Glowing Bums • J.B.

0.3

Sabah Ari'yle biraz gezdikten sonra stadyuma gittik bizimkiler antrenman için yanımızdan ayrılmışlardı. Girişler dolmaya başlıyordu.. bizde yerimize geçtik. Ari story atmakla uğraşırken sahada Gavi ve Alex'i arıyordum onları görünce karşılıklı el sallayarak gülümsedik, Alex eliyle Ari'yi napıyor diye işaret ederek gösterdiğinde kafamı eğip kaşlarımı kaldırdım o da antrenmana devam etti. Onları izlerken arkamdan bir ses duydum

"Yok artık." oraya döndüğümde dünkü çocuğu görmüştüm, Jude'u. "Başka yer yok muydu?" dediğinde onun gibi alaycı tavır sergileyerek konuştum. "Onu sana sormalı, burayı bize Gavi ayarladı."

Şimdi anlamıştım, bu Gavi'nin işi olmalıydı. Birşey demeden önüme döndüm. "Şansıma da başka yer olmaz zaten." diyerek yanıma oturdu, Ari geldiğini daha yeni farketmişti ve şaşırarak konuştu. "Aa Jude? Merhaba." "Merhaba. Nasılsın?" "İyiyim iyiyim. Sende iyi görünüyorsun." "Teşekkür ederim." dedi. Ari'ye ne bu samimiyet bakışları yollarken o konuşmaya devam ediyordu. "Senin maçların ne zaman başlıyor?" "Az kaldı, hazırlanıyoruz." "Anladım." Ari'ye döndüm "Ari sus artık." Ari önüne döndü maçın başlamasına az kalmıştı. "Keşke sende biraz arkadaşına benzeseydin." dediğinde "Yok ya ben türümün tek örneğiyim." deyince güldü. "Komik kızsın." "Sende sinir bozucusun." "Bana bunu söyleyen ilk kişisin." "Herşeyin bir ilki vardır derler." telefonuma mesaj geldiğini gördüm. "İzninle."

Gelen mesaj Jame'dendi

"Naber?"

"İyi Jame sen?"

"İyi, teklifin hâlâ geçerliyse bir süreliğine tatile gelmek istiyorum kanka."

"Tabi ki gel. Çok sevindim."

"Taylor'da gelecek."

"Öyle mi? Çok iyi peki Billie?

"Onun işleri daha bitmemiş selamımı söyle dedi. Belki sonra gelirmiş."

"Yaa keşke o da gelebilseydi. Ne zaman geliyorsunuz?"

"Yarın akşam orada oluruz herhalde."

"Ari'de duyunca çok sevinecek. Sizi bekliyoruz."

"Şimdi nerdesiniz? tahmin edeyim, maçta."

"Evet! senin içinde tezahürat yaparız."

"Gavi ve Alex'e selam söyle yarın onlarla da görüşeceğim. Bizi de gezdireceksin bak, macera istiyoruz!"

"Siz gelin gezeriz."

"Tamam görüşürüz."

"Görüşürüz."

Kapattıktan sonra Ari'ye döndüm.

"Ari yarın Taylor ve Jame gelecekmiş."
"Gerçekten mi? İyi ki geliyorlar canım sıkılmıştı." "Benleyken hep canın sıkılır zaten." "Hayır ya yanlış anlama." "Neyse Ari." "Ya Lipa! Darılma!" "Ari! tamam." Jude'un güldüğünü gördüm. "Neye gülüyorsun?" "Size, çok garipsiniz." Birşey derdim de maç başlıyordu Ari bağırmaya başlamıştı bile.

"Hadi Gavi! Hadi Alex!" kulağımı hissetmiyordum. "Ariana sakin ol."Sakin olamam arkadaşlarımızın desteğe ihtiyacı var." Biraz gaza gelmişti tüm maç böyle olacağına emindim..

🎶

Maçtan bahsedecek olursak, ilk yarı bitmek üzereydi durum 1-0 dı Chelsea bize bir gol atmıştı atan kişi de Jude'un kardeşi Jobe'du hep birlikte sevinç şarkısı söylüyorlardı. Gavi'nin kendisine gelmesi lazımdı yorgun görünüyordu. Ve ilk yarı bittikten sonra aşağı yanına gitmeye karar verdim.