YİĞLİZ AŞKI🤍🤍

LİZGE NİN YARASI

YİĞİTTEN
Bir anda cihanın bizi basmasıyla sabır istercesine bakış attım.
" oooo gençler Allah mutluluk versin " dedi.
" oğlum insan bi izin ister ya " dedim.
" merhaba cihan " dedi lizge.
" Selam lizo, bak görüyor musun nasıl karşılıyor beni canım yenge.."
Cihanın bunu demesiyle hızla Kaş göz işareti yaptım.
" eeee canım arkadaşım dicektim.
Kankim benimm" diyip lafı kıvırmaya çalıştı. Bende sıkılmış şekilde konuştum.
" ne var cihan ne istiyor sun ya "
" ne o Rahatsız mı ettim"
" evet ettin "
" hahaha şakacı yigido seni, neyse ben sizi tutmiyim size afiyet olsun " Diyip gitti.
" eee nerde kalmıştık, en son özlem bitmiyor demiştik " diyip tam öpeceğim anda lizge kendini çekti.
" evet özlem bitmiyor zor, ama yalnış bir adım atmayalım dikkatli olalım.
Ayrıca öpüşmemiz gereken bir durum varsa sen değil, ben seni öperim, o an karşılık verebilir sin. Onun dışında kafana göre davranmak yok " dedi.
" anlaştık patron, seni eve bırakim mi ?"
" yok ben kendim giderim "
" tamam ama eve geldiğinde mesaj at merak ederim seni "
" peki tamam, bugün için teşekkür ederim herşey çok güzeldi" diyip yanağımdan öptü ve devam etti.
" böyle kuru kuru laflar etmek yerine seni  öperdim ama bugünlük yeterli "
Diyip gitti.

YAZARDAN
Yiğit ve lizge bir hafta boyunca çok mutluydu.
Yiğit artık sakinleşmeyi öğrenmiş,
Lizge ise biraz kilo almaya başlamıştı.
Çünkü çok zayıftı, artık iştahı eskisi gibi olmuştu, beslenmesine dikkat ediyor du.
Çiftin hayatı yolunda gitmeye başlamıştı,
Lizge, artık hayatın da yiğitten başka kimsenin olamayacağı nı anlamıştı.
Artık sadece yiğite ait olmak istiyor du.
Lizge bugün çok büyük bir adım atacaktı, yigiti evine çağıracak tı,
Ama gece vakti olduğu için durum tehlikeliydi. Ama bir yandan da çok özlüyor du, gündüz çalışıyorlardı ve rahat olamıyorlar dı, dışarıda da buluşamazlar dı. Evde olduklarında ise
İleriye gitmeye hazırdılar.
Ama onlar mutluyken, onları mutsuz görmek isteyen ikiliden habersizler di.

