Kitapçı Kız

Siyah Ceketli Adam

Hepinize tekrar merhabalar..
Çok heveslendiğim bir kurgunun ilk bölümünü yazmaya başlıyorum resmennn ,çok eğlenceli olacak...

Alta bazı şarkılar bırakacağım isteyenler farklı platformdan dinleyebilirler, ve ayriyetten medyaya bir şarkı bırakacağım, umarım seversiniz💜
İyi okumalar hepinizee!

Şarkılar~
~Ghost-Mary On A Cross
~Ne Var Ki-Hayat
~Son Feci Bisiklet- 80

🦋☄️
Hasan amca eski nostarji havası veren masasında bazı kağıtları karıştırırken ben çoktan beş raf kitabı düzenlemiştim bile.

Buraya gelen çoğu müşteri 2.el kitap diye her yerini kontrol ediyor kırığı yırtığı varmı diye inceliyordu. Beğenmediği zaman bölümü olmayan rasgele bir rafa bırakıyordu ve ben onları düzenleyeceğim diye resmen canım çıkıyordu..

Ben bunları düşünürken iki rafın kaldığını fark ettim, saate baktığımda 15.30 olduğunu gördüm.

Raflar bitince birde süpürmek ve çiçekleri sulamak kalıyordu hemen bitirirsem kendime kitap okuyacak zaman oluşturabilirdim..

Kapının ordan zil sesi duyuldu, gelen müşteri hızlı acaleci adımlarla Hasan amcanın masasının önünde durdu ve bir şeyler konuşmaya başladılar.

Adamı tam seçemesemde siyah bir ceket görmüştüm, mafya gibi giyiniyordu.

Bir süre sonra işime dönmüştüm, Hasan amcanın sesi odayı doldurdu
"Kayla kızım, bana çizgi romanlardan
getirir misin?"

Hızlıca rafların arasından geçerek çizgi romanların önünde durdum ve beş altı tane içlerinden seçip Hasan amcaya götürdüm.

"Buyur Hasan amca." Gelen müşteriyle göz temasından kaçınarak işimin başına döndüm, ama duyduğum kadarıyla adam hepsini almıştı.

Hızlı adımlar yine kendini belli etmişti, kapı kapanma sesini duymuştum, gitmişti.

Bu sırada ben raflara kitapları dizmeyi bitirmiştim, köşede duran eskimiş süpürgeyi elime aldım ve hızlıca etrafı süpürdüm.

Yaptığım işten gurur duymak istercesine bakındım ve dudaklarımda bir gülümseme payda oldu.

Elime kitaplığın köşesinde duran sulama kabını elime aldım.

Hemen dipteki çıkıntı gibi duran tuvalete doğru gidecekken Hasan amcanın sesini duydum.
"Kayla kızım benim acil bir işim çıktı dükkanı en geç 1 saat idare ediver bir koşu gidip gelirim hemen."

Elimdeki sulama kabını tuvaletin önüne bırakarak yüzümü Hasan amcaya dönüp gülümseyerek cevapladım "Tabi Hasan amca seni bekliyor olacağım"

Hasan amca cevap vermeyip sadece gülümsemeyi tercih etti.
Eline şapkasını alıp dükkandan çıkışını izledim, bir süre sonra bakışlarımı kesip sulama kabını nereye bıraktığımı hatırlamaya çalıştım.

Biraz daha bakındıktan sonra tuvaletin önüne koyduğum aklıma geldi. Kendime küfrederek bıraktığım yerden alıp içerisine su doldurmaya başladım.

Su dolunca dükkanın önündeki renkli çiçeklere doğru ilerleyerek onları sulamaya başladım.

Işim bittiğinde sulama kabına eski yerine bıraktım ve kendimi Hasan amcanın sandalyesine bıraktım.

Çantamın içine koyduğum kitabı m çıkardım, kaldığım yerden okumaya başladım.

Ne kadar zaman geçtiğini hatırlamıyordum ama daldığım kitaptan duyulan kapıdan gelen ses ile ayıldım çizgi roman alan siyah ceketli müştetiydi.
Yanında orta yaşlarda bir kız çocuğu duruyordu, adamın elindede aldığı çizgi romanlar vardı.

Kız utangaç birine benziyordu fazla göz temasından kaçınıyordu, ama yanındaki adam çok sinirli gözüküyordu.

Oturduğum sandalyeden ayağa kalkıp söze girdim
"Buyru-"
"Bu ne rezalet böyle" yüksek çıkan sesiyle önüme fırlatırcasına çizgi romanları atmıştı..

🦋☄️
Bölüm sonundan herkese merhabalar💜💜
Umarım beğenmişsinizdir..
Lütfen düşüncelerinizi belirtin..
Iyi günlere hepimize🤍