Sinir Krizi

288 16 3
                                    

Multiplayer da hemşire Jenny var. İyi okumalar!

Geri çekilemeden öylece kalakaldım.O ise benim yaşadığım duyguların zerresini yaşamadığını belirtecek şekilde neşeyle el salladı.Tepki vermeden geri çekilip koltuğuma çöktüm.

Sakin ol Alice.Nefes al, nefes ver.Unutma seni ilgilendirmiyor.Sevmiyorsun zaten sanane.Ah, hayır hayır sakın aglama!

-Gelebilir miyim?

Lanet olsun! Niye gelir gelmez bana geliyo ki.Şu saçma durumda beni görmemeli.Gördügüm an sinirden hüngür hüngür aglayacagıma eminim.Gözüm yatagımın yanındaki kırmızı butona kaydı. Uyuyo numarası yapsam, yemez camda gördü.Başka seçeneğim yok. Şu an onu görmemek için herşeyi yapabilirim. Derin bir nefes alıp, küçük bir doktor-hemşire ordusunu odama taşıyacak olan acil yardım butonuna bastım.

Yere çöküp yüzümü ellerimle gizleyip aglamaya başladım. Ayak sesleri gelmeye başlamıştı bile.Kalan bir kaç saniyemde daha önce defalarca geçirdiğim krizleri düşündüm.Doğuştan krizlere alışık oldugumdan rol yapmak çokta zor olmasa gerekti.

Kapı kolunun çevrildigini anlamıştım.Bu onun parfümü ne oldugundan habersiz oldugu icin içeri yavaş adımlarla girdi.Sesleniceğini anladigim da sesini duymamak için ellerimi serttçe kulaklarıma bastırdım. Gözlerinin yere çökmüş beni aradığından eminim.Kolumda elini hissettim.Odaya koşan başka ayak sesleri doluştu.Kolumdaki eliyle birlikte kokusu da gitmişti. Bunnynin çoktan tekrar içeri girmemesinden anladığım kadarıyla güvenlik onu götürmüştü.Kulaklarımdaki ellerimi sedyeye bindirilene kadar çekmedim.Zorla da olsa sedyeye bindirilip acil yardım odasına getirilmiştim.Odaya girince ağlamayı kestim.Sadece sık nefes alıyordum.Doktorların birazdan acil bir durum olmadığını anlayıp beni geri göndereceklerinden adım gibi emindim.

Gerekli bir kaç ölçümü yapan doktorlar önemli bir şey olmadığını anlayıp sakinleştirici iğne yapıp gittiler.Ağlamanın ve sakinleştiricinin verdigi etkiyle daha fazla dayanamayıp uyuyakaldım.

Uyandığım da ilk gördüğüm şey yatağımın yanında ki sandalye de oturan hemşire Jennydi.Onunla aramızda farklı birşey vardı.Beni sevdiğini biliyordum. Sadece çok sevgisini gösteren biri degildi.Ama ben onun çok iyi biri oldugunu biliyorum. Su bardağına uzandığım da hafif kapanan uykulu gözlerini bana çevirdi.Almak istedigim bardağı bana uzattı.

-Demek uyandın.Uzun zamandır hiç birşey yemiyor içmiyordun böyle olacagi belliydi.Uzun zamandır kriz geçirmemiştin, gerçi bu onlardan biraz farklıydı da neyse. Artık sevinebilirsin senin şu çoçuk gelmiş.Sabahtan beri yanındaydı.Birşeyler yemeye gönderdim.Dur hemen çağırıyorum.

Yerinden kalktığında ne yapacağımı bilemeyip koluna sarıldım.

-Ne oldu ? Merak etme hemen gelirim bişey olmaz.

Kolunu çekmeye çalıştıysa da bırakmadım.Kalem kağıt getirmesi için yazma işareti yapıp anlamasını umdum.

-Yazmak.Hım.He tamam kalem kağıt diyorsun getiriyorum bekle.

Hızla odadan çıktı.Lütfen bunny gelmesin lütfen. Kapı açıldı. Oh çok şükür hemşire Jenny.Getirdiği not defterini ve kağıdı bana uzattı. Yatakta doğrulup yazmaya başladım.

-Ben iste-yene kadar onu be-nim yanıma yak-laştırma! Tamamda neden sen beklemedin mi kaç gündür yemeden içmeden bu çocugu?

Daha fazlasını anlatmak istemediğimi belirtecek şekilde sadece lütfen yazdım.Sıkıntıyla nefes verdi.

-Tamam onu görmek istemediğini söylerim.

Cevap olarak nazikçe gülümsedim.Oda kalemi kağıdı alarak odadan çıktı.

Derin bir nefes aldım.Uzun süre onu görmicem.Çokta önemli değil zaten.Ben kimsesizliğe alışkınım iki günlük yabancının yokluğu bana koymaz gibi desteksiz cümleler atsamda içim parçalanmıştı.Sevgilisi olabilirdi.Onunla gülüp eğlenebilirdi.Ve bende bu arada ölebilirdim.Herşey olması gerektigi gibi. Şu işe bak cam parçalarımı çekip almak isteyen adam içimi tuzla buz ediyor.Hep böyle midir hayat ? Azıcık mutlu olduk diye bir ömür mutsuzluga neden hapseder bizi? Mutlu olmayı haketmeyen milyonlarca insan varken nedir bu mutluluğa hasretimiz ? Neden bu kadar sarsıldığımı bilmiyorum. Ona aşık degilim bundan eminim. Sadece- bilmiyorum işte iyi hissettiriyordu.Aşık olalım, her yere beraber gidelim, herşeyi beraber yapalım, çok mutlu olalım diye hayallerim yoktu ki benim. Benim gibi bir ruh hastasıyla aynı pencereden baksa yeterdi.

Olsun. Sessiz kız olmayı seviyorum ben. Sadece dolu oda diye tanınmayı seviyorum. Kimseye ihtiyacım yok.
Bir iyimser cümle daha kurmaya çalışırsam kusacağım...

NOT: Bidaki bölüm Bunny'nin ağzından olucak.

OKUDUĞUNUZ İÇİN ÇUVAL DOLUSU TEŞEKKÜRLER...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 07, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sessiz KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin