Bölüm 10

182 30 23
                                    

-Minho

Bu olandan sonra jisungu hastaneye götürdüler. Jay,jungwon ve niki de hastanedeydi. Belki 27 dk dövmüş olabilirim.

Jisung baygın duruyordu. Onun için çok endişelendim.

Seungmin geldi ve bana durumu anlattı.

Han'ın hastalığı varmış.

Tümör

Ölümcül
Ölümcül
Ölümcül

Her geçen gün Han'ın hastalığı ilerliyor

Onun haberi yok.

Ben ona bir şey olursa ne yapacağım?

Seugmin,Felix, jeongin ağlamaktan gözlerini açamıyorlardı. Ben ise dayanmaya çalışıyordum. Göz yaşlarımı içime attıkça titriyordum.

Sonuçta... Ben duygusuz Minho'yum değil mi?

Yine titrerken arkamdan sarılan bedene baktım.

Chan'dı.

C:İstediğin gibi ağla Minho. Atma içine, hastalanacaksın.
M:Sağol.
C: Sarılmak ister misin?
M:Evet.

Ona sımsıkı sarıldım. Chan'la tanıştığımızdan beri benim gözümde ayrıydı. Abim gibiydi. Hep bir abim olsun istemiştim. Ama yoktu. Ben abi olacaktım ki o lanet yangın çıktı. Chan bana abi oldu.

Han'ı özel bir odaya almışlardı. Bizde dışardaydık. Hastalığı daha da ciddi bir hal almıştı. Kimseyi odaya almıyorlardı. Hafıza kaybı oluşabilirmiş. Konuşturmamak en iyisi. 

Uzun bir süreden sonra aklıma Felix'in durumu geldi ve yanına gittim.

M:Felix
F:Kusura bakma Minho. Yanlış anladık seni.
M:Ben özür dilerim.
F:Suçun yok ki. Asıl ben özür dilerim.
M:Ben hyamin ile konuşucam tamam mı? O benden çok korkar.
F: cidden mi?
M:hm hm
F:şuan çook mutlu olmam lazım ama olamıyorum Minho.
M: bende Felix bende.
HY:Felix gel kalk bi elini yüzünü yıkayalım.
F: Kalkamıyorum hyunjin.
HY:Gel bakalım.

dedi ve Felix'i kucakladı. Tuvalete gittiler.

Changbin jeongin ile ilgileniyordu. Onun durumu daha kötü görünüyordu.

Chan ve seungmin ise ciddiydiler. Seungminin gözü kızarıktı. Chan'ın saçları kıvırcıklaşmış.

Ben ise demin Felix'in oturduğu yerde ayaklarımı bağlamıştım. Gözlerim çok ağrıyordu. Hala titriyordum. Artık dayanamadım ve kafamı kollarıma gömüp ağlamaya başladım.

Ya Jisungumu kaybedersem? Ya onun bir ölü bedenini görmek zorunda kalırsam? Ya onun cenazesine katılırsam...

Bunları düşünüp ağlıyordum. Sadece gözümden yaş akıyordu. Ses çıkarmıyordum.

CB: Al bu mendili minho.

Changbin ağladığımı fark etmiş olacak ki mendil getirmişti.

Changbin yüzümü kapatıp öylece durduğumda ağladığımı anlıyordu. İki yıldır arkasında oturuyorum. Bir aralar neredeyse her gün ağlıyordum.

M:Sağol changbin.
CB:Ne demek.
M:Sence o yenebilecek mi?
CB:Yenecek tabiki. Biz varız yanında. Sen varsın. Ona yardım edeceğiz.
M:Ama ya yenemezse?
CB:Yenemez diye bir seçenek yok.
M:Sağol changbin.

dedim ve gülümsedim.

O da bana gülümsedi.

Hava almak için dışarı çıktım.

ama hala | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin