Marcello: Kurtları yasak ormanda beslemene karar verdikMarceline:Başka yolu yok mu?
Bay marcello: Hayır onlar artık diğer öğrenciler için tehlikeli hale geldiler
Marceline: ama onları bir daha göremem
Bay marcello: haftada 1 kez profesör luca izninde onları görebilirsin
Marceline:peki profesör
Kurtlarımı da alıp odadan çıktım aşağı kızların yanına indim ağlamak üzereydim kimsenin beni öyle görmesini istemediğim için kurtlarımı kızlara bırakıp dışarı çıktım.Merlini görme ümidiyle yürüyen labirente gittim.Her defasında labirentin şekli değiştiği için sürekli kaybolurdum ama Merlin bana iz bırakmak için gittiği yola yıldız tozu serper.
Labirentin biraz ilerisine gittikten sonra uzakta çalıların arkasında parıldayan birşey görünce yıldız tozu olduğunu düşünüp oraya koştum meğerse yavru bir trol ün gözyaşlarıymış,belliki labirentte kayıp olmuş.
Neyseki bu sefer şanslıydım labirentin girişini bulup trolu dışarı çıkardım annesi deli gibi heryerde onu ariyordu Silia (anne trol) yavrusunu görünce çok mutlu oldu Silia okulun kapısını korumakla görevliydi bazende yasak ormandaki derslerimizde bize eşlik eder ama yavrusu olduğundan beri onu sürekli kaybedip durur umarım profesör ler görev yerini terk ettiğini öğrenmezler Silia ne kadar büyükse yavrusu da bir o kadar küçüktü bu yüzden de çok kolay gözden kayboluyordu o sırada yanımda olan birşeyin Silia ya yardım edebileceğini düşündüm cebimden 2 tane mercan gözü çıkardım kurtlarım kaybolmasın diye sürekli üstlerinde bulundururdum. Bir nevi takip cihazı. Silia hemen mercan gözünü oğlu piero nun boynuna taktı ve bankada teşekkür hediyesi olarak çok değerli ve nadir bulunan trol gözyaşları dan verdi. Bugün şanslı günümdeydim bir sihirbaz ömrunde çok fazla trol gözyaşı göremezdi. Silia kocaman taş elleri ile yanağıma dokunda ve yavrusunu alip gitti. Biran için oğullarımın benden alınacağını ve Merlini bulmam gerektiğini unutmuştum. Tekrar labirente girmek tehlikeliydi. Ama Merlini de bulmak istiyordum. Belki de labirentte değildir diyerek dikili taşların oraya gittim. Yanilmamistim taşların dibinde ölen atalarına dua ediyordu. Yanına oturdum ve duasını bitirene kadar bekledim. Bitince bana döndü o anda ağlamaya başladım. Bana sarıldı ve herşeyin iyi olacağını söyledi
Marceline: Daha ne olduğunu bile bilmiyorsun korkunç birşey oldu
Merlin:Biliyorum
Marceline:Ne nasıl!???
Ahhh tabii unutmuşum. Ulu büyücülerin soyu Merlin 13. Kuşaktan torunu Merlin Diego MAĞİCİEN (Fransızca büyücü demek) herşeyi bilir ve görür.
Merlin: babam profesörü (marcello müdür) onları azkaban bekçisi yapmak yerine lanetli (yasak) ormanda yaşamalarına zor ikna etti
Marceline:Ne zamandan beri biliyordun ve bana söylemeye bile gerek duymadın?
Merlin: Profesör marcello babamla 3 gün önce konuşmuş
Marceline:O kurtlar 150 senedir benim ailemin himayesinde neden 150 yıl sonra böyle bir karar alındığını anlamıyorum
Merlin:150 yıl insanlar için uzun olabilir ama kurtlar için özellikle de Morigan kurtları için gençlik zamanlarına denk geliyor yani en saldırgan oldukları zamanlar.
Marceline:Sence yasak ormanda bensiz yapabilirler mi?
Merlin: Onlar yasak ormanın yerlisi ataları ormanın içerisindeki Morigan gölünden gelmekte biliyorsun
Merlin bunu dedikten sonra Mia bı koşuda yanımıza geldi ve nefes nefeseydi
Mia: Hemen okula gelmelisiniz kurtları götürüyorlar.
Marceline:Ne nasıl?
Merlin:Bunu sakince kavga dövüş olmadan yapıcaklarını söylemişlerdi ne bu acele
Önce ben koşmaya başladım okula doğru sonra Mia ve Merlin de arkamdan koştular okul bahçesine geldiğimizde profesör dino nun ve diğer profesörlerin kurtlarımı yasak ormana doğru sürüklediğini gördüm. Oğullarım çok saldırgan olmuşlardı masmavi gözleri kıpkırmızı olmuştu. Onlara doğru koştuğumda üzerime atlayip beni ısırmaya çalıştılar. Profesör dino onlara felç büyüsü yaparak durdu ve yasak ormana doğru götürdü bana saldırdıklarına inanamıyorum gerçi gözlerinin ne olduğuna da
Merlin: Kanlı dolunayın etkisine girmiş olabilirler. İki hafta sonra kanlı dolunay başlayacak şimdiden dünyamızdaki herşeye etki etmeye başladı
Hepsi birlikte aynı şeyi söylediler
Hepsi( celly hariç): Karanlık lordun ve mürit lerinin ortaya çıktığı o gece gibi...