YİĞİTTEN
Çok heyecanlıydım çünkü lizge beni kendi isteğiyle evine çağırmıştı.
Çok mutluydum, ve onu çok özlüyordum.  Salonun ortasında bir ileriye bir geriye gdiiyor dum,
Heyecan dan kafayı yemek üzereydim.
Acaba bu gece ileriye gidebilirmiydik,
Lizge izin verir miydi.
" offf yiğit oğlum kendine gel, Sanki ilkiniz bir dur " dedim kendi kendime.
Gidip önce duş aldım sonra üstüme
Lizge nin bana en çok yakıştırdıgı
Renk te bir beyaz pantolon ve üzerine beyaz bir tişört giydim. Saçımı düzelttim. Ve son olarak da lizge yi deli eden kokusuna bayıldığı parfümümü sıkıp çıktım. Giderken çiçekçiye uğraşıp bir demet papatya aldım.
Lizge nin evine geldiğimde hızla kapıyı çaldım, lizge beni gördüğün de bir kaç saniye baştan aşağıya süzdü ve sonra sarıldık. Lizge burnunu boynuma yaslayıp bir kaç saniye kokumu içine çekti. Ayrıldığımız da konuştu.
" hoşgeldin sevgilim " dedi.
" hosbulduk bitanem " dedim.
" eee gözüm yollarda kaldı,
Çok özledim seni " dedi.
" ben seni görmek için dakikaları saydım" dedim Ve kocaman papatya demetini uzattım.
" bunlar senin için" dedim.
Gülümseyip konuştu.
" teşekkür ederim hayatım.
Sen geç salona ben bunları vazoyu koyup geliyorum " dedi ve gitti.
Bende salona geçip oturdum,
Lizge de sonra elinde iki tane kahve bardağıyla yanıma gelip oturdu.
Çok yakındık yine.
Lizge ellerini saçlarım da gezdirmeye başladı, omzumdan öptü.
Bende lizge nin başını kaldırıp yanağımı okşamaya başladım. Sonra lizge kucağıma girdi. Bende yanağını severken konuştum.
" aşkım bişey sorabilir miyim?"
" sor tabi aşkım ne istersen "
" ben bir fotoğraf görmüştüm ya hani,
Biri genç biri de küçük iki tane çocuk.
Onlar kim?"
" abim ve kardeşim " dedi.
" nerdeler peki ?" Dedimn
" kerem, yani kardeşim, üvey ama annemle birlikte yaşıyor " dedi.
" peki annen ile baban ayrı mı?"
" evet ben on iki yaşımdayken ayrıldılar"
" peki abin öz olmalı, o niye yanında değil" bunu dememle lizge nin gözlerinden usulca yaşlar akmaya başladı. Neden ağladığına anlam veremediğim için yüzünü ssvip konuştum.
" lizge güzelim ben
Kötü bişey mi söyledim"
" hayır ben sadece abim derken, rahmetli abim demeyi unuttum "
Lizge yi kendime çekip saçını okşamaya başladım.
" başın saolsun aşkım, ben seni üzmek istemedim"
" saol aşkım, hayır sen beni üzmedin,
Hem ben senin yanında üzülmem ki" dedi.
" ilk defa geçmişimiz hakkında konuştuk" dedim.
" evet ama bişey fark etmedin mi ?" Dedi.
" neyi fark etmedim mi ?" Dedim.
" bu konular bizi Birbirimize daha fazla yakınlaştırdı, Birbirimizi güvenmeye başladık, birbirimizin hayatında bir parça olduk." Dedi.
Bende lizge nin yüzünü kendime çevirip bana bakmasını sağladım, sonra elimle
Kolunu yukarıdan aşağıya doğru okşadım. Yüzünü sevip konuştum.
" sen bir parça değilsin. Sen benim canımsın, hayatımın anlamısın,
Sana aşığım " dedim. Bunu dememle lizge nin gözleri doldu, dediklerim den etkilendiği ni anlamıştım.
Gözlerindeki yaşı silip konuştum.
" şşşt lizge bana bak, bundan sonra ağlamak yok hep gülücez. Tamam mı güzelim".
" seni çok seviyorum aşkım " diyip uzun uzun dudaklarıma bakmaya başladı.
Bende onun dudaklarına bakmaya başladım. Sadece bir işaret bekliyordum.
Lizge parmaklarını dudaklarım da gezdirmeye başladı, Bende dudağımdaki parmaklarını alıp usulca öptüm.
Sonra bana daha çok yaklaştı.
" sende seni çağırdığım zamandan beri
Bu anımı bekledin benim gibi " dedi.
" hiç hayal edemeyeceğin kadar çok " dedim. Bunu dememle mümkünmüş gibi daha çok yaklaştı, ve Fısıltı şeklinde konuştu.
" tüm gün heyecandan uyuyamadım.
Rüyalarıma girdin, her ne kadar sınır koysam da engel olamıyorum.
Ne kendime nede sana " dedi.
Bende gülüp burnundan öpüp konuştum.
" biz aynı rüyalarımı görüyoruz acaba,
Bu kadar mı aşığız " dedim.
Bunu dememle gülümseyip kendini iyice bana yapıştır dı. Bu yakınlık bana kafayı yedirmek üzereydi, deli gibi dudaklarına bakmaya başladım.
Sonra bir anda dudaklarını dudaklarıma sürtüp konuştu.
" bu sefer sen öp beni "
Lizge nin bunu demesiyle mutlu olup hızla dudaklarına yapıştım.
Birbirimizi deli gibi öpmeye başladık.
Ben lizge nin alt dudağını sömürürken,
Oda benim üst dudağımla uğraşıyor du.
Büyük bir arzuyla öpüyor du Beni.
Ben tam çekileceğim anda dudaklarımda lizge nin yavaşça bıraktığı ısırıkları hissediyor dum.
Daha fazla öpmemi istiyor du,
Bende yeniden elimi lizge nin beline yerleştir dim. Son kez uzun ve içten şekilde öpüp çekildim.
" seni sabaha kadar sıkılmadan öpebilirim, hem de daha fazlasını istemeden. Sen ilk önce emin ol, çünkü çok hassas konular açtık.
Bu sefer ben durdurdum bu anı,
Ama inan ki bende seni deli gibi istiyorum " dedim. Bunu dememle duygulanıp, usulca sarıldı, sonra kokumu içine çekip konuştu.
" yiğit?"
" efendim aşkım "
" başka bir gün kalıcam diye söz verdin.
Bu gece yanımda kal bir yere gitme "
Başımdan öpüp konuştum.
" gitmem " dedim.
Sonra kahvemizi içip saatlerce güzel bir sohbete daldık.
Lizge kucağımda uyuya kalınca, nazik bir şekilde kanepeye yatırıp üstünü örtüp bende yanına uzandım.
Sonra birlikte sabaha kadar mışıl mışıl uyuduk.
Sabah uyandığımız da sarmaş dolaş haldeydik, ben çoktan uyanmış, yanımda adeta küçük bir bebek gibi uyuyan sevgilimi izlemeye başlamıştım.
Lizge dakikalar sonra dediğim gibi aynı bir bebek edasıyla yavaşça kıpırdamaya başladı, sonra başını göğsüme sürtüp  zeytin gözlerini açıp bana usulca gülümsedi.
" günaydın prensesim "
" günaydın aşkım. Biz burda mı uyumuşuz " dedi.
" evet kucağımda uyuya kaldın, aslında odana götürecektim ama seni uyandırmaktan korktum.
Çünkü mışıl mışıl uyuyordun ve çok güzel görünüyor dun " dedim.
" çünkü yanımdasın. Biliyor musun biz küsken ben hiç uyuyamıyor dum.
Hep kabuslar görüyor dum, sürekli ağlıyordum " dedi. Alnından öpüp konuştum.
" söz veriyorum bir daha bunları yaşamicaz, hep geçmişte kaldı.
Bundan sonra benim güzel sevgilim hep gülecek " dedim, ben bunu dememle dudağımdan küçücük öptü.
" aşkım hiç kalkmasak olur mu?" Dedim.
" olmaz tabikide çünkü işimiz var,
Ayrıca bugün sen çok dolusun " dedi.
Bende lizge yi belinden tutup iyice kendime çekip konuştum.
" sen benim programlarımamı bakıyorsun. Sen sevgiline dikkat mi ediyorsun haa, yerim seni " dedim.
" hayır sen, sana kendi ellerimle yapacağım sucuklu yumurta yı yiceksin,
Beni değil. Ayrıca evet bakıyorum, ne var en doğal hakkım " dedi.
" bak bak sevgilim bişey demedim, çok hoşuma gitti. Hem sucuklu yumurtayı da
Seni de yerim ben sıkıntı yok " dedim.
Sonra beni öpüp kalktı.

ATAKANDAN
Eylül ile karavanda oturup konuşuyorduk.
" Eylül sen yiğit ile sahneni oynarken fazla temas kurmaya çalış.
Bende o sırada lizge yi oraya getiricem "
Dedim.
" tamam ama, bozulmazsa " dedi.
" kızım bir dur istediğimiz bu değil,
Lizge şimdilik şüphelenecek " dedim.
" madem yiğit sakinleşti, lizge yi kışkırt diyorsun " dedi.
" onun sakinleştiği falan yok,
Ben onu bozmasını bilirim "
" ne yapacaksın?"
" yiğite yakın olucam, lizge iyi niyetimin
Farkında olucak. Ama sonra yiğit le baş başa kaldığım da beni dövmesini sağlayacağım " dedim sırıtıp.
Eylül de aynı şekilde sırıtıp Konuştu.
" bu sayede lizge bir daha yüzüne bakmayacak. Bu bardağı taşıran son damla olucak " dedi.
" aynen öyle canım " dedim.
" peki sonrası " dedi.
" sormasını da sen bilir sin.
Sonuçta yiğit tek olucak, gösterirsin artık marifetini " dedim.
Sonra eylül kahkaha atıp konuştu.
"Ya atakan cım, yiğit senin ağzını burnunu kırarsa ne yapacaksın?" Dedi.
' hahaha valla çok komik, kaç kere denedim ama sonuç iyi olmadı,
Olan lizge ye oldu, böylece bu şekilde ben zarar görmüş olucam.
Hem o değil ben iyi olucam " dedim.
Eylül de yüzünü buruşturup konuştu.
" ya atakan sen bu kızda ne buluyorsun cidden" dedi.
" sana fazla yüz verdim galiba kalkıyorum "
" yaaaaa alınma yaaa atooo " dedi arkamdan...

YİĞİTTEN
Lizge ile birlikte sete geldik.
Herkes işin de gücündeydi.
Benim de bugün Çekimlerim erken bitmişti, ama gece setim devam edecekti.
O yüzden biraz dinlenmek için Karavana geçtim, elime kitabımı alıp okumaya başladım, O sırada telefonum çalmaya başladı.
Güzeller güzeli biricik kardeşim arıyor du. Ben telefonu açarken lizge içeri geldi yanıma otur du, bende kolumu omzuna atıp kendime çektim.
" efendim abiciğim"
" alo abi nasılsın?"
" iyiyim canım, sen nasılsın evdekiler nasıl annem falan "
" herkes iyi abi, seni çok özledim.
Valla ben seni arayıp sormazsam aklına gelmiyorum "
" o nasıl söz abiciğim işten dolayı fırsatım olmuyor, bende seni çok özledim " dedim.
" tamam abicim, Ha bu arada doğum günüm ertelendi ama iptal olmadı geliyor sun değil mi ?"
" ya kızım gelicem dedim ya, abi sözü verdim. Sen sadece bana zamanını yerini söyle, o zaman ne işim varsa iptal edip geleceğim "
" tamam canım abicim o zaman benden haber bekle, hadi öptüm seni "
" Bende çok öptüm seni " diyip kapattım.
Lizge bana bakıp sadece gülümsüyordu,
Bende göz kırpıp konuştum.
" ne oldu ?"
" çok tatlı bir abisin, Ece değil mi ?"
" evet "
" sık sık görüşmüyor musunuz?"
" benim işim onun da okulundan dolayı fırsatımız olmuyor, ama bir şekilde vakit Geçiriyoruz "dedim.
Bir anda lizge nin yüzünün düştüğünü fark ettim.
" bebeğim niye yüzün Düştü?"
" bana abimi hatırlattın, bizde birbirimize çok düşkündük, ona çok benziyor sun.
Biliyor musun oda senin gibi beni herşeyden koruyor du, benim için korkuyor du, her ağladığım da bana sarılıyordu. Onda hissettiğim güveni sende buldum. O yüzden sen gidince perişan oluyorum yiğit. Demekki bende hayatımda yaşadığım kötü şeylerin tekrarlanmasından korkuyorum".dedi
Lizgeye sarılıp konuştum.
" ben seni asla bırakmayacağım "
" yiğit bana bi söz verir misin ?"
" emret sultanım " diyip elinden öptüm.
" her zaman kardeşinin yanında ol"
Bunu demesiyle ona hayran hayran baktım, sonra dayanamayıp dudağından öptüm.
" sen gerçek bir meleksin, gerçek olamazsın " dedim.
" gerçeğim, senin tek gerçeğinim"...

yeni bölüm geldiiiii