GAP : Eternity

Bölüm 16 [Tee]

Tee ve Yuki'nin beklenen günü geldi çattı. Bugün ben de gelinin nedimesi olarak görevliyim. Düğün teması beyaz ve mavi. Tee'nin arkadaşları beyaz temalı elbiseler giyerken, ben de Yuki'nin yanında mavi bir elbise giyiyordum. Elbise çok güzel dikilmişti.

Khun Sam, 3'te benimle birlikte makyaj ve saç yapmak için otelde beni bekledi. Bugün beyaz bir elbise giyinmiş ve kısa saçlarını boynuna kadar salmıştı. O, evin önünde ayakta dururken, o elbisesiyle zarafetini takdir ettim. Ancak bu hislerimi göstermek istemiyordum. Onun ne giydiğine bakılmaksızın, benim için her zaman güzel görünüyordu.

"Çok bekledin mi?" diye sordum, kapıya sırtı dönük şekilde duran Khun Sam'e. Khun Sam döndü ve benden başımdan ayağıma kadar baktı. Konuşmasa da gözlerindeki ifade beni etkiledi.

"Hayır, tam zamanında geldin," dedi.

"Teşekkür ederim."

"Ve çok güzelsin."

"Oh."

"Ve güzelsin."

"Teşekkür ederim."

"Güzel."

"Hah?"

"Güzel de."

Sonunda ne istediğini anladım.

"Sen de güzelsin."

"O zaman arabaya binelim."

İşte istediği buydu, ona nazikçe iltifat etmemi istemişti.

Arabada sessizce oturduk. Pahalı motorun gürültüsü eşlik ediyordu. Çünkü birbirimize aşık değiliz, pek konuşmuyorduk. Ancak sessizlik, Khun Sam'in konuşmaya başlamasıyla bozuldu.

"Hadi şimdi konuş."

"Ne?"

"Çok sessiz."

Beklediğim gibi, atmosferin kasvetli olmasını istemiyordum, ama ne hakkında konuşacağımı bilemiyordum. Beş yıl önceki alışkanlık ve davranışları geri dönmüştü. Sanki hayatına girmişim ve onunla eve dönme konusunda karışık hisler yaşatıyordum. Bir an düşündüm ve Khun Sam'i düşündüm, bana olan sevgisini hatırladım.

"Beni böyle takip etmekten sıkılmadın mı?" diye sordu bana baktı ve iç çekti.

"Neden sıkılayım? Sen benim kız arkadaşımısın. Bu benim görevim," dedim.

"Bu senin görevin değil. Kız arkadaş olmak sadece bir statüdür. Sadece birbirimize sevgi ve güven vermemiz yeterli, diğer her şey kendiliğinden olacaktır. Kendini fazla zorlamana gerek yok."

"Hayır. Gerçekten istiyorum."

"Yani, ben senin kız arkadaşın olduğum için sen bunu bir görev gibi mi kabul ediyorsun?"

"Evet, öyle... Ama bu kadar değil. Ben bunu kalbimle yapıyorum."

Verdiği cevap yeterince beni güldürdü. Söylediklerinin gerçekten kalbinden geldiğini hissediyordum. Normalde olduğundan cesurdu. En azından bir ilerleme kaydediyorduk, bir seviye daha yükselmiştik.

"İki kadın arasındaki evlilik sana tuhaf gelmiyor mu?" Khun Sam birdenbire sordu.

"Hayır, neden tuhaf gelsin? Aşk aşktır, sadece heteroseksüel çiftler gibi aynı haklara sahip olmak istiyorlar."

"Niye evlilik yapılmalı?"

"Çünkü bu onlar için bir söz ve bir onurdur. Partnerlerinin gerçekten kendilerini sevip saydığına dair bir güvence sağlar. Örneğin, Tee gerçekten Yuki'yi seviyor, bu yüzden evlenmek istiyorlar. Aynısı bizim için de geçerliydi. Tee, Yuki ile hayat kurmak istiyor. Bu yüzden bizi bu unutulmaz günlerine tanıklık etmemizi istiyor."