YEŞİL IŞIK

3

Bisey demiycem bari gidin diğer hikayeleri okuyun beğenmiyosanız😭
------------

O sırada dışarıda bir saksafoncu geçiyordu

Kadın;
-mörty mörty Ah işte buradasın
Minik kaplumbağam

-gerçekten gitmeliyim dedim,Tom tamda çıkmak üzereydim.

T.bucken;
-carry bekle

-Ben artık gitmeliyim buradan çıkmam lazım

Saçmalama dedi ve beni çekip içeriye götürdü

-Tom bak burda rahat değilim elizabeth benim kuzenim

T.bucken;
-dinle carry seyretmeyi sevmezsin üniversiteden biliyorum, yo yo seni eleştirmiyorum,bütün yaz bizi bekliyor,yedek kulübesine oturmaya devam edecek misin?,yoksa top mu oyanacaksın dedi arkadaki kadınları göstererek,hepsi bir ağızdan hadi ama demeye başladı, yüzümde ufak bir sırıtış vardı evet bunu bende istiyordum.

K;
-şapkanı çıkar ve bir süre daha kal dedi fısıldayarak

Tom bir yandan beni şu adamla tanıştırıyor bir yandan Kadın gömleğimin düğmelerini açıyordu

K;
-Ah sende mi longailendda oturuyorsun

-Westegte oturuyorum

K;
-bir ay kadar önce oraya bir partiye gitmiştim gaspy adında birinindi,onu tanıyor musun?

-onun yanındaki evde oturuyorum

K;
-o adam galzemhin kuzeniymiş hani şu kötü alman kralının

Yüzüne sırıttım Yerinden kalktı ve kucağıma oturdu.

K;
-biliyor musun? Ikiside evli oldukları kişilere katlanamıyorlar dedi
Tom ve yanındaki ablasına bakarak

-o da Wilson u sevmiyor mu?

Kadın;
-o iğrenç kokan aşşağlık biridir

K;
-sinir hapları bunları bir doktordan aldım sende ister misin?

-hayır sinirlerim iyi, teşekkür ederim
Ve içimden bir yudum aldığım sırada Kadın dudaklarıma yapıştı,sarhoş oluyordum içmem için zorluyorlardı durmak istiyordum fakat yapamıyordum

Hayatımda sadece 2 kez sarhoş olmuştum,ve ikinci sarhoşluğumu
O öğleden sonra yaşadım...
Etrafta şampanyalar patlatıyor öpüşüyor ve sevişiyorduk
O gece tomun mörtyi sakatladığı dairede hep birlikte bir çeşit kimyasal çılgınlığa ulaştık,kalplerimiz çılgınca çarparken,hepimiz hiç beklenmedik bir zevkin kollarına ulaştık ve birden New Yorktan hoşlanmaya başladım.
Gözüm pencereden dışarı daldı ve içimden düşündüm.

Şehrin yükseklerinde bulunan sarı pencerelerimiz insanlığa ait kendi sırlarını göz önüne seriyordu. Sokakta dolaşan insanlar bizi izliyordu.bende o kişiydim yukarı bakıp merak ediyordum,kendi bedenimdeydim ve bedenimin dışındaydım.hayatın yorulmak bilmez çeşitliliği karşısında büyülenmiş ve felç olmuştum...