Rosé denElimdeki portakal suyu şişesini masaya bırakarak yerde kollarını kaldırmış bana bakan minho'yu kucağıma aldım "acıktın mı annesinin yakışıklısı" diyerek minho'nun alnına öpücük kondurdum "anne ayıp oluyor ama bizim karizmayı çiziyorsun biz yakışıklı değil miyiz?" arkadan seni gelen ro-min'e karşılık "hadi oğlum bırak karizmayı da kardeşini de al gel kahvaltı yapıcaz"
"Jimin hadi sende in artık aşağı" merdivenlere doğru bağırdığımda anında kucağındaki min ile birlikte aşağıya inmişti "geldim geldim" diyerek masanın en başına oturdu "ee hayatım daha annemler gitmedi istersen kalk ordan" Jimin oflayarak masadan kalkıp sonlarda bir yere geçti "niye o kadar uzağa geçtin sevgilim?" Dedim "annenden ne kadar uzak o kadar iyi rosé"
Gülerek kafamı salladım ve yanına gidip yanağına minik bir öpücük bıraktım "birgün daha dayan hayatım zaten akşam amerika'ya gidiyoruz" dedim ellerimle omuzuna masaj yaparken "ben son dakika gelemeye bilirim bu aralar baya yoğunum işleri de aksattım gelirsem bile geç gelirim" dedi önündeki omlet'den bir parça alarak
"Herkese günaydın...damat hariç" "seni gördüğümüz gün günümüz aymıyor" Jiminin koluna vurup onu susturduğum da annem gelip sofraya oturduğun da gülümseyerek karşılık verdim "günaydın anne"
"Siz bugün mü gidiyorsunuz Amerika'ya?" Dedi annem "evet bugün gidicez kızlarda gelicek" dedi Jimin "sana sormadım"
Aklıma jennie'nin gelmesiyle hemen Jimin'i masadan kaldırdım "ne oluyor rosé?" "Aşkım seninle konuşmam gereken çok önemli bir konu var" diyerek jimini mutfağa kadar çektim
"Ne olduğunu artık söyler misin Chae?" Dedi Jimin merakla "Jennie hamileydi ya" dedim "eee?" "Sen gidip tae'ye jennie'nın hamile olduğunu söyle çünkü Jennie sevgili yapmış" dedim "çoktan söyledim zaten çocuk doğunca Tae yanına alıcakmış"
"Jennie'nın bunlardan haberi var mı?" Dedim merakla "vardır herhalde bilmiyorum...neyse biz karışmayalım onların hayatı boşver" dedi "evet ama jennie'ye üzülüyorum ben" dedim
"Annee" diyerek bağıran cha-min mutfaktan içeriye girdi "ne oldu oğlum?" Dedim merakla "anneannem o ikisini yalnız bırakma dedi" Jimin oflaya oflaya cha-min'i kucağına aldı "anneannen boş konuşuyor oğlum" dedi Jimin gülerek "hadi sofraya gidelim Jimin geç kalacaksın"
Kafasını sallayıp beni onaylarken mutfaktan çıktık "sonunda teşrif edebildiniz...yemek bitti" Dedi annem sofraya geçip oturduğumuzda televizyondan annemin hala evlilik programları açıktı
"Anne şu televizyon'u kapatsan artık hergün aynı şey" dedi Jimin "bir bana anne deme iki sanane bu oğlan evlenmeden kapatmayacağım" dedi annem kumandayla biraz daha ses açarken
"Bu arada size bir haberim var" benim konuşmamla herkes bana döndü "ne oldu kızım boşanıyor musunuz yoksa?" Dedi annem "hayır anne hatta birbirimize gittikçe daha da bağlanıyoruz" Jimin şaşkınlıkla beni izlerken uzatmadan konuşmaya başladım
"Hamileyimmm" Jimin elindeki çatalı bırakıp bana sarılmasıyla gülerek karşılık verdim min-ho' dan ses gelmesiyle ayrılıp ona döndüm
"Ne oldu bebeğim niye ağlıyorsun?" Dedi merakla "ben kardeş falan istemiyorum o geldiği yere geri gitsin" dedi sulu gözlerle
~bölüm sonu~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Quarte Garçons
Fanfictiondört tane çocuğu olan Jimin ve rosé ikilisi :) Başlangıç 10/02/2023 Bitiş --/--/---- ~jirosé fic~ #rosemin ~1~🥇 #jirose ~6~🏅 pcy x pjm