BTS'in lideri olacak olan RM, gençlik yıllarını Gyeonggi Eyaleti, Ilsan şehrinde Kim Namjoon olarak geçirdi. Belediyeyi “her şeyin tatmin edici olduğu bir şehir” olarak hatırlıyor.
-Şehir inşa edildiğinde çok iyi planlanmıştı ve tüm yeşil alanların duygusal olarak sakinleştirici bir etkisi vardı.
Şehir, civarda yaşayan herkesin kolayca ulaşabileceği İlsan Gölü Parkı'na ev sahipliği yapıyordu. Yerleşim alanları çoğunlukla apartman kompleksleriydi ve iki büyük ticari bölge vardı: La Festa ve Western Dom. Şehir gerçekten de kuruluşundan itibaren kusursuz bir şekilde düzenlenmiş yollar ve tesislerle planlanmıştı. Cuma gecesinden hafta sonuna kadar iki ticari bölge daha yoğun ve daha şenlikli hale gelirken, şehrin tamamı haftanın büyük bir bölümünde ferah ve huzurluydu.
Belli bir rahatlık hissinin olduğu bir yer. Biraz o şehir griliği ve yayaların sıkılmış yüzleri var ama gökyüzünü görmeyi kolaylaştıran yüksek binalar veya büyük şirket ofisleri yok. Çalışmalarınıza odaklanmak için mükemmel bir ortama sahiptir. Kırsal bölge değil ama bana öyle geliyor. Seul yakınlarındayken, Ilsan başkent kadar büyük veya hareketli değildi, bu da RM'nin hip-hop'u keşfetmesinde bir faktör haline geldi.
Birinci sınıfta internete girmeye başladı ve yol boyunca İngilizce öğrenirken Nas aracılığıyla rap hakkında bilgi aldı ve YouTube'daki hip-hop sanatçılarının röportajları ve belgesellerini öğrendi. Ancak çevrimdışı, ortaokul öğrencisi Kim Namjoon'un hayatı hip-hop'tan biraz uzaktaydı. Ilsan ile Seul'ün Hongik Üniversitesi mahallesi arasındaki mesafe kadardı.
Ilsan'ın hip-hop'a herhangi bir avantajı varsa, o da Sinchon ve Hongdae'nin çok yakın olmasıydı. Sadece bir otobüs yolculuğu uzaklıkta. Drug veya Geek Live House gibi artık olmayan mekanlarda ve belki daha sonra Rollinghall gibi daha büyük bir mekanda performans sergilemek benim hayalimdi. O yer 500 kişi alabilir. Ilsan'dan Hongdae'ye otobüs yolculuğu bir saatten biraz daha az sürdü. Ancak Ilsan'da bir hafta sonu, üç ya da dört kişilik bir ailenin parkta gölün etrafında yürüyüş yapması anlamına geliyorduysa, Hongdae ve Sinchon'da bir hafta sonu, rapçiler ve gelecek vadeden rapçiler ve onların kulüplerde bir araya gelen izleyicileri anlamına geliyordu.
RM, profesyonel bir rapçi olmak için 2009'da hip-hop şirketi Big Deal Records ile seçmelere katılmaya karar verdiğinde, bu, Ilsan ve Hongdae arasında bir otobüste gidip geleceği anlamına gelmiyordu. Sadece internette gördüğü bir dünyaya, o kadar çok sevdiği şehirden tamamen farklı bir dünyaya atlamak demekti, "İlsan'da doğmak bir ayrıcalık" dedi. Sadece bu da değil, vardığı yer Hongdae değil, Gangnam'dı.
İlk kesimi yaptım, bu yüzden ikinci seçmelerimde çıkış yapmış sanatçılarla performans sergiledim ama kelimeleri karıştırdım. Benim için bittiğini düşündüm.
Ama yeterince ilginç bir şekilde, hip-hop ikilisi Untouchable'dan rapçi Sleepy'nin bir arkadaşı seçmeler için afterparty'ye geldi ve Sleepy'nin son zamanlarda RM'nin çalışmalarıyla ilgilendiğinden bahsetti ve telefon numarasını aldı.
Sleepy beni seçmelerde gördüğünü söyledi. Benim hakkımda konuştuğu ve beni sorduğu için etkilenmiş olmalı. Ben de telefon numaramı arkadaşına iletmesi için verdim. Bu şekilde birbirimize e-postalar yazdık. Sleepy, Pdogg ile eski arkadaşlardı. Ve Pdogg ona "Genç rapçiler tanıyor musun?" beni tavsiye etti.
Ardından, çıkış öncesi BTS blogunda yayınlanan "A Common Trainee's Christmas"ta yer alan arama geldi: "Ilsan'dan bir hödük / ülke çapında ilk %1'e giren / ara sınavlarda aniden bir telefon alır." Sleepy, RM'yi aradı ve "Hey, Bang Si-Hyuk adlı bu adamı tanıyor musunuz?" diye sordu.
Ulusal deneme sınavlarında en yüksek yüzdelik dilimde yer alan RM. On iki yaşından beri şarkı yazan ve lisede profesyonel müzisyen olan SUGA. Ve Big Hit Entertainment için rapçiler ve hip-hop fanatikleri olarak seçmelere katılan yurttaki diğer stajyerler. Hepsi için yurt hayatı, müzikal anlamda gelişimleri için çok önemliydi, özellikle de müzikleri hip-hop ve rap ise. j-hope'a göre:
-Bu bir rap iniydi, bir rap ini. J-Hope seçmelere katıldığı sırada rap yapmayı hiç bilmiyordu. Rap bölümü için Yoonmirae'nin "Black Happiness" şarkısını yaptı ama bundan o kadar memnun değildi ki seçmelerde başarısız olacağından korktu. J-Hope'a göre yurtta yaşananlar tam bir kültür şoku yaratmış olmalı. Hatırlıyor: Vay canına, o yurda girer girmez çocuklar sana serbest stil rap yapmaya başladılar. Bunların hiçbirini yapamadım! Her hafta sonu, şirket bizi serbest stilde rap yaparken filme aldı. Ama sonra yurda geri dönerler ve ritim tutmaya ve rap yapmaya devam ederlerdi. Yurt, gecenin bir yarısı Wiz Khalifa'nın "Black and Yellow" gibi şarkılara doğaçlama eşlik eden hip-hop ile dolup taşıyordu.
Bir grup genç için hip-hop'un iş, oyun ve hayatın bir arada olduğu o yurt günleri, önümüzdeki yıllarda BTS'in kimliğinin oluşmasında önemli bir rol oynayacaktı. Hip-hop ve grubun özel bağı hakkında j-hope şöyle derdi: O ortamda rap yapamazsın. Ve oradaki herkes beni çok cesaretlendirdi. Onlara rap hakkında her türlü şeyi sordum ve üzerinde çalıştım ve çok şey öğrendim. J-Hope bir rap acemi olmasına rağmen, yurttaki tempolu hayat onun hip-hop'a hızla aşık olmasını sağladı ve bu aynı zamanda stajyer arkadaşlarıyla yeni arkadaşlıklar kurmasına da izin verdi. Rapçilerin ve artık rap yapan bu dansçının profesyonel müzisyenler olarak eğitmek için bir araya geldikleri bir yer, bu, j-hope'un yurt hayatlarının "1. Sezonu" olarak bahsettiği şeydi. "2. Sezon" Jung Kook'un gelişiyle başladı."
(Kitabın ingilizcesini buldum. Artık ordan çeviri yaparak atıcam. Bazı yerleri farklı farklı yerlerden olucak.)💜
(İyi okumalar her kese))👸🏻💜
Medyaya tatlı bir Namjoonie bıraktım))💜💜
