Öncelikle merhaba arkadaşlar bu benim ilk kitabım kusurlarım ve hatalarım illaki olacaktır maruz görmenizi rica ediyorum şimdiden teşekkürler ☺️☺️
Başlayacağım hikayeyi bazılarımıza tanıdık gelebilir
Çünkü bazılarımız bu hikâyeleri yazıyor birimlerimiz okuyor çoğumuz kader,nasip , mukaderat adı altında bu hikâyeleri yaşıyoruz
İşte benim hikayemde böyle ben Elvan urfanın en köklü aşiretinin kızıyım
Hüseyin ağanın torunu Haşimoğlu aşiretindenim bizim aşiretimiz ve
Hatimoğuları aşireti adında iki ağanın emrinde olan köylerden, ovalardan oluşur.Buralar huzurla ,sükunetle, kardeşçe yaşanan topraklar olmadı
hiç bir zaman. Şimdi olduğu gibi peki bir çok katliama sebep olan bu kan davasını meydana getiren neydi,
Bir karış topraktı dertleri fakat gözlerini toprak bürümüş bu aşiretin iki ağası da farkında değillerdi
Bir karış toprağın altına girerken ne mallarını ne de dökülen kanların hesabını sorulacağını bilmiyorlardı
ancak bildikleri tek bir gerçek vardı o da oraya 1 metrelik kefenle girebilecekleriydi
Ama buna rağmen yok etmeye devam ediyor ne ailelerine ne de aşiretlerine huzur veriyorlardı
işte her şey böyle başlıyordu yine bir karış toprak için başlamıştı hengame
Dedim Hüseyin Ağa körüklemişti bu hemgameyin ateşini onca ovası onca hektarlık toprağı yokmuş gibi
Bir de hatimoğulları aşiretinin topraklarındaydı gözü,
ilkbaharda nisan ayının 7'sinde pamuk ekimi yapmaya giden işçilerin başında iken
Dedem birbiriyle sınır komşusu olduğu hatimoğulları aşireti inadına işçilerin elçilerine haber yollatıp yan tarlalara da gece vakti pamuk ekimi yapılmasını istemişti
ama elçilerin bu teklifi kabul etmemişti fakat Hüseyin Ağa kesenin ağzını açmıştı
el altından elçilere para vermiş ve elçiler Ekim yapmayı kabul etmişler
O gün akşam çökmek üzereydi tohumlar hazırlanmış işler Emir bekliyordu ve ekim başladı
İşçilerden birkaçı hatimoğullarındandı ve ekim yapıldıktan sonra Mehmet ağaya haber salındı
Bunu duyan Mehmet Ağa nasıl olur? diye celallendi
Önce bütün aşiret büyüklüklerine haber saldı adamları hazırlasın diye emir verdi
oğlu Mahmut Konaktaki hazırlıklarla ilgileniyor arabaları hazırlatiyordu.
Bütün aşiret gün doğumunda haşimoğulları konağı'na baskın düzenlemek için hazırlanmıştı.
Sabah olmaya yakın Güneş gökyüzünü yavaş yavaş aydınlatmaya başlarken
Mehmet Ağa kendine yapılan bu hakaret , birde üzerine uykusuzluk gözlerini. Daha da karartıyordu
Konaktaki hazırlıklar biter bitmez Mahmut Ağa hazırlıkların tamamlandığını babasına haber vermişti
Mehmet Ağa odasına dönüp dedesinden kalma tüfeğine sırtına takmış
ardından rahmetli eşinin çeyiz sandığına yönelerek içerisinde kırmızı bir örtüye sarılı olan tabancasını çıkararak
önce öpüp sonra başına koyar ve beline takar
(Arkadaşlar silah bu)
Daha sonra başlar konakta haykırmaya
Haydeee hazırlanın erler
Bugün bizim için şimdi başlar, diyerek aşağı iner
Kapıda dizilmiş siyah Passat arabalardan olan konvoyun en önünde yer alan araca biner
( Araç )
Eliyle işaret eder adamlarında onu takip etmesini ister
Konaktan uzaklaşırlar konakta kadınlar ve bir kaç hizmetli dışında kimse kalmamıştır
Tabii ki düzenlenen operasyondan haberi olan Hüseyin ağa yaptıklarının bir bedeli olacağını biliyordu
Buralarda kimsenin toprağına çökülemeyeceğini çökmeye kalkaninda çok ağır bedel ödeyeceğini en iyi bilenlerdendi
Çünkü kardeşini böyle kaybetmişti...
Tekrardan merhaba arkadaşlar bu bölümü nasıl buldunuz?
Sizce bidaki bölümde bizi ne bekliyor?
Hatimoğulları konağı nasıl basıcak ?
Hüseyin ağanın olaylar karşısındaki tavrı nasıl olacak?
Şimdiden teşekkürler ☺️
Tıktok: mervenurrencber takip ederseniz sevinirim ☺️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOĞU'NUN KADERİ
RandomHerkes mutluydu ben ve ablam haricinde,istemiyordu ablam Avşin kendinden yaşça büyük biriyle evlenmeyi gidecekti bu topraklardan belki de buralarda yaşayamadığı hayallerini yaşayacaktı gittiği yerde emindi kaçacaktı düğün gecesi hava kararmıştı...