Manjiro kedinize bakıyordu.
İlgilenmekten bahsetmiyorum, çatık kaşlarıyla kedinize en soğuk bakışlarından birini vermeye çalışıyordu.
Ama küçük tüy yumağı usulca ona sürtündü. Mikey'in gözlerinde kalpler oluşmaya başlamıştı ki-
Senin onun yüzünden burada olmadığını hatırladı. Manjiro tam evine geldiğinde kedinin mamasının bittiğini ve evde rahat etmesini söyleyerek aceleyle evden çıkmıştın.
Sizinle olan kucaklaşma vaktini boşa harcıyordu bu kedi.
Tabii onu ortadan kaldıramayacağını biliyordu..
Kapıyı anahtarınla açtın, içeriye adımladın ve elindeki mamayla mutfağa geçtin. Arkanda eve girer girmez hemen dibinde biten Mikey vardı.
Sen tezgahta mama kabını doldururken, tezgaha sırtını yasladı, sana bakarken kollarını göğsünde çarprazladı.
"Sanada merhaba Mikey."
Kaşlarını çattı. Sizi kollarınızdan tutup tezgaha oturttu, tabii önce mama kabını kenara itti. Boylarınızın eşitlenmesiyle kollarını tezgaha, senin iki yanına yerleştirdi ve yüzündeki somurtmayla sana baktı.
"O kediden kurtulmalısın. Sen yokken beni kaç kere tırmalamaya çalıştığını bir bilsen.."
Size köpek yavrusu gözlerini verdi, ama işe yaramayacağını biliyordu. Tezgahtan sallanan bacaklarından biriyle sağ bacağını tekmeledin. Tezgahtan inip mama kabını yerine koydun, kedin zaten oradaydı.
"Ah aşkım?! Az önce beni tekmeledin mi?"
Ona yan yan baktın.
"Bugün değişik birşey mi yedin? Çok aptalca konuşuyorsun."
Manjiro bu sefer cidden üzülmüş şekilde oturma odasındaki kanepeye attı kendisini. Arkasından gitmeden önce poşette, onun için aldığın dorayakileri çıkardın.
Koltukta arkası sana dönüktü, bir elinle arkadan boynuna sarıldın ve kulağına fısıldadın.
"Özür dilerim Manjiro.."
Kendini sizin kolunuzdan kurtardı ve koltuğun diper tarafına gitti. Elinizdeki tatlılarla yanına gittiniz ve masaya koydunuz.
"Sanırım şuan onları bile istemiyorsun.."
Koltuğa oturarak dizlerinin üstüne çıktın, yanağına doğru yaklaştın. Kendini geri çekti.
"Yanak kurtarmaz şuan seni."
Sana kötü kötü bakarken kıkırdadın ve dudaklarına kısa ama sıcak ve tatlı bir öpücük bıraktın.
Öpücükte morali yerine geldi ve beline sıkıca sarılıp kafasını göğsüne gömdü. Sen ise bu haline gülümseyip saçlarıyla oynamaya başladın.
"Minik bir bebek gibisin.."
Kızardığı için göğsüne biraz daha sokuldu, onunla alay etmeni istemedi.
"Benim bebeğim tatlılarını yemek ister mi? Yoksa ona ben mi yedirmeliyim?"
Manjiro sırıtarak kafasını kaldırdı, yüzünde hala hafif bir kızarıklık vardı.
"Küçük bebeğin kendisi yiyebilir."
Seni koltuğa itip uzanmanı sağlarken söylediği son tatlı şeyler bunlardı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Manjiro Sano | Masterbook♡
FanfictionManjiro Sano headcanon, tepki ve one-shotları için masterbook. ☆ ♡Tokyo Revengers zaten şiddet konulu bir anime, manga olduğu için o konuda uyarı koymaya gerek duymuyorum. ♡Smut içerebilir. ♡Yandere davranışları içerir.