0.6

237 39 9
                                    

Sabah hazır dumanı tüten bir kahvaltı sofrası, ütülenmiş kıyafetleri ve önüne konulan programına oldukça alışıktı Hoseok.

Tanıştıklarından beri böyleydi Yoongi, sürekli nasıl olduğunu sorar, onun için bir şeyler yapardı.

Daha yeni yaşanan olay yüzünden kendini kötü hissettiği için okula gitmemiş, birkaç gün onunla ilgilenmişti.

Teslim etmesi gereken onca proje, yapması gereken onca ödev ve girmesi gereken onca sınav varken Hoseok ile ilgilenmişti.

Üstüne kendini affettirmek için onunla gelmek şartıyla partiye gitmesine izin vermişti.

Hoseok bu şeylere o kadar alışıktı ki, artık özel bir şey gibi bile gelmiyordu.
Her zaman ki Yoongiydi işte.

Hoseok Yoongi'nin diğer insanlarla nasıl olduğunu gram bilmiyordu.

Mesela susuzluktan ölmek üzere olan birinin önünde su içecek kadar piç, birisiyle konuşurken sıkılırsa bir anda dinlemeyi bırakıp kulaklık takıp o kişiyi görmezden gelecek kadar orospu çocuğu, dertlerinden yakınıp çözüm bulanlara kes lan yarrak kafa diyecek kadar karaktersiz olduğunu bilmiyordu.

Bugün arkadaşının dediği ve büyük olasılıkla haklı olduğu cümleye de belki bu yüzden inanmamış ve unutmuştu.

'Lan bu Yoongi sana aşık olmasın?'

Saçlarını düzeltip odasından çıktığı gibi beline giren Yoongiye konumu gösterdi.

Gerçekten, Jung Hoseok fazlasıyla kördü.

Sıçtık Jimin bez getir /SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin