05

84 13 75
                                    

"Ne oluyor orada?"

"Manyağın biri 'insanlardan nefret ediyorum' diyerek tartıştığı sürücünün arabasına bisikletini fırlatmış"

"Yuh! Kim o manyak lan bizim mahallede?"

Güneşin enerjisini kaybetmiş turuncuları mahallenin sokak taşlarına vurup dingin bir parlaklık sağlarken hazırlanmak için eve gidiyordum. Alt sokakta biriken mahalleli ve bağırışmaların kaynağını öğrenmek için kafeye girmiştim.

"Geçen hafta yeni biri taşınmış dedikya. Ressam bozuntusu."

Anladığımı belirtircesine başımı salladım ve ağzıma bir kurabiye attım.

"Gittin mi Felix'in yanına?"

"Bende bisiklet alıp Felix'in üzerine fırlatacağım sonunda"

"Neredeymiş mal?"

"Annesiyle babasının yanına gitmiş."

"Of ne yapsak düzelmiyor bu çocuk, dinlemiyor ki bizi"

"Ya bide saçma sapan laflar etti sinirlerimi bozdu."

"Ne diyor?" Elimi rastgele boşlukta salladım.  Boşver kafadan kontak işte. Hadi sen kapatmıyor musun? Partiye gideceğiz daha"

"Kapatıyorum siktir git hadi" El sallayıp apartmanımıza yürüdüm. Şu Seungmin'in ünlü partilerini kocaman terası olan ve hepimizin birlikte kaldığı apartmanımız da yapabilirdik ama mahalleyi inletiyoruz diye Bay Gyokso ağzımıza sıçardı.
Hızlıca hazırlanıp Jisung'un kapısını tekmelemeye başladım. Kapı açılmayınca bağırmaya başlamıştım.

"Ulan yine mi yiyişiyorsunuz açın şu kapıyı!" Kapı açılmıştı açılmasına ama Jisung'un annesi malmışım gibi yüzüme bakıyordu. Bu kadın da bir geliyor bir gidiyor... Jisung kafasına geçirmeye çalıştığı tişörtle küfür geveleyerek gelmişti. Bense annesine bir şeyler zırvalıyordum.

"Yani şey diyordum. Yine mi bişeyler yiyorsunuz, Jisung sence de çok kilo almamış mı teyze?"

"Yok canım model gibi oğluşum" Jisung beni içeri çekip annesini mutfağa gönderdiğinde gülümsememi sildim.

"Neden hiçbiriniz normal değilsiniz ya! Annem evde annem! Kapıyï insanca çal açayım ne bağırıyorsun?"

Sırıtarak odasına girmiş ve dönen sandalyeye kurulmuştum.

"Çok süslenme seni bekleyemem hadi gidelim"

____

Seungmin küçük sahnede gitarını çalarken alnına terlemiş birkaç tutamı düşüyordu. Bardağının son yudumunu içen Minho yanında birbirlerine sarılarak dans eden Jisung ve Jeongin'e aldırmayarak Seungmin'in bakışlarını yakalamaya çalışıyordu.

"Yakıyorsun pezevenk!!' Changbin diğer yanından sahneye doğru bağırmış ve Seungmin'in sırıtmasına sebep olmuştu. Mola verip mikrofona kızlara çığlık attıracak bir şeyler söyledikten sonra koşarak sahneden inmiş ve diğerlerinin yanına gelmişti Seungmin.

" Bu gece hatunlar kapına dizilecek ha minnie?"

Jeongin gülerek konuşmuş ve bardağını yanında hâla bedenini durduramayan Jisung gibi kafasına dikmişti.

"Ben olmasam nasıl eğleneceksiniz be. Tiplere bak"

"Bi bu konuda işe yarıyorsun" Cümlesinin karşılığını Seungmin den ensesine tokat yiyerek almış ama bir şey olmamış gibi o da bardağına uzanmıştı.

"Bir şarkı da çıkın siz söyleyin"  Herkes başka taraflara bakarken kalabalıktan küçük bir grup içlerinden birini sahneye doğru itekliyor, iteklenen kişi ise kıyafetine zıt olarak mütevazice ellerini hayır anlamında sallıyordu.

Nobody İs RealHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin