"Gitarının akoru mu bozuk senin?"
"Bagetlerini götüne sokmadan önce kapa çeneni."
"Jake haklı gibi, kontrol etsene."
"Akorlarında bir şey yok diyorum. Arkadaki aptal ritme ayak uyduramıyor, sorun o."
Son iki saat içinde yaptığım şeyi bir kez daha tekrarlayarak derin bir nefesle doldurdum ciğerlerimi. Jake, Jay ve Heeseung sunbae durmadan birbirine sataşıyor, laf atıyordu. Onlar yüzünden başıma ağrı girdiğini söyleyebilirim çünkü kimse bir diğerinin yaptığı şeyi beğenmiyor, üstüne aşağılamaya çalışıyordu.
"Gitarıma dokunma!" Jay'in gür sesini duyduğumda gitarıma bağladığım jakları sinirle çekerek hoparlörden kulak tırmalayan cızırtılar çıkmasına neden oldum. Hepsinin bakışları beni bulurken sessizlik odanın içinde yankılanmıştı.
"Eğer yaptığımız şeyi ciddiye almayacaksanız lütfen boşa vakit harcamayın burada." Yorgunluktan kuruyan gözlerimi birkaç kere kırpıştırarak bir elimle saçlarımı geriye taradım, bir yandan da sakin kalmaya çalışıyordum.
"Ciddiye almıyor olsak tartışmazdık."
Gözlerimi devirerek vücudunun ağırlığını bir bacağına vermiş bir şekilde çatık kaşlarıyla bana bakan Jay'e döndüm. "Tartışmıyorsunuz, top için kavga eden bir avuç çocuk gibisiniz. Hepimiz aynı şeyi söylüyorsak bir şeyler ters demektir."
"Ne dedin?"
"Akorunun neden bozuk olduğunu fark etmediğin belli, kulakların iyi duymuyor galiba." Göğüs kafesimde gittikçe büyüyen sinirle onu süzdükten sonra gitarımın askısını kafamın üstünden geçirip çıkarttım ve standına koydum.
"Akorum bozuk falan değil benim, ne saçmalıyorsun sen?" Kaşları mümkünmüş gibi daha da çatıldığında sesli bir nefes verip birkaç adımda yanına vardım. Elimi gitarının akorlarına uzattığım anda geri çekilerek parmak uçlarımın bile tellere değmesine engel olmuştu.
Derin bir soluk aldığım sırada kuruyan dudaklarımı dilimin ucuyla ıslattım. "Akorlarına bakalım, eğer yanlışsam istediğin kadar gülersin bana."
Birkaç saniye önerimi kafasında tarttıktan sonra hafifçe boğazını temizleyerek G akorunu biraz sağa çevirdi. Penasını tellere vurmasından saniyeler sonra kaşlarımı çatarak başımı hafifçe yana yatırdım. "Fazla tiz oldu." Başını sallayarak elini D akoruna attı ve öne doğru çevirdikten sonra penasını tellere değdirip birkaç nota çaldı. Melodisi hâlâ kulağa biraz garip geldiği için yanağımın içini dişleyerek A ve E akorunu işaret ettim. Birkaç denemenin ardından sonunda pratik yaptığımız şarkıya uygun olan bir ritm çıktığında rahat bir nefes aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
again, chaconne now • enhypen
Fanfic"açılan bir çatlak, samimi bir gülümsenin her şeyi kolaylaştırdığı ufak dünyama çağırdı seni" •enhypen by rubynimm 6.13.23