İkili şokla kapıdan giren kıza bakıyordu. Yeji de şaşkınlıkla Seungmin'e bakıyordu.
"Hyunjin sen ayrılmamış mıydın şundan?"
Hyunjin bakışlarını kızdan çekip Seungmin'e döndü. Seungmin de aynı şekil Hyunjin'e döndü. Birbirlerinin gözlerinin içine bakarken Seungmin gözlerini çekip zorlukla konuştu.
"Hyunjin... Sen.."
Hyunjin zorlukla yerinden doğrulup kapıya doğru yürüyen Seungmin'in önüne geçip onu tutmaya çalışıyordu.
"Seungmin, ben de bilmiyorum ne olduğunu."
Seungmin durup bağırmaya başladı.
"HYUNJİN NEYİNİ BİLMİYORSUN?... BENİ KANDIRDIN. ASLINDA APTALLIK BENDE. KIZ KAPIYI GECELİKLE AÇTI. BEN NE YAPTIM? SENİNLE OLMAYA DEVAM ETTİM APTAL GİBİ.."
Hyunjin'e doğru birkaç adım atıp aralarındaki mesafeyi azalttı. Seungmin , Hyunjin'in gözyaşlarını silmek için kaldırdığı ellerini itip neredeyse duyulmayacak şekilde konuşmaya başladı.
"Seviyorsun sandım, bir aptal gibi seviyorsun sandım... Ama iyi oldu böyle olması. Anladım nasıl bir şerefsiz olduğunu. Umarım ki hiç mutlu olmazsın."
Eliyle Hyunjin'i omzundan itip evden çıkıp gitmişti Seungmin.
Hyunjin ise kendini yatağın kenarına bırakıp başını elleri arasına almıştı. Seungmin'in söyledikleri kafasında dolanıyordu. Sevdin sandım demişti. Sevmişti, Hyunjin. Çok sevmişti. Ama biricik bebeği sevmediğini söylemişti. Umarım ki hiç mutlu olmazsın deyip gitmişti.
"Hyunjin, Sevgilim iyi misin?"
Hyunjin duyduğu cümleyle sinirle yerinden doğrulup bağırmıştı.
"ÇIK EVİMDEN HEMEN! SEN BURAYA NASIL GİRDİN?"
"Hyunjin, oğlum ne bu sesler?"
Duyduğu sesle Yeji'nin nasıl eve girdiğini anlamıştı, annesiydi Yeji'yi eve alan.
"Anne, sen ne yapmaya çalışıyorsun? Seni uyarmamış mıydım?"
Annesi tekli koltuğa oturup elindeki kahvesini yudumlarken sakin bir şekilde konuştu.
"Senin için uygun olan kişi Yeji. Baksana bir güzelliğine."
"Anne, karşında o küçük çocuk yok artık. Neden Yeji'yle evlenmemi istediğini biliyorum. Ama ölürüm de bu kızla evlenmem. Anladın mı? Ne yaparsan yap ben Seungmin'le olucam."
Annesi ortama samimiyet barındırmayan bir kıkırtı bırakıp konuştu.
"Sence Seungmin bu saatten sonra sana döner mi?"
"Döner, dönecek."
"Sanmıyorum oğlum."
"Çık evimden ikiniz de, hemen."
Annesiyle Yeji odadan çıktıktan sonra kapıyı kilitlemiş. Tekrar kanayan yarasıyla ilgilenmeye başlamıştı Hyunjin. Yarasını az çok hallettikten Seungmin'i defalarca aramış, defalarca mesaj atmış ama bir dönüş alamamıştı. Uzun zamandır ilk defa gelen gözyaşlarını sinirle silip, şoförlerinden birini Seungmin'in evine göndermişti. Takip etmesi için. Birkaç gün rahat bırakacaktı güzelini.
.
.
.Kısa bi bölüm oldu. Ve hep öyle olacak galiba.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
Hyunmin'le kalın♡.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
your body language speaks to me || hyunmin
Fanfic"Seungmin ben de bilmiyorum ne olduğunu." Seungmin durup bağırmaya başladı. "Hyunjin neyini bilmiyorsun? Beni kandırdın.... Aslında aptallık bende. Kız kapıyı gecelikle açtı. Ben ne yaptım?Seninle olmaya devam ettim aptal gibi."