* Şarkıyla beraber olabilirsiniz*
Hakim Bakış Açısı (1. Kişi Ağzı)
Okulla beraber bir tiyatroya gittik ama bu tiyatroda film izlicektik her şey normaldi, ama biraz ayrılmıştı tamamen tahtadan yapılmış bir bina öğretmenler buna nasıl izin verebildi asla anlayamadım çünkü bina çok eski ve yıpranmış gözüküyordu.
Filmi başlatmak için erkek lisesinden biri gönderildi. Film başladığında hiçbir ses çıkarmadığını fark etmedim ama sorun olduğunu düşünmedim çünkü filmi beğendikleri için sessiz sandım.
Ama bir süre sonra gerçekten bir eşya varmış gibi geldi, koltuklarda oturan el yapımı Peluş tavşan oyuncakları görülen hani şu kalın yünden yapılanlardan muhtemelen ismi amigurumi idi, gerçekten çok korkunç gözüküyorlardı.
Ayağa kalktığım zaman kimseden ses çıkmamıştı, o anladım ki film yüzünden hipnoz olmuştu herkes. İçimden dedim ki ha işte şimdi sıçtık. Nazlı hocanın yanına gittim ve ve elimi yüzünün önünde saladım sonra yumruk atıyormuş gibi yaptım yine tın tam olarak bu sever hocaya doğru "Nazlı hocam beni duyuyor musunuz?!" diye bağırmaya başladım, muhtemelen işe yaramıştı çünkü o kahverengi gözleriyle meraklılarıyla bir şekilde bana yapıyordu.
Bende çok uzatmadan "Hocam herkese bir şey oldu hipnoz olmuşlar kimse hareket etmiyo ve bazı hocalar ve öğrenciler yerine amigurumi Tavşanlar var." deyip yardım ister gözlerle ona baktım.
"Tamam sakin ol şimdi çözüceğiz ben bir şeyleri kontrol eticem" diyip çıktı. Bende başkaları da uyanır diye Nazlı hocanın yanında oturan hocayı uyandırmaya çalıştım, ona da aynı şeyleri yaptım ama o bir el sallamasıyla uyandı çıktı.
Demek ki herkes farklı bir hipnoza dalma seviyesi var. Yine ona da aynı şeyleri söyledim. Tam o sırada Nazlı hoca geldi, beraber benimle insanları uyandırmaya çalıştılar, ama ne yazık ki kimse uyanmayınca oda Nazlı hocanın arkasından gitti.
Bu salonda dikkatimi çeken şeyler bu kadar değildi, perdeye yakın içinden 2.koltukta oturan adam dikkatimi çekti çünkü adam bizim okuldan değildi.
Adam Beyazıt Öztürk'e benziyordu (gerçekten benziyordu bu arada) biraz daha genç hali gibiydi. Sonra çaresizce onu da uyandırmaya çalıştım ama o hiçbir şekilde uyanmadı, adam sanki biraz sırıtıyordu, tüylerim ürperdi hissedebiliyordum, bu adamda bir şey kesinlikle vardı.
Koca salonda tek haklarımdaydım filmi hala devam ediyor. Sonra dikkatimi tekrar Amigurumi tavşanlarına dikkat çekti. Hepsinin gözü bendeydi, nereye gidersem gideyim beni takip ediyorlardı. Yakın zamanda bana bir şey yapacaklarıma o kadar eminim ki.
Ben bunları düşünürken düşünürken bi anda aklıma Nazlı ve diğer hoca aklıma geldi, onlar neredeydi Nazlı ve diğer hoca neredeydi, geri dönmemişlerdi ne diye beni burada bırakmışlardı ki.
Bunları yaparken omuzlarımdan tutan bir el beklediğim korkuyla arkamı döndüm ama çok şükür ki arkamı geldiğimde arkadaşım ordaydı, o kendi kendine nasıl uyanmıştı diye meraklanırken aklımı okumuş gibi bana "Bende herkes bu kadar odaklanmışken, ben nasıl hipnotize olmadığımı merak ediyorum" dedi.
Bende tamam anlamında başını salladım ve "Ben 2 hocasını uyandırdım ama onlar bu olay neden ve nasıl okundu diye araştırmak için dışarı çıktılar, ve bir şey daha var" dedim. O da ne oldu der gibi baktı.
Bende "Şurada bir adam var" dedim parmakla gösterirken "Diğer insanların aksine her yerde bir sır var ve tuhaf derecede korkunç görünüyor" deyince oda adama baktı ve bana hak verdi. Tam biz adama bakmaya devam ederken dışarıdan bir takımla karşılaştık, arkadaşımla ben korkuyla bakıştık .
Biz öylece izleyen işeri iki kişi girdi ama yüzlerimde korku vardı, yüzlerine iyice inceledim bu Nazlı hoca ve hipnozda kurtardığım diğer hocaydı, ikisi de hiçbir şey demeden arkalarında bir sürü halinde gelen Amigurumi hepsi vardı hocalara saldırmaya başladı.
Donup kaldığım yanıma baktım arkadaşımın aynı durumda olduğunu gördüm. Tam o sırada salonda benim dışımda bütün insanların beyni patlamıştı, patlama nedeniyle her yer kan içinde kalmıştı hareket bile edemiyordum.
Amigurumi'ler bana öylece dimdik bakıyolardı birkaç saniye sonra film oynatıldığı yere bakıp yok oldular. Bende filme baktığımda film bitmişti ne yani bu olay bir zamana mı bağlıydı.
Dışarıdan siren sesleri gelmeye başlamıştı, büyük kayıp ya da iki hocadan önce ihbarlar gelmişlerdi. Odayı polisleri ve sağlık personeli doldurulmuştu, onların yüzündeki korkular aynı benim yüzümdeki korkularla aynıydı.
Bir süre ateşlemeden sonra beni alıp karakola götürdüler. Bütün Bana olayı anlattırdılar ve bende anlattım nede olsa bu dünyada bir sürü şey sürüp sürü buna mı inanmayacaklar.
-FİNİŞTO-
Lan bari okuyacağınız satır aralarına veya normal yorum fln yazın düşüncelerinizi merak ediyorum.