6. Bölüm

31 6 0
                                    

Helloo uzatmicam bölüme gecelim
İyi okumalarr~
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Minho'nun Bakış açısı

Shin Ryujin...
Gözlerinden öfke sıçrıyor ama bir o kadar da sakinliği üstünlük sağlıyor.

Gözlerinde yas vardı.
Sevdiği birisi onu kırmış olmalıydı, ah ne yazık..

Bakışlarımı üstünde hissetmişti lakin görmezden geldi. Ryujin'i incelerken yakınımda bir nefes hissettim.
"Kızı gözlerinle soydun Lee" Kim Seungmin, eski bir arkadaşım. Okuldan atılmıştı burada olduğuna şaşırmıştım.
Cevap vermeyince ekledi "Kızlardan hoşlandığını bilmiyordum" öyle bir şey olsa bile bilmesi gerektiğini bilmiyordum o kadar yakın değildik "Bilmen mi gerekiyordu?"
"Bu kadar soğuk olma Lee, sonuçta geçmişimiz var"
"Geçmiş konuları açmana gerek yok. Geçmiş sonuçta geçmişte kaldı, ben günümüze bakarım Kim" sıkılarak ofladı "Ben seni görmeye geldim senin bana yaptığına bak!..."
"Boş yapma Kim. Ben gidiyorum sende fazla dolaşma buralarda"
"Tamam annee" her şeyi alaya alması yok mu?!

Yerimden kalkarak okuldan çıktım, hava yağmurluydu.
K

im Seungmin eskiden uyuşturucu aldığım biriydi okuldan da bu sebeple atıldı öncesinde çok titiz yapıyordu ayrıca işi küçüktü sonra bir kaç kişi Kim'in uyuşturucu sattığını sızdırdı öğretmenlerinde kulağına gitti sonuç okuldan atılmasıydı Kim okuldan atıldıktan sonra da tedavi gördüm ve bir daha içmeyeceğime yemin ettim.

Şimdi ise her günkü gibi Han Jisung'u evine kadar takip ediyordum fakat gittiği yol evinin yolu değildi.
Bir kaç sokak ilerledikten sonra bir bara  girdi ara sokaklardan birinde olduğu için herkesi alıyorlardı.

Jisung bara girdikten bir kaç dakika sonra bende bara girdim.
Jis bardaki insanlarla sohbet ediyor, selamlaşıyordu. Buradaki insanları nereden ve nasıl tanıyordu?
Jisung kadar saf bir melek nasıl olur da sürtüklerle aynı ortamda olurdu?

Jisung bir bira aldı ve masasına geçti, bende yumuşak bir viski aldım. Gerçi böylesine kalitesiz bir barda içki içmek ne kadar doğru bilemem.

Jisung'un masasına genç bir adam geldi. Piçin teki olduğu yüzünden belliydi, Jisung'a sarkıntılık ediyordu.
Jisung dayanamamış olacak ki bağırdı, herkes sarhoştu kimse bir şey yapamazdı.
Sinirden gözlerim dönüyordu kendimi kaybetmiştim!
"Selam bebeğim, o güzel kalçalarını kaybetmek istemiyorsan buradan uza"
"Niyeymiş önce ben geldim bu adam benim!"
"Bunu sen istedin bebeğim"
Pislik önce davranıp bana yumruk atmıştı dudağımın patladığına eminim ama kimin umurunda! Piçe attığım yumrukların haddi hesabı yoktu, yüzünü parçalamıştım resmen ama dayak arsızı o kadar çok içmiş ki hâlâ gülüyordu.
Jisung'u alıp bardan çıktım. Olayın etkisinden çıkamamış gibiydi, sonunda transtan çıkınca aniden bana sarıldı, tek dediği şey "Teşekkür ederim" oldu Jisung'u evine bırakana kadar hiç konuşmadık evin önüne gelince tekrar sarıldık ve vedalaştık.

Ertesi gün

Jisung'un bakış açısından

Dün olan olaydan dolayı çok utanıyordum.
Minhoya özür dilemeli ve güzel bir teşekkür etmeliydim sade bir teşekkür olamazdı gerçi nasıl Minho gibi biri öylesine iğrenç hir mekana gitmişti ki aklım almıyordu.

İyi ki Minho da oradaymış yoksa sonumu iyi görmüyordum.
Gerçek bir arkadaşımın olması beni mutlu ediyor umarım Minho da beni gerçek bir yakın arkadaş olarak görüyordur ;)

Minho'nun Bakış açısından

Sevdigim birini korumak bana tanrıdan gelen bir görevdir ben bir koruyucu meleğim korumam gereken kullar vardır onları koruyamazsam hayat amacım yok olur ve ben de yok olurum

Okulun çatı katında ben bunları düşünürken Chris sonunda gelmişti önemli bir şey açıklayacağını söylemişti ne olduğunu açıkçası merak ediyordum

"Umarım fazla bekletmemişimdir"
"Yok bende yeni geldim zaten" 20 dakikadır bekliyorum. Chris kulaklarına kadar kızarmıştı dilindeki bakla neydi acaba?

"Minho, sonunda bütün cesaretimi topladım ve sana söylemek istediğim şey şu ki ben senin derin bakışlarına, kişiliğine, güzelliğine ve en önemlisi bana olan sevgini sevdim. Ben senden hoşlanıyorum hatta hoşlanmak ne kelime ben sana aşığım Minho! Umarım hislerime karşılığın vardır"

Donup kalmıştım en yakın arkadaşım nasıl bana aşık olduğunu açıklar Chrisi kırmak isteyeceğim en son şey bile değil ama ben bunu nasıl kabul edeyim

"Chris, bana biraz zaman ver lütfen seni kırmak istemem"

"Oh, peki sen nasıl istersen"

Ben ne yapıcam şimdi?

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Bur bölümün sonuna daha geldik umarım beğenmişsinizdir hadi adios amigos byee

Oy verirseniz mutlu olurumm<3






Yellow Rose  [Minsung]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin