XIV.Bölüm

103 8 3
                                    

Sabah alarmımın çalmasıyls uyanıp soğuk bi duşa girdim. Bugün önemliydi çünkü büyük bir firma ile görüşmemiz vardı. Aslında sahipleri binevi bizi görmek istemiş. Onların ekmeğini hep Larry yemiş, onların emeğini, kısacası sömürgeleştirmiş onları. Uzun süre Larry'den korkmuşlar. Şuan öldü ve bizi görmek istediler bu sebeple. Görüşeceğimiz firmanın adı" Valsy". Valsy aslında kurucularının soy adı. Duyduğuma göre kurucusun 2 kızı 2 oğlu varmış. Aslında 3 oğlu varmış fakat ölmüş. Ölme nedeni "Corey Swen" adlı kişiymiş. Bu adamı ilk defa duyuyorum fakat iyi biri olduğu söylenemezmiş.

Kahvaltıda Madi ve ben mısır gevreklerimizi bitirdik ve kapının çalmasıyla çıktık. Geldiğimiz yer çok büyük bir malikane. Gerçekten çok güzel görünüyordu. İçeri girmek için kapıya vardığımızda saçları yarım at kuyruğu şeklinde sarışın ellerinde kemik dövmeleri olan bi adam bize kapıyı açtı.

X: Hoşgeldiniz. Selam Mick, selam ikizler selam Thomson ve sende Madison olmalısın. Görmeyeli çok büyümüşsün. Beni hatırlamayabilirsin.

Madi'ye baktığımda şaşkın gözlerle adama bakıyordu.

X: Kendimi tanıtayım Ben Joey Valsy. Burda olmanız bizlere şeref verir.

Madison: Joey amca? Seni tabikide hatırlıyorum. Sadece çok değişmişsin. En son gördüğümde saçların siyahtı.

Joey Valsy: Evet o zamanlar değişik tarzlar deniyordum. Hatılamana çok sevindim. Çocuklar seni gördüğünde çok sevinecekler.

Madi'nin suratında kocaman bi gülümseme vardı. İçeri girdiğimizdeMick amca ve Joey Valsy başka bir yer ebiz başka bir yere geçtik bizi kapıda 2 tane uzun boylu biri uzun kıvırcık saçlı diğeri kumral uzun saçlı iki oğlan ve biri kızıl saçlı diğeri sarışın iki kız bizi karşıladı. Onlarla tanıştıktan sonra içeri geçtik. Madi onları hatırlatmıştı onlar eski çocukluk arkadaşları. Kızıl saçlı kız Lori( TWD fanlarının en sevdiği kişinin adı(!)🧐) Sarışın olanın adı Liz, kıvırcık saçlı çocuğun adı Sam diğer uzun saçlının adı Jay. İçerş girsiğimizden beri Madi onlarla konuşuyordu ama birşey dikkatimi çekti. Şu Lori denen kız sürekli Bill'e bakıyordu. Aşırı sinirlenmiştim. Bill'e konuluyor olmamıza rağmen elini tutarak konuşmak istediğim için elini tuttum. Kızın yüzü düştü. Çok sinir bozucu birine benziyor şu Lori.

Bill'in bakış açısı

İçeri girer girmez Ruby'nin yanına oturdum. Gözüme çarpan şeylerden biri şu Sam denen eleman benim sevgilme bakıyordu. Sinirime gitti. Fark ettiğimde Ruby'le konuşuyorduk sonra Ruby bi anda elimi tuttu. Bu kızı seviyorum.

Tom'un bakış açısı

İçeri girdiğimizden beri Madison onlarla konuşuyor ve Jay isimli şahıs ona yaklaşmaya çalışıyor. Çok sinirlendim. Yeterince belli ettiğimi düşünüyorum.

Ruby'den devam

Bi anlık gözüm Tom'a kaydı ve gözünden alevler çıkıyordu. Kollarını bağlamış şekilde Madisonun yanındaki Jay denen çocuğa bakıyordu. Madi'yi kıskandığını Bill ile anladık sonrasında Liz denen kız konuşmaya başladı.

Liz: Biz Madi'yi gördüğümüzde sizle tanışmayı unuttuk isimleriniz ne?

Ruby: Ben Ruby Thomson.

Bill: Ben Bill Kaulitz.

Tom: Ben Tom Kaulitz Bill'in ikiziyim.

Sam: Bir saniye sen Larry ve Willamı öldüren kızsın.

Ruby: Şey evet ben öldürdüm.

Bill kolunu omzuma attı ve konuştu.

Bill: Sevgilim hepimizin intikamını aldı onunla gerçekten gurur duyuyorum.

AAAAAA bi anda söylenir mi. Çok utandım. Kesin yanaklarım kızardı. Bill'e bakttım ve bana o sıcacık gülümsemesiyle bakıyordu. Sonrasında Mick amca ve Joey Valsy içeri geldi.

Mick amca: Gençler hadin gidiyoruz.

Joey Valsy: Ruby sen misin?
dedi bana bakarak. Nedense çok gerildim.

Ruby: E-evet benim.

Joey Valsy: Sana çok teşekkür ederim bunca zamandıe hayatımı zehir eden ve karımı ellerimden alan adamı ortalıktan kaldırdı  hakkın ödenmez kızım.

Ruby: Böyle insanların daha çok bulunduğu dünyada benim yaptığım çok ufacık birşey efendim sizin içinizi bi nebze rahatlatabildiysem ne mutlu bana.

Joey Valsy elimi sıktı. Adamın gözündeki o samimiyetle beraber oluşan o üzüntüyü gözlerinden görebiliyordum.

Arabaya doğru gittik Georg ve Gustav arabadaydı. Tom ve Madi yan yana oturdular fakat Tom biraz sinirliydi. baktığımda Madi ona soruyordu.

Madison: Tom sorun ne?

Tom: Hiç birşey.

Madison: Hadi Tonmy noldu söylee.

Tom bi anda gülümsedi. Tommy demesi hoşuna gitmil olmalı. Sonra Madi yanağından öptü.

Gustav: Abow napıyor öyle burda aile var.
deyip Georg'un gözünğ kapattı.

Hepimiz kıkırdadık. Bi anda Tom Madi'nin dudağına yapıştı.

Gustav: AAAAA napıyor öyle Georg annem bakma.

Ruby: Ooooooooo

Madi utanmış gibi duruyordu ama yüzünde kocaman gülümseme vardı.

Yola koyulduk bu sefer gideceğimiz adam pisliğin teki hemde gerçek bir pislik. Kadınları pazarlayan ve onları öldüren bi şerefsizin yanına gidiyoruz
" Corey Swen"

Gerçekler / Tokio Hotel / Bill KaulitzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin