FARKLI

50 5 3
                                    

Jimmy daha on iki yaşında bir çocuktu.Annesi ve babası ona Jim derlerdi,ne kadar bu kısaltmadan nefret etse de... Jim normal bir insanda olan özelliklerden çok daha fazlasına sahipti.Kimsenin çözemediği matematik problemlerini çözüyor,ailede çıkan sorunlara en iyi çözümü o buluyor konuşmalarıyla herkesi şaşırtıyordu.
      
        Ama tek bir derdi vardı ve o da ona yetiyordu.Arkadaşları onun normal bir insan olmadığını öne sürüyor onunla dalga geçiyorlardı.Jim artık okuldan eve dönünce direkt odasına kapanıyor,koca yeşil gözlerini tavana dikiyor ve düşünüyordu;Ne yapmalıyım? Kalbinin derinliklerinden gelen bir ses onlara senin sen olduğunu göster "yaptığın buluşlarla,görülmemiş deneylerle",çünkü ancak seni böyle sevecekler,kendini kanıtla"diyordu.Ama bir yandan da dışlanmaktan korkuyordu,biliyordu kendinin dışına çıkamazdı,zeki bir insan olup aptal gibi görünemezdi.Sadece kişiliğiyle nadir olmayan cim görünüşüyle de nadirdi ama o asla turuncu saçlarını beğenmezlik etmezdi.Onlar ona farklı bir hava katardı.En üzgün olduğu anda aynaya bakar saçlarının halini görünce gülme krizi geçirirdi.Kendini kabullenmişti çünkü o öyleydi,değişemezdi.

       Ertesi sabah her zamanki gibi krem rengi pantolonunu ve açık yeşil lacostunu
giyip okula gitti.Bu kıyafetleri giymek zorunluydu,zorunlu olmasa yüzlerine bile
bakmazdı.Hızlıca dişlerini fırçaladı,spor ayakkabılarını giydi ve merdivenlerden aşağı inip servisi bekledi,hiçkimseye görüşürüz demedi çünkü annesi de babası da evde yoktu.Onlar sabah erkenden işe gider geç gelirler ve odalarına çekilip bilgisayarla uğraşırlardı.Çocuk artık görmeye görmeye yüzlerini zor hatırlar olmuştu.

      Servis evin büyük bahçesinin önünde durdu ve daha hiç bakmadan kornaya bastı,kornanın sesiyle irkilen Jim servisin kapısının düğmesine bastı ve ilk boş bulduğu yere oturdu.Yanında bu serviste görmediği bir kız oturuyordu.Çilleri vardı ve hiç çocuğun yüzüne bakmıyordu.Jim belki bir arkadaşım olur ümidiyle merhaba dedi.Cevap alamayınca benim adım Jim senin?diye bir soru sordu.Hiç zor bir soru değildi bu.Kız yavaşça başını ona çevirdi.Bana mı soruyorsun.Jim başını salladı bir yandan da turuncu saçları uçuşuyordu."Evet sana soruyorum! Kız ben Katie dedi ve ardından ekledi"Bu arada güzel saç!"Çocuk güldü dalga geçmeyen kimseyi görmedim,ilk olmuyorsun.dedi.             
      Katie birden yumuşadı ve dalga geçerek söylemediğini gerçekten turuncu saçları sevdiğini söyledi.Jim'in bu kıza kanı ısınmışti.Ama acaba o da onun anormal olduğunu düşünecek miydi?
Okula geldiklerinde herkes sınıflara akın etti ve şansa bakki Katie de Jimmy ile aynı sınıftaydı,yeni gelmiş olmalıydı.Öğretmen tahtaya ilk sorusunu sorduğunda Jimmy hemen parmak kaldırır gibi oldu ama sonra indirdi.Bu kız tarafından da dışlanmamalıydı,biraz uğraşıyomuş gibi yaptı.
     Ama baktı ki kız parmağını çoktan kaldırmış öğretmenin ona söz hakkı vermesini bekliyordu.Sonunda öğretmen onu tahtaya kaldırdı.Katie kusursuz bir biçimde her şeyi ayrıntısı ayrıntısına anlatıyordu.Bu bu inanılmazdı!İşi bittikten sonra kahverengi gözleriyle herkese bir bakış attı ve kumral saçlarını omzuna atarak sıraya oturdu.

FARKLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin