Yellow Rose [Minsung]

1. Bölüm

Helloo yeni bir kurguya basliyorum cubku neden olmasin saka bir yana canim sikiliyo ve hava cok sicak bu yuzden dedimki neden fic yazmiyorum BWKDBDKDHKDBDEVDKH her neyse yazim hablislarini takmayin cubku rahat hissedemiom duzgun yaxinca elimden geldigince duzgun yazmaya calisism HDKDBDKDBDKDBDKDB

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

İlahi anlatım

Lee Minho, yine her günkü gibi zorbalanıyor aşağılık laflara maruz kalıyordu. Neyse ki tek arkadaşı Chan Minhoyu her zaman teselli ediyor ve destekliyordu. Gerçi zorbalıkları umursadığı pek söylenemezdi, çünkü okulun her günü, her saati, her saniyesi Han Jisung'u izliyordu. Kendisine ne dediklerini duymuyordu bile Jisung'u izlemekten. Aynı bir takıntılı gibi okul çıkışı Jisung'u takip ediyor onu izliyordu!
Jisung'un yanında sinek dâhi görmek Minhoyu delirtmeye yetiyordu.
Jisung sadece onun olmalıydı, olmak zorundaydı.

Ders başlamıştı, Minho yine Jisung'u izliyordu. Jisung'un her yerini aklına kazımak istiyordu, vücudunu ezbere bilmek istiyordu. "Minho, tahtaya gel" Hocanın ilk ne dediğini anlamamıştı. Chan "Kanks, hoca tahtaya çağırıyo duymuyo musun lan?" Dediğinde hızlı adımlarla tahtaya çıkıp hocanın gösterdiği soruyu çözdü. Ne kadar Jisung'u izleyip dersleri dinlemesede evde konuları gozden geçirip, test çözüyordu bu yüzden soruyu kolayca çözebilmişti. "Aferin Minho, ama lütfen dersleri dinlemeye çalış sonuçta boşuna anlamıyoruz. Senin iyiliğin için bunları diyorum" diyip tebessüm etti hoca. Minho'da sırasına geçip Jisung'u izlemeye devam etti.

"Kanks, okul çıkışı kafeye gitmeye ne dersin?" Dedi Chan. Minho son zamanlarda Chan ile pek vakit geçiremiyordu bu yüzden iyi bir fikir olarak gelmişti ama hemen sonra aklına ufak bir işi olduğu gelmişti.  "Çok isterdim ama okul çıkışı ufak bir isim var belki başka zaman ne dersin chan?" Dedi Minho. " Peki Minho, bir dahakine yakanı bırakmam ama" Dedi gülerek Chan, bu söylediğine Minho'da güldü.

Rahatsız olanlar bu kısmı okumasın azıcık bir şey şiddet, ölüm var :)

Okul çıkışı Minho Jisung'u takip etmeden direkt ara sokaklardan birisine girip orada bekleyen yeni kurbanına baktı. "Gelmezsin sanıyordum Wooyoung." Dedi Minho. "Ah, cidden bir ucubenin beni böyle saçma bir konuma getireceğini tahmin etmeliydim." Dedi Wooyoung. Minho Wooyoung'un bu söylediğine sadece güldü. "Uzatma ne diyeceksen de. Daha önemli işlerim var zaten neden hâlâ buradaysam, çekil önümden sikik" Dedi Wooyoung. "Hey, nereye gidiyorsun daha karpuz kesicektik" Wooyoung Minho'nun bu dedigine okkalı bir yumruk ile cevap verdi. Minho'nun amacı zaten buydu kendisine karşılık vermesi, güçlü kurbanlarını seviyordu çok eğlenceli oluyordu. Minho bu yumruk üzerine Wooyoung'a kafa attı, Wooyoung'un burnu kanamıştı ve Minho'nun elini burkmaya çalışırken Minho Wooyoung'un elini alıp geriyo dogru açtı ve elini kırdı. Minho cebimdeki çakıyı Çıkarıp Wooyoung'un göğsüne 'Lee Know'  yazısını kazıdı ve teker teker el parmaklarını kesti Wooyoung bayılmıştı. "Jisung'a yaklaşmanın bedelini ödüyorsun güzelim:)" eline daha sivri uçlu bir çakı alıp Gözlerini oydu ve göz bebeklerinin olması gereken yerlere sarı gül koydu, dilini kesti. Minho eline kezzap alıp Wooyoung'un aleti'nin üzerine döktü, artık ölmüştü ama biraz eğlenceden zarar gelmezdi. Wooyoung'un kanını alabildiği kadar alıp şişeye doldurdu. En sonunda Wooyoung'un kemiklerini alıp bir kutuya koydu ve hayvanların yemesi için ormana attı.

Bundan sonrasını okuyabilirsiniz :)

Minho, eve gelip iyice duş aldı vücudundaki kanları temizledi ve kıyafetlerini yaktı. Odasına geçip Jisung'un fotoğraflarına baktı. Yanakları çok tatlıydı o an Jisung'un yanaklarını sıkmak istedi ama sabretmeliydi biliyordu elbet bir gün istedigi kadar yanaklarını sıkabileceğini.

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Ayy cok takintili yaptim ama jneyse

Guzel olmus muu?

Ben ing klavyeye gececegim icin mutkuyum VDKDBDKDVDİFB

Oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen unutmayınız~