-1-

23 5 9
                                    

H: Hyung diyorum ki artık biraz sakin olmayı mı denesen?

J: harbiden sabahtan beri yargı dağıtıyorsun

M: biraz daha konuşursanız birazdan yargı dağıtmayı bırakıp sizin yüzünüzü dağıtacağım.

~Minhonun anlatımıyla

Çok aptalca bir gün geçiriyorum. Ayrılmıştık. Bitmişti. Hemde bana attığı iğrenç bir iftira ile. Zaten normal hayatta da fazla sakin biri olduğum söylenemez ama bu iftirayı duyunca daha da çileden çıkmıştım. Eğer Hyun ve Jeong olmasaydı büyük ihtimal iftiracı Young-ho efendinin çoktan ağzını yüzünü dağıtmış olurdum.

Eve geldiğimizde Chan çoktan eve gelmişti. Bu da ışık hızını mı buldu ne İnsan çıkış saatinden 5 dakika sonra nasıl evde pijamalarla köşesinde oturuyor olabilir akıl erdiremiyorum.
Halimi gördüğü gibi olanları anladığını hissetmiştim ki gerçekten hissetmiş

C: Noldu? Bitti dimi
M: Bitti. Bu kadar zamandır bitmemesi hataydı

C: Olay ne? Çok sinirli gibisin

H: Sinirli gibi mi?

J: Eve gelene kadar canımız çıktı amk

M: Beyefendi gelmiş kırmızı çizgim olduğunu bile bile iftira atıyor. Hemde yine kırmızı çizgim olan bir konu hakkında

C: Ben sana sonunun iyi olmadığını aylar önce söylemiştim de dinleyen kim. Dinlesen böyle olmazdı

M: ne desen haklısın şu saatten sonra yani. Neyse benim sinirimi üstümden atmam gerek. Bu gece parktayım haberiniz olsun

C:  tamam

H: Parkta papatya falan bulursan yutmayı unutma. Senin bu agresifliğe başka çare yok çünkü

M: Hyunjin siktir git amina koyayım. İkinizi kavga görmeyi çok istiyonuz diye yanımda götürdüm yüzünü dağıtmayayım diye beni tutuyosunuz. Oraya gitmesek olaylara daha yararlı olurdu mk

J: Tamam sen bize sadece izleyin dedin ama biz de kayıtsız mı kalsaydık yani seni tanımıyo muyuz adamı öldürürdün sen

M: öldürsem de haklıydım. Neyse daha fazla bu konuyu konuşmak istemiyorum. Parka iniyorum aramayın beni

Odama geçip üstüme rahat bişeyler giyindikten sonra parka indim. Saat akşam 9 falandı. Oturdum ve hiç bişey yapmadan sadece düşünmeye başladım. Neden hassas olduğum konuların hepsini ona anlatmıştım ki? Bugün en hassas olduğum yerden vuranın yarın ne yapacağı da belli olmaz sonuçta. Sadece korkuyorum ve bu beni daha da sinirli birisine dönüştürüyordu. Gözüm hiçbir şeyi görmezken insanların etrafımda sinirime laf etmesi de cabası

Böyle aptalca şeyleri düşünürken saatin 1'e yaklaştığını farkettim. Saat ne ara bu kadar geç olmuştu ki
Sonrasında etrafta kimsenin kalmadığını fark ettim. 1 kişi dışında...

Yere yatmıştı ve sadece gökyüzüne bakıyordu. Gözleri kızarık gibiydi ama yanlış görüyo da olabilirim. Can sıkıntısından onu izlemeye başladım
Gözleri açıktı ama sadece ölü gibi çimenlerde yatıyordu. Bazen ufak tefek ettiği hareketler dışında pek bi tepki vermiyordu. Ayrıca yüzü çok tatlı gözüküyordu

Birkaç saat onu izledikten sonra saat 3'e geliyordu. Uyuyakalmıştı. Bende sıkılıp eve gitmeye karar verdim. Sabaha karşı hava soğuk olabileceği için yanıma her ihtimale karşı aldığım battaniyeyi üstüne örttüm ve mal arkadaşlarımın uyuduğunu dileyerek evime gittim.
Eve gittiğimde çok mutlu olmuştum çünkü televizyonun önünde uyumuşlardı aşırı mutlu olmuştum. Onları gram umursamadan odama gittim ve yatağa uzandığım gibi de uyudum

Merhabaa
Ayy ilk kez fic yazıyorum umarım çok soğuk gozukmemistir çok nokta kullandım gibi hissediyorum çünkü
Neyse şimdilik bu kadar hadi kendinize iyi bakin<3

Stars • Minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin