~°•Silvia Black•°~
~°• 2 Hafta Sonra•°~
"Bir daha tekrar et!"
"Karanlık Lord'la Evlenmeyeceğim!"
"Öyle Mi... Crucio!"
Acı içinde kıvranıyordum.
"Son kez soruyorum evlenecek misin?"
"HAYIR!"
"O zaman günah benden gider..."diyerek
Elinde hançerler yanıma geldi.
"Hayır hayır hayır lütfen..."
"Ben sana demiştim"
Dedi ve elindeki hançerle koluma yazmaya başladı çığlıklarımı umursamıyordu bile...
~
"Nerede bu Ölümlü..."
Dedi ve sonrasında.
"Bu çığlık seside ne böyle?"
Diyerek sese doğru gitmeye başladı. Tabi görünmez olmayı unutmamıştı.
Ses onu bodrum kata yönlendirmişti. Yavaşca içeriye girdi.
Gördüklerine şaşırmadı değil. Silvia yerde yatıyordu hemde kanlar içinde.
"Bir daha tekrar ediyorum Karanlık Lord'a itaat edecek misin? Onunla Evlenecekmisin?"
"H-hayır..."
"Öyle mi!"
"Hayır... Lütfen..."
Demesine aldırmadan sol koluna yine bir şeyler yazmaya başladı. Ve daha sonra elindeki hançeri oraya bîrakıp kapıdan çikarken son kez kızına bakıp.
"Kanıbozuk"diyerek gitti.
"Vay be Ölümlü..."diyerek genç cadıyı kucağına alarak odasına cisimlendi.
~
"Uyandın mı Ölümlü?"
"Senin ne işim var burada?"
"Bilmem seni ziyaret etmek istemişimdir ama gördüklerim hiç hoşuma gitmedi"
"Ne gördün...?"
"Ne görmem gerekiyorsa onu"
"Yani herşeyi..."
"O Voldemort deninlen kişi... Niye onunla evlendirmek istiyorlar seni?"
"O karanlık lord tüm safkanlar ona itaat eder, yandaşlarıda ölüm yiyenler ona itaat edenler beni ailemde ona itaat eden safkan ailelerden birisi"
"Niye sen? Senden başka safkan yokmu evlenecek?"
"Black'lerin Orion kısmı Slytherin'den geliyor Orionun annesi Cygnus'un annesinin kuzeniydi..."
"Yani?"
"Yanisi şu Karanlık Lord Slytherinin Varisi ben ve kardeşlerimde öyle Ben Hem safkan hemde Slytherin soyundan geldiğim için beni istiyor soyunun saf Slytherin olarak devam etmesini istiyor!"
"Peki evlenmezsen?"
"Kanıbozuk ilan edilip aileden atılacağım ve daha sonrada..."
"Öleceksin daha doğrusu... Öldürüleceksin..."
"Evet..."
"Aslına bakarsan ben sana kurtulmak için bir fırsat veriyorum"
"Ben sadece senin planının bir parçasıyım işin sonunda beni öldürmeyeceğin ne malum?"
"Ölmeyeceksin"
"Sana niye inanayım?"
"Çünkü öyle ölmeyeceksin"
"Umarım... Çünkü yaptıklarından sonra sana inanmam çok zor..."
"Ne yaptım ki?"
"Kardeşimi nerdeyse öldürecektin! Her gecemi kabusa çevirdin! Beni suda boğmaya kalktın bununlada yetmeyip beni kara göle attın! Ve ellerimi yaktın daha sayayım mı?"
"Oh ben mi yapmışım?"
"Tanrım..."
"Önceden yapmış ola bilirim ama bir daha yapmayacağım"
"Hiç inananasım yok ama neyse"
"Beni Ciddiye Al!"
~
"Ne zaman gitmeyi düşünüyorsun uyuyacağım!"
"Uyu sana uyuma diyen mi var"
"Sen odamdayken olmaz ben uyurken beni boğmayacağın ne malum?"
"O kadarda değil"
"Senden herşey beklenir ve eşyalarımı kurcalama!"
"Asan ne kadarda detaylı"
"Sıradan bir asa abartmaya ne gerek var?"
"Beğendimi belirtmek istemiştim sadece"
"Teşekkür ederim incelemen bittiyse asamı ala bilir miyim?"
"Bu çubuk parçası kırıla biliyormu?"
"Sakın öyle birşey yapmaya kalkışma!"
"Sadece merak ettim"
"Asa kırmaya o kadar meraklıysan gut Orion Ve Walburga'nın asalarını kır Benimkini değil!"
"Aslında... Mantıklı!"
"Sen ciddi misin?"
"Sadece bekle"
~
"Asayı kırınca içinden çıkan güçte ne?"
"Ciddi ciddi kırdın yani?"
"Elbette"
"Umarım Kabak benim başıma patlamaz"
"Umarım..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑪𝒐𝒏𝒕𝒓𝒐𝒍𝒍𝒆𝒅 𝑻𝒆𝒂𝒓𝒔\𝑴𝒂𝒓𝒗𝒆𝒍•𝑯𝒂𝒓𝒓𝒚 𝑷𝒐𝒕𝒕𝒆𝒓/.
Fanfiction@ChristinesDestiny X @linaqinx Lord Voldemort'un Ordusuna Katılmayı Reddeden Sylvia Odasında Sinir Krizleri geçirmektedir. Ama o gün başına geleceklerden habersizdir. Basit bir vazonun devrilmesi ile odada yanlız olmadığını farkeder. Karşısında b...