Soğuk Gece

36 1 2
                                    

Rüzgardan sallanan bir sokak lambasının altında oturuyordu Tibet. Direğin gicirtisina bir çakmak sesi eşlik etti ama rüzgar istemiyordu sanki sigaranın yanmasını. Bir kaç deneme sonunda dumanlar yükselmeye başladı. Ayağa kalktı biraz dikildi öyle sonra ayaklarını surterek yürümeye başladı. Bir yere gittiğinden değil o kafasindakilere bir yol arıyordu aslında. Derken köşede üç serserinin sesi duyuldu ,
-hoop bilader ateşin var mı ?
Tibet duymamazliktan geldi niyetleri belliydi kafalar güzel sünecek bir yer arıyorlardı . Derken bir ses daha yükseldi
-sen bizi adam yerine koymuyor musun lan !
Tibet aslında çok çabuk sinirlenen biriydi ama kafası öyle karışıkti ki bırak kavga etmeyi dönüp bi kelime edecek gücü bile bulamıyordu kendinde. Ve aniden bir şişe kırıldı tibet durumun ciddiyetini anlayınca adımlarını siklastirdi. Ama arkadakiler kolay bırakacağa benzemiyordu. Bir yandan yumruğunu hazırladı ama soğuktan elini zor sıktı uyusmus gibiydi. Mesafe kapanıyor tibetse bir çözüm arıyordu. Bir kaç adım uzağındaki çöp kovasıni gözüne kestirdi onu fırlatıp kacacakti. Ama işler düşündüğü gibi olmadı ensesinde bir el hissetti daha dönmeye fırsatı olmadan bacağında bir sıcaklık. Yüzünü bile görmediği bereli çocuk şişeyi bacağına geçirmişti. Kulağına da " sen kimsin de bana cevap vermiyorsun lan göt ! " diye bağırdı. Arkadaşları biraz geride kalmıştı olayı görünce adeta kafaları açıldı biri titrek bi sesle
-sen ne yaptın lan amina koduğum
Elindeki kırık şişeyi fırlatıp cevap verdi
-kes lan sesini uza ,uza !
Hızla koşmaya başladılar. Tibet duvara sırtını yaslamis bacağını tutuyordu kimsecikler de yoktu sokakta güç bela telefonunu çıkarıp reshatı aradı
-Hemen çolonun arkasına gel kimseyi uyandırma.
Cevap vermesini bile beklemedi kapattı. Reshat en güvendiği insandı asla sorgulamazdı onu. Nitekim hastaneye vardılar. Doktor soğuk bi sesle
-önemli bir şeyi yok camlar derin kesmemis sadece parçalanmış onları aldık mi tamamdır.
Reshat rahatladı hemşire kız camları temizledikten sonra yarayı sardı ama bundan daha sıkıntı bir şey vardı polisler ifadesini alacaktı elbet. Neyseki reshat uyanıklık etmiş acil ayağına giriş yaptırmamıştı. Hemen işaret etti çıkalım der gibi telefonla konuşuyor gibi yapıp tüydüler. Reshat
-Abi kafa ütülemek istemiyorum ama ne işin vardı senin bu saatte orda ?
-ütüleme o zaman.
Reshat bir anda tibetin yakasını toplayıp duvara yapıştırdı
-bu ne lan öldürecek misin oğlum kendini ne lan senin derdin !
Tibet ani bir şekilde rashati itip
-ya gece gece siktirtme kendini de yürü yürü..

KAYIPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin