(selamlae ben geldim burayi okuyun onemli: jisungun annesi falan bu sabah donemiyo jis okuldan cikinca gelecekler)
Gece saat 23:45 civarında duyduğumuz sesle ikimiz de başımızı kaldırdık.
"Ne oldu?" dedim tedirgin bir şekilde.
"Bir şey yok, sakin ol." dedi Minho.
"Bu ses ne peki?" dedim.
Mermi sesiydi bu. Mermi sesinden sonra duyulan çığlık korkutmuştu beni daha çok.
"Her gece bu şekilde sesler geliyor. Birileri havaya silah sıkıp bağırıyor." dedi Minho.
Başımı salladım ama hâlâ korkuyordum. Minho'nun yanına oturup ona sokuldum.
"Korkuyor musun?" dedi Minho şaşkın bakışlarıyla beni süzerken.
"Hayır ne alaka! Üşüdüm sadece." dedim toparlayarak.
"Yatağıma gir, yorgan getireyim sana bekle." dedi Minho. Beklemiyordum böyle diyeceğini.
"Yok, gerek yok. Kitabını okumayı devam et sen." dedim ve Minho'nun vücuduna yapışık olan vücudumu ondan biraz uzaklaştırdım.
***
Saat 2 olmuştu. Minho ile sohbet ediyorduk.
"Film açıp izleyerek uyuyalım mı?" diye sordu Minho aniden.
"Ha? Ne? Beraber mi? Şey bir dakika." dedim ve kendime gelmeye çalışır gibi yüzümü salladım.
"Olur. Hangi film?" dedim.
"Bilmem ki, şimdilik Nanno'nun ilk bölümünü izleyelim mi?" dedi Minho.
Evet anlamında başımı salladım ve yatağından kalkıp yanına gittim.
"Yatağa geç, burası rahatsız olur." dedi Minho.
Utanmıştım ama reddedemezdim. Yatağın en köşesinde ayırdığım yere yerleştim ve Minho'yu bekledim.
Dizüstü bilgisayarını aldı ve yanıma gelip o da benim gibi yerleşti.
***
Bölüm bittikten sonra Minho bilgisayarı masasına kaldırıp yeniden yanıma geçti. Saat çok geç olmuştu, uyuyacağını düşünüp kalkmaya yeltendim ama Minho'nun beni kolları altına almasıyla başarısız oldum.
"Minho?" dedim kekeleyerek karnımın ve elimin üzerindeki ellere bakarken.
"Burada kal, birlikte uyuyalım." dedi uykulu sesiyle.
Ufak süren duraksamadan sonra onun gibi uzandım ben de. Arkamı ona dönük bir şekilde gözlerimi kapattım.
***
Uyandığımda daha yeni fark ettiğim ellere baktım. Belimi sarmıştı. Minho bana sarılarak uyumuştu.
Keşke ondan sonra uyusaydım diye geçirdim içimden. Ama aslında huzurluydum onun yanında. Saate baktım, daha çok erkendi. Kollarını belimden dikkatlice ayırdım ve yataktan kalktım.
Mutfağa gidip kendime kahve hazırladım. Normalde fazla sevmezdim ama çok erken uyanmıştım, ayılmam lazımdı.
Kahvemi yudumlarken yeniden Minho'nun odasına gittim. Karşısına sandalye çekip uyurken onu izlemeye başladım.
***
Minho 1-2 saat sonra uyandı. Okula hazırlanması için 15 dakikası vardı. O üzerini değiştirirken ben de çantasını hazırladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüfün En Güzeli / Minsung
FanficMinho, velayetini babasına aldırıp Kore'ye döner. Babası oğlu için okul ararken bir arkadaşı, oğlunun gittiği okulu önerir. Minho o okulda neler yaşayacak? 24.07.2023?