GAP : Eternity

Bölüm 26 [Sonsuza Kadar]

Her şey o kadar hızlı gelişti ki, Khun Sam benden evlenmemi istediğinde neredeyse yetişemiyordum.

Plajdan döndüğümüzde hemen organizatörlerle iletişime geçti, terziyle görüştü ve aynı zamanda bir mekan kiraladı. Her iş yarın gibi bir şeymiş gibi hızla tamamlandı.

Khun Sam ayrıca tüm arkadaşlarını bir araya getirerek düğün davetiyesi kartlarını dağıttı ve düğün temasını anlattı. Erkekler gri giyecek, kızlar ise pembe giyeceklermiş.

"Anlaşılan Mon pembe giymeyen tek kadın olacak, bu oldukça benzersiz." Jim, düğün temasımızı duyunca dedi.

"Evet, ve Mon tüm kadınların önünde daha güzel görünecek, çünkü tek beyaz elbise giyen o olacak." Khun Sam dönüp bana göz teması kurarak dedi. "Sadece o gün pembe giyme, tamam mı?"

"O zaman Khun Sam da o gün pembe giyecek, senin için sorun olur mu?"

"Senin dikkatini çekmek istiyorum."

"Ben ön planda olmazsam da olur." Ben ve Khun Sam birlikte söyledik, ardından Khun Sam kıs kıs güldü.

Elini uzattı ve arkadaşı daha önce boğazını temizleyen kişiye aldırış etmeden dudaklarımı nazikçe ovuşturdu.

"Biraz rahatsız oldum, burada oturan herkesin zaten partnerleri var." Tee kollarını kavuşturdu, bize baktı ve yavaşça başını salladı. Kate, unuttuğumuz Tee hakkında konuşma fırsatını yakaladı.

"Bu sefer nasılsın?"

Kate sorduğunda, Tee kollarını çözmeyi bıraktı ve umutsuz bir şekilde yanaklarını şişirdi.

"Ümidim yok, o ikinci şansı bir daha elde edemem."

"Her şeyi yaptın mı?" Jim sordu.

"Elimden geleni yaptım."

"Çok acıklısın."

"En çok ayrılmak isteyen kişi sendin."

"O zaman kocamı terk ediyordum, bu yüzden arkadaşımın da ayrılmasını istedim. Şimdi kocamla barıştım, bu yüzden arkadaşımda barışsın istiyorum. Ama Yuki'ye yaptığınlar büyük bir olay. Onu aşağıladın ve incittin. Seni affetmemesi kabul edilebilir bir şey. Bak Sam, karısını evden kovduktan sonra geri kazanmak için gerçekten çabaladı..."

"Ekhmm." Jim'i susturmak için Khun Sam sessizce mırıldandı. Ben yanımdaki kadına dar bir şekilde baktım ve gülümsedim.

"Konuşmamı engelleme, söylemek istediklerimi söyleyeceğim."

"Hala senden hoşlanmıyorum, çünkü kocanı dans ettirdin, kasıkları önümde sallandı."

"Özür dilerim, ama o gerçekten iyi görünüyor, o kıyafetler içinde ve maske takarken, beli kızarmış. Pantolonunu çıkarıp önümde soyunduğunda pes ettim. Çekici görünmüyor mu?"

Jim, kocasını hatırladıkça yüzünde bir gülümsemeyle sordu.

Ve Khun Sam'ın iğrenmiş bir ifadeyle suratının burkulduğunu ve kusmak istediğini görebiliyordum.

"Ben kocandan daha çekiciyim."

"Oh, sıkıcı.." Kate onları kesip susturdu.

"Konuyu değiştirelim. Çok fazla vaktim yok, gitmem gerekiyor. Yani Sam, düğünün nasıl gidiyor?"

"Büyük bir düğün değil. Hafızamı kaybettiğim için, çok fazla insanı davet etmeyeceğiz. Sadece tanıdığım insanları ve birkaç tanıdığı çağıracağız. Sadece en yakın kişiler etkinlikte olacak." Khun Sam açıkladı. Ben sadece başımı salladım.