!"

---

Lösemi hakkında hiçbir bilgim yok umarım snlayısla karsılarsınızz