İyi okumalaaarr 😽
꒰ა ♡ ໒꒱
Büyük ve sert adımlarla revire, sevgilisinin yanına giderken kafasının içinde bozuk plak misali dönüp duran, can sıkıcı anları istemese de hatırlayarak öfkesine öfke katıyordu. Onunla ilgilenmek için dersin hocasından zar zor izin almış ve büyük bir hevesle spor salonunu inmişti ama içeri girdiği zaman gördüğü şey beynine kan sıçramasını sağlamıştı. Jeongin öylece duruyor ve hiç tanımadığı bir kız gülümseyerek ona yemek yediriyordu.
Hatırlamak istemiyordu, o anları hatırlamak hiçbir işe yaramıyordu zaten. Başını sağa sola sallayarak düşüncelerini def ettikten sonra yeşil ve beyaz renkteki kapıyı açıp içeri girdi. Jeonginin kolu sarılı bir şekilde göğsünde asılıydı, bir yandan söylenirken bir yandan da onunla "Sakat pezevenk" diyerek dalga geçen Changbine tekme atmaya çalışıyordu.
Boğazını temizledi ve Changbini yiyeceği sert bir tekmeden kurtardı. "Eyvallah yenge." Seungmin, ters bir bakış attıktan sonra Jeonginin yanına gidip oturdu. "Ne oldu anlat."
"Ben anlatayım mı?"
"Ben anlatırım Changbin, sen gitsene arkadaşım."
"Seungmin bu sakat piç sana kesin yalan söyler ben anlatayım."
"Anlat Changbin." diyerek tamamen ona döndü. Changbin, Jeonginin ağzını yüzünü yamultarak yaptığı tehditleri hiçbir şekilde sallamadan anlatmaya başladı. "Her zamanki gibi antrenman yapıyorduk sonra jeongin mola verin falan dedi biz de verdik."
"Sadede gel."
"Dövdü."
"Ne?"
"Bir anlattırmıyorsun ki amına koyayım." dedikten sonra bir nefes alıp anlatmaya devam etti. "Jeongin, soyunma odasına gitti çantasından bir şey alacakmış sonra takımdan iki kişinin konuşmasını duymuş. Sanırım çocuklardan biri senden hoşlanıyormuş yenge. Neyse sonra jeongin de durur mu yapıştırmış yumruğu, başlatmış kavgayı." Seungmin, şaşırmış bir şekilde sevgilisine baktığı zaman Jeonginin çattığı kaşları ile sabit bir yere baktığını ve hızlı hızlı nefes alıp verdiğini gördü. Sakinleştirmek için biçimli ellerini sevgilisinin sağlam elinin üstüne koyup okşadı.
"Sakin ol."
"Kız konusunda da endişelenme çünkü o erkeklerden değil kızlardan hoşlanıyor." Seungmin, hiç böyle bir şey için rahatlayacağını düşünmezdi ama hayat işte sürprizlerle doluydu. "Neyse ben gidiyorum sen güzelce ilgilen arkadaşımla tamam mı hadi görüşürüz." Fazla da oyalanmadan bu çifte kumruları baş başa bırakıp revirden çıktı, çıkarken de kapıyı kapatmayı ihmal etmemişti tabii.
Seungmin, yüzünde peyda olan muzip gülümseme ile sevgilisine baktı. "Ne? Neden öyle bakıyorsun?" diye sordu Jeongin kaşları hâlâ çatıktı. Seungmin hâlâ aynı şekilde bakarken "Biraz daha böyle bakarsan o gülüşü dudaklarından silerim ve bu fiziksel olur."
"Öyle mi, nasıl yaparsın?" diye sordu üzerine doğru eğilirken. Jeongin, yan bir sırıtış ile sarılı olmayan kolunu beline atıp daha çok kendine çekti. İkilinin göğüsleri çarpışırken dudaklarının arasında santimler vardı ve sıcak nefesleri dudaklarına çarpıyordu. "En son," dedi Jeongin belindeki elini alnını kapatan siyah tutamlarına çıkarıp, kulağının arkasına doğru iteledi. "benim nefesimi keseceğini söylüyordun sevgilim." dedi gülerek. Seungmin ise biraz daha mesafeyi kapatıp dudakları birbirine değerken fısıldadı. "Keseceğim zaten ama," dedikten sonra dudaklarını önündeki pembeliğe sürttü. "dudaklarımla."
Sözleri fitili ateşlerken Jeongin avcunu yanağına indirip sertçe kavradıktan sonra aralarındaki mesafeyi kapattı. Çölde susuz kalmış ve seungminin dudaklarından su akıyormuş gibi sertçe emiyordu pembe, dolgun et parçalarını. Seungminin gözleri geriye kayarken daha rahat etmek için dudaklarını ayırıp nefes nefese bir şekilde kucağına çıktı. "Aşkım biri gelebilir."
"Umurumda değil." dedikten sonra üç gündür ayrı kaldığı dudakları kana kana öpmeye başladı. Jeongin onun bu hallerini seviyordu. Elini kalçasına atıp resmen yoğururken öpüşüne karşılık veriyordu. Sevgilisinin melodi gibi olan zevk sesleri kulaklarında dans ederken kendini tutamayıp sertçe ısırdı. "Ah!" Kısık bir inlemeden sonra karşılık olarak o da dudağını ısırdığı bu kez inleyen Jeongindi.
Dudaklarını ıslak bir sesle ayırıp sevgilisinin süt gibi beyaz tenine kafasını gömüp öpmeye, emmeye yer yer de dil darbeleri ve küçük ısırıklar bırakmaya başladı. "Ahmm..."
"Çok güzelsin kafayı yemek üzereyim." dedi bir ısırık bırakmadan önce. "Ah! İz, iz bırakma..." Kulağının altını öperken Jeongin fısıltıyla konuştu. "Tch, benim izlerimi taşı ki bir daha kimse senin hakkında öyle konuşamasın."
"Merak etme basit bir yara sadece bir krem yeterli olacaktır."
Kapının ardından gelen sesle seungmin hızla geri çekilip kucağından indi ve yandaki koltuklardan birine oturdu. "Niye kalktın ya iyiydi böyle."
"Susmazsan diğer kolunu da ben kuracağım bak."
"Senin bu şiddet eğilimini ne yapacağız ya."
"Beni daha çok severek geçirebilirsin."
"Ha mecnun ol diyorsun yani daha ilerisi delilik çünkü."
꒰ა ♡ ໒꒱
Başaramadık abi whatsapp grubu
Yeonjun
Seungmin ve Jeongin revirde basılmış amk
Müdürün yanındalarmış şimdiMinho
NEHyunjin
Nasıl basılmışlar amkYeonjun
ÖpüşürkenMinho
Her fırsat birbirlerini yerlerse
olacağı buydu amkHyunjin
Ne olacak pekiYeonjun
Sanırım aileleri gelecekMinho
Ananı sikimHyunjin
Yaarrraaaaa꒰ა ♡ ໒꒱
Of bu ne bicim bölüm oldu aq
Öptüm sizi mwaaahh baaiii
Bölüm biter Beyz kaçar 🏃🏻♀️🤸🏻♀️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Crush Seungin ITamamlandıI
FanfictionBirbirlerini tanıdıkları andan itibaren daima rakip olan Jeongin ve Seungmin okul başkanlığı için karşı karşıya gelir. Yarı texting 02.03.2023🍃