↷ onlara seni seviyorum diye geri cevap vermemek ↶
(not saying "I love you" back to them)
⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉⑉
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
↳ Itadori
Erkek arkadaşının programını bildiğinden, onun her an spor salonuna gitmek üzere olduğunu biliyordun; sen de oturma odasında oturup günlük makyajını yaptın ki dışarı çıkmadan önce seni görsün. Onu tanıdığın için, ona geri cevap vermediğini duymadan hiçbir yere gitmezdi ve her gitmek üzereyken "seni seviyorum" deme alışkanlığı geliştirdiğinden, bu şakanın büyük olacağını biliyordun.
Tabii kameranızın kaydettiği açı berbat değilse.
Sesinin yükseldiğini duyunca kirpiklerini kıvırmaya odaklanırken ona belli belirsiz göz attın. Her zamanki gibi bir kapüşonlu giymişti, çok uzun olmayan siyah bir şort ve bir çift siyah spor ayakkabı. Kaslı baldırlarının görüntüsü dikkatinizi dağıtmaya, hatta gitmesine engel olmaya yetiyordu, ama şaka uğruna dikkatinizi bir arada tutmanız gerekiyordu.
"Bebeğim!" Elinde bir aynayla kanepede oturduğunu görünce gülümsedi. Her zamanki gibi güzel görünüyordun, içindeki spor salonuna gitme dürtüsünü öldürüyordun. Belki sadece bugünlük spor yapmayı unutabilir ve değerli sevgilisinin arkadaşlığının tadını çıkarabilirdi.
"Bebeğim! Spor salonuna gidiyorum!"
"Tamam! İyi eğlenceler!"
Pekala, görünüşe göre pek havanda değilsin, çünkü her zamanki somurtkan yüzün ve "AMA SENİ ÇOK ÖZLEYECEĞİM" ve "VÜCUDUNUN ŞEKİLDE KALMASINI SAĞLAYAN BAŞKA BİR ŞEYLER YAPABİLİRİZ" çığlıkları gitmişti. Tamam! belki bugün bunun için iyi bir zaman değildi.
"Yani... Ben gidiyorum o zaman. Hoşçakal! Seni seviyorum!" Kapıya giden koridora girmeden önce sana el salladı. Göz ucuyla nerede durduğunu ihtiyatla izledin, kendi kendine saydın.
Bir iki üç dört beş.
"Bebeğim?!" Vücudu duvarın arkasında olduğu için kafası aniden oturma odasının içine baktı.
"Evet Yuji? Ters giden birşey mi var?" Onu merakla izledin, kahkahalara boğulmamaya çalışarak aptalı oynadın.
"Şey... Gideceğimi söyledim."
"Biliyorum tatlım. Spor salonuna gidiyorsun"
"Evet. Evet gidiyorum." O an ne kadar tuhaf göründüğünü düşünerek kafa karışıklığıyla başını kaşıdı. "Tamam o zaman... Sonra görüşürüz!"